DEVRİMCİ MÜCADELEDE
MÜHENDİS MİMARLAR ARMUTLUDA BASIN AÇIKLAMASI YAPTI
size="3" style="color: rgb(68, 68, 68); font-family: Calibri, sans-serif;
background-color: rgb(255, 255, 255);">Devrimci Mücadelede Mühendis
Mimarlar 06.04.2013 tarihinde saat 15:00 da Armutlu Mahallesi meydanında
YIKIMLARA KARŞI basın açıklaması yaptı.
Basın açıklamasını okuyan Devrimci Mücadelede Mühendis
Mimarlardan Serdar Aslan; Armutlu Mahallesinin AKP iktidarı tarafından afet
riski taşıdığı iddiasıyla riskli alan ilan
edildiğini, Armutlu'nun riskli alan ve riskli yapı ilan
edilmesinin bilimsel dayanaklara göre değil rant amaçlı olduğunu
belirtti. Armutlu'nun daha düzenli bir mahalle
haline getirilmesi yolunun halkı yerinden etmeden "YERİNDE
ISLAH" yöntemiyle olacağını vurguladı. AKP'nin bu süreçte
mühendis ve mimarları halka karşı yaptığı saldırılarda suç ortağı
yapmak istediğini belirtti. Açıklamasının devamında "Biz,
AKP’ nin deprem riski yalanına karşı, meslek onurumuza sahip
çıkacağız. AKP’ nin bilimi yalanlarına alet etmesine,
saldırıları için bilimi ve mesleğimizin kullanılmasına izin
vermeyeceğiz. AKP'nin
saldırılarına ortak olmayacağız. Bu saldırılara karşı yoksul
halkımızın yanında yer alıyoruz ve almaya da devam edeceğiz. Onların
yıkım projelerinin altına imzamızı atmayacağız" dedi. Son olarak
"Tüm meslektaşlarımızı da AKP’ nin saldırılarına karşı
bizimle birlikte olmaya çağırıyoruz" diyerek basın açıklamasını
bitirdi.
225
Kişinin katıldığı basın açıklamasında “Evimizi Yıkanın Villasını Yıkarız”, “Armutlu
Bizimdir Bizim Kalacak”, “Yıkımlara Karşı Gücümüz
Birliğimizdir”, “Rant İçin Değil Halk İçin
Mühendislik”, “Halkız Haklıyız Kazanacağız”
Sloganları atıldı.
Yapılan Basın Açıklamasının Tam
Metni;
MİMAR-MÜHENDİS-HALK, YIKIMLARA KARŞI
TEK BARİKAT!
Bizler,
mesleğini halkı için kullanan devrimci mücadelede mühendis ve
mimarlarız.
AKP, kentsel
dönüşüm adıyla yoksul halkımızın evlerini yıkarak, buraları
zenginlere peşkeş çekmek istiyor.Mahallelerimizi bir gecede "Afet
Riski Taşıyor" bahanesiyle yıkma kararı aldılar.
background-color: rgb(255, 255, 255);">Sarıyer'de Armutlu olarak anılan
Fatih Sultan Mehmet Mahallesi, Bakanlar Kurulu'nun 24 Aralık 2012'de
aldığı kararla Afet Yasası kapsamında "Riskli Alan" diye
nitelenerek, "Kentsel Dönüşüm Alanı" ilan edildi. style="line-height: 22px; margin: 0px 0px 1.35em; color: rgb(68, 68, 68);
background-color: rgb(255, 255, 255);">Yasaya göre; style="line-height: 22px; margin: 0px 0px 1.35em; color: rgb(68, 68, 68);
background-color: rgb(255, 255, 255);">Riskli alan: Zemin yapısı veya
üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski
taşıyan, Bakanlık, TOKİ veya İdare tarafından Afet ve Acil Durum
Yönetimi Başkanlığı'nın görüşü de alınarak belirlenen ve
Bakanlığın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu'nca kararlaştırılan
alanı,
Riskli yapı: Riskli
alan içinde veya dışında olup ekonomik ömrünü tamamlamış olan ya da
yıkılma veya ağır hasar görme riski taşıdığı ilmî ve teknik
verilere dayanılarak tespit edilen yapıyı temsil ediyor.
background-color: rgb(255, 255, 255);">Afet ise tanımsal olarak deprem,
heyelan, volkanik faaliyetler, tsunami, sel, yangın vb. gibi; insanlar için
fiziksel, ekonomik ve sosyal kayıplar doğuran, insanın normal
yaşantısını ve eylemlerini durduracak veya kesintiye uğratacak olaylara
verilen genel bir isimdir.
Türkiye yüz ölçümünün %93'ü nüfusunun ise %98'i aktif
deprem tehlikesi ile karşı karşıyadır(Bu nüfusun %45'i de 1. derece
deprem bölgesi içerisinde bulunmaktadır). Ülkemizdeki yapıların %
65-70’inin ya ruhsatı yok, ya oturma iskanı yok ya da kat mülkiyeti
tesis edilmemiş durumdadır. Depremle ilgili hazırlanmış olan
"Türkiye Deprem Riski Haritası" incelendiğinde Armutlu'nun
içerisinde bulunduğu Sarıyer'in 3. derece deprem bölgesi olduğu
görülür. Bu durumu biraz yorumlarsak; Armutlu da deprem riski, Türkiye
nüfusunun geriye kalan %50'sinden daha az önceliklidir. Ayrıca
mahalledeki yapılar tek katlı olup "yapı riski" de oldukça
düşüktür. Yine mahalledeki her evin bahçesi bulunmakta, açık ve yeşil
alan sıkıntısı bulunmamaktadır. Herhangi bir deprem anında insanlar
rahatlıkla evlerini terk edip bu alanlarda güvenli bir şekilde
kalabilirler. Diğer riskler açısından da Armutlu ne sel, ne de heyelan
bölgesidir. Bildiğimiz kadarıyla bu yüksekliğe ulaşabilen bir
"tsunami dalgası" da tarihe geçmemiştir. Ayrıca bu bölgede
aktif bir yanardağ da gözümüze çarpmamıştır. Buradan da
anlaşıldığı üzere AKP kendi çıkardığı yaslara bile
çelişmektedir. Kısacası Armutlu'daki tek risk AKP
Riski'dir.
Bu durum
Armutlu’nun hemen yanı başındaki zenginlerin yaşadığı
Etiler’in riskli alan ilan edilmemesinden de anlaşılıyor zaten. Fay
hattı Armutlu'dan geçiyor da, Etiler'i teğet mi geçiyor? Sel
bizim evlerimizi basacak da, lüks villaların yanından masum bir dere gibi
mi akacak? Heyelanda toprak bizim altımızdan kayacak da, onların binaları
yerinden oynamayacak mı?
Tabiki
de HAYIR! Amaç Armutlu'yu yıkmaktır...
Armutlu yoksul halkımızın yaşadığı; yoktan var edilen,
halkın emeğiyle kurulan bir mahalledir. Mahallenin yolları, elektriği,
suyu her türlü altyapısı bizzat halk tarafından yapılmıştır. İlk
kuruluş yıllarında halkın ihtiyaçlarını karşılamayan iktidarlar,
seçim zamanları oya ihtiyaç duydukça vaatlerde bulunmuş, elektrikten
sudan para kazanmak için kayıt altına almıştır. Ve nihayetinde, daha
önce de defalarca yıkılmak istenen Armutlu boğaz kenarında olması
yanıyla da zenginlerin iştahını kabartmaktadır.
background-color: rgb(255, 255, 255);">AKP, halka düşmandır. Halkın
sağlığını, güvenliğini düşünmez. Onun düşündüğü emperyalizmin
ve burjuvazinin çıkarlarıdır. Armutlu'nun ve yoksul halkımızın
yaşadığı diğer tüm mahalleler rant merkezleri olarak görülmektedir.
Bu yüzden saldırıyorlar. Çıkardıkları yasalarla da saldırılarını
meşrulaştırıyorlar.
"Afet riski" tek başına yoksul halkımızın evinin
yıkılmasına bir gerekçe yapılamaz!
Eğer gerçekten bir afet riski varsa "Yerinde Islah"
yöntemi ile bu evleri afet riskine karşı güvenli hale getirmek
mümkündür. Bunu yaparken halkın tamamının bu bölgeden
uzaklaştırılması her zaman için gereken bir durum değildir. Bu
çözümün nasıl yapılacağı riskin boyutuna ve türüne göre
değişiklik gösterebilir. Eğer bu bölgede sadece depreme dair bir risk
varsa; yapıların büyük bir kısmının mevcut haliyle, bilimsel
yöntemler kullanılarak güçlendirilmesi yeterli olacaktır. Mevcut
güçlendirme yöntemlerinin sağlıklı olmayacağı durumlar için ise,
sağlıksız konutların yıkılarak kısa süre içerisinde aynı veya
yakın bir bölgede yeni bir konut yapılarak sorununun çözümü
gerçekleştirilebilir. Burada önemli olan halkı bu geçici süre zarfında
mağdur etmeyecek, geçici yerleşim bölgelerine taşımak, sürecin hızlı
ve sağlıklı işleyişi için gereken her türlü tedbiri zamanında halk
ile beraber almak ve uygulamaktır
Bununla beraber Armutlu'daki mevcut çarpık ve sağlıksız
kentleşmeyi de görmemezlikten gelmemek gerekir. Bu nedenle yerinde ıslah
ve iyileştirme yöntemleri ile halkımızın barınma hakkını yerinde
teminat altına alacak sonrasında doğal afetler karşısında can
güvenliğini sağlayacak düzenlemeleri hayata geçirmeliyiz. Halkımızın
layık olduğu yaşam standartlarına uygun, her türlü alt yapı, üst
yapı ve ulaşım problemlerini çözecek; sağlıklı bir kentleşmeyi her
ölçekte planlayıp hayata geçirecek bir yerinde iyileştirme projesini
alternatif olarak hayata geçirebiliriz.
Sadece depreme karşı değil herhangi bir afet riskine karşı
da kapsamlı bir imar yasası dahi olmayan AKP, korkularımızı kullanıyor.
Afet korkusu üzerinden yıkım dayatmasında bulunuyorlar. Halbuki doğa
olaylarını afete çeviren de kendileridir.
Günümüzde neredeyse hiçbir boyuttaki doğa olayı kontrol
altına alınamaz değildir. Ayrıca yasaları ve yönetmelikleriyle;
bilimsel uygulamaların denetlenmesinin önünü kapatan ve kamusal denetimin
özelleştirilerek ranta açılmasına neden olan da kendileridir.
background-color: rgb(255, 255, 255);">Bugün yıkımlara karşı çıkanlar,
direnenler suçlu gibi gösteriliyor. Oysa biz barınma hakkımıza sahip
çıkıyoruz. AKP'nin rant yasasına karşı evlerimize bir başka
deyişle yaşama hakkımıza sahip çıkıyoruz.
AKP, mimar ve mühendisleri halka karşı
saldırısında suç ortağı yapmak istiyor. Bizler AKP'nin deprem riski
yalanına karşı meslek onurumuza sahip çıkacağız; AKP'nin, bilimi
yalanlarına alet etmesine izin vermeyeceğiz.
Saldırıları için bilimi ve mesleğimizi
kullanmalarına izin vermeyeceğiz. Afet yasası, yıkım saldırılarını
meşrulaştırma yasasıdır, bilimsel değildir.
Bizler, halkın mühendis ve mimarları olarak
AKP'nin saldırılarına karşı yoksul halkımızın yanında yer
alıyoruz ve almaya da devam edeceğiz. Onların yıkım projelerinin altına
imzamızı atmayacağız. Tüm meslektaşlarımızı da bizimle birlikte
olmaya ve AKP'nin saldırısına karşı birlik olmaya
çağırıyoruz.
Yıkımlara
karşı Armutlu halkının yanındayız!
Yıkım Değil Yerinde Islah İstiyoruz!
style="line-height: 22px; margin: 0px 0px 1.35em; color: rgb(68, 68, 68);background-color: rgb(255, 255, 255);">Deprem Riskine Karşı Yıkım Değil
Binaların Güçlendirilmesini İstiyoruz
Yıkımlara Karşı Birleşelim Direnelim! Yıkımlara Direnmek
Meşrudur!
Kentsel Dönüşüm
Adı Altında; Yıkıma, Soyguna, Sürgüne İzin Vermeyeceğiz!
background-color: rgb(255, 255, 255);">Afet Yasası Kaldırılsın! style="line-height: 22px; margin: 0px 0px 1.35em; color: rgb(68, 68, 68);
background-color: rgb(255, 255, 255);">DEVRİMCİ MÜCADELEDE MÜHENDİS
MİMARLAR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder