Devlet Denetleme Kurulu'nun Mesleki Demokratik Kitle
örgütlerine yönelik saldırıları İstanbul'da protesto
edildi. İvme Dergi tarafından Taksim Tramvay Durağı'nda
gerçekleştirilen açıklamada "Siyasal iktidar, bu
raporla Mesleki Demokratik Kitle Örgütlerimizi tasfiye etmeyi
amaçlamakta; sistemin ihtiyaçları ve tekellerin
çıkarları doğrultusunda odaları dönüştürmeyi
hedeflemektedir" denilirken İvme Dergisi olarak "TMMOB'yi
Savunalım" başlıklı bir kampanya başlatıldığı ifade edildi.
TMMOB'deki tüm ilerici, devrimci, demokrat, yurtsever kesimlerin
bu kampanyayı birlikte örgütlemeye davet edildiği
açıklamaya 32 mühendis, mimar katıldı.
"Siyasal İktidar Saldırıyor, TMMOB'yi Savunalım"
pankartının taşındığı açıklamada, "TMMOB Biziz",
"Örgütlü Birey, Örgütlü Toplum",
"DDK Raporu TMMOB'yi Tasfiye Raporudur" yazılı
dövizler taşınırken, "Mühendisiz, Mimarız Haklıyız
Kazanacağız", "Susma Sustukça Sıra Sana Gelecek",
"Kurtuluş Yok Tek Başına", "Ya Hep Beraber ya
Hiçbirimiz", "Baskılar Bizi Yıldıramaz",
"AKP TMMOB'den Elini Çek" sloganları atıldı.
/>
Açıklamada okunan metin aşağıdadır:
"Siyasal İktidar Saldırıyor
TMMOB'yi Savunalım!
Cumhurbaşkanlığı'na bağlı Devlet Denetleme Kurulu (DDK), 22
Mayıs 2008 tarih ve 107 sayılı yazısıyla içlerinde
TMMOB'nin de bulunduğu meslek örgütlerinin "Kamu kurumu
niteliğindeki meslek kuruluşlarının daha iyi ve etkin bir şekilde
hizmetlerinin yürütülmesi" gerekçesiyle
incelenmesine karar verildiğini TMMOB'ye iletmiştir.
28 Eylül 2009 tarihinde ise bununla ilgili bir rapor DDK tarafından
yayınlanmıştır. Ekiyle birlikte 1861 sayfa tutan bu raporun 41 sayfalık
özeti 16 Ekim 2009 tarihinde kamuoyu ile paylaşılmıştır. Raporda
meslek örgütleri şeffaf olmamakla suçlanmış,
birçok eleştiri yapılmıştır. Mesleki demokratik kitle
örgütü yöneticilerinin ve üyelerinin
görüşlerini dahi almadan bir rapor hazırlanması tam da 12
Eylül'ün kurumuna ve AKP'ye yakışan bir tarzdır.
Rapor AKP'nin Raporudur
DDK'nın kurulduğundan beri kamu kurumu niteliğindeki meslek
örgütlerini inceleme ve denetleme yetkisi olmasına rağmen bu
yetkisini ilk kez şu an kullanıyor olması önemlidir. AKP'nin
iktidar olduğu 2002 yılından itibaren birçok kurum ve kuruluşa
müdahalelerde bulunması, bu kurumlarda kadrolaşması, DDK incelemesi
ile birlikte düşünülmelidir. AKP iktidarı, ABD ve
İsrail'in Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında en önemli
müttefiki olmasından aldığı güçle bir yandan devlet
içinde kendisinden olmayan unsurları tasfiye etmeye
çalışırken öte yandan toplumsal muhalefetin her kesimine
yönelik baskı altına alma ve sindirme politikası gütmektedir.
Amacı ülkemizi karşıt sesin çıkmadığı bir dikensiz
gül bahçesine çevirmektir. Bu yanıyla DDK raporu
AKP'nin odalarımıza yönelik başlatacağı saldırının ilk
adımıdır.
Rapordaki Tespitler Nelerdir? AKP Nelerden Rahatsız
Olmaktadır?
16 Ekim 2009 tarihinde açıklanan DKK raporu özeti
incelendiğinde göze çarpan en somut şey, incelenen Kamu Kurumu
Niteliğindeki Meslek Örgütlerine ilişkin neredeyse en
küçük bir olumlu cümle bulunmamasıdır. Birçok
eksiği ve zaafına rağmen yıllardır Türkiye'deki toplumsal
mücadelenin en önemli bileşenlerinden olan bu kurumlarla ilgili
böyle bir yaklaşım bile bu raporun nesnel ölçütlerden
uzak, ısmarlama bir rapor olduğunun başlı başına kanıtıdır. Rapor
özeti, iktidarın meslek örgütlerinden hangi konularda
rahatsız olduğunu da açıkça ortaya koymaktadır.
AKP Meslek Örgütlerimizin Siyaset Yapmasını
İstememektedir
İktidar temsilcileri bugüne kadar birçok konuşmalarında meslek
odalarını ideolojik davranmakla, siyaset yapmakla suçlamıştır, bu
bakış açısı DDK raporunun da en belirleyici yanıdır. Raporda yer
alan birçok ifade bugün toplumsal mücadeleyi yükseltme
noktasında bizim de çokça eleştirdiğimiz TMMOB vb diğer
DKÖ'lerin mevcut duruşlarından bile ne kadar rahatsız
olunduğunu göstermektedir.
TMMOB'nin de içinde yer aldığı Mesleki Demokratik Kitle
Örgütleri elbette ki siyaset yapmaktadır. İnsanlığın,
ülkenin, halkın, meslektaşın çıkarını savunmak siyasetin
kendisidir. Öte yandan emperyalizmin, tekellerin çıkarlarını
savunmak da siyaset yapmaktır. Bu yanıyla meslek örgütlerini
"ideolojik/politik" olmakla suçlayan DDK'nın
kendisi ideolojiktir, siyaset yapmaktadır. DDK'nın yapmış olduğu
siyasetin emekten ve halktan yana olmadığı da açıktır.
AKP, Meslek Örgütlerinin Anayasal Yetkilerinden Rahatsız
Olmaktadır.
Bilindiği gibi TMMOB'nin de içinde yer aldığı 18 meslek
kuruluşu/üst kuruluşu Anayasa'nın 135. maddesine göre,
Kamu Kurumu Niteliğindeki Meslek Örgütü olarak
tanımlanmaktadır. AKP, meslek örgütlerine Anayasa tarafından
tanınan yetkilerden ciddi olarak rahatsız olmaktadır. Raporda
özellikle vurgulanan önemli bir nokta şudur: Meslek
örgütleri kamu kurumu gibi de demokratik kitle
örgütü gibi de davranmasın. Başka bir deyişle ya iktidarın
güdümünde olsun yada yok olsun…
AKP, Meslek Örgütlerindeki Kimi Eksiklik ve Zaafları, Kendi
Müdahalesini Meşrulaştırmak için Argüman olarak
Kullanmaktadır
DDK raporu TMMOB'nin de içinde yer aldığı Mesleki Demokratik
Kitle Örgütlerimizdeki bazı gerçeklikleri ortaya
koymaktadır. Ama bu gerçeklikleri ortaya koyarkenki amacı
örgütü yok etmek veya kontrol altına almaktır. AKP'nin
meslek örgütlerimizi demokratik, şeffaf, katılımcı,
merkeziyetçi olmakla, parasal gücü elinde tutmakla
suçlama hakkı yoktur. AKP'nin kendisi antidemokratiktir.
AKP'nin kendisi bu eleştirilerin ülkemizdeki bire bir
uygulayıcısıdır.
Tasfiye Operasyonuna Karşı Tek Yol Mücadeledir
İfadeleri özenle seçerek, ılımlı açıklamalarda
bulunarak, Genel Kurul kararı olmasına rağmen AKP'li bakanları Onur
Kurulu'na göndermeyerek, AKP ile "iyi
geçinerek" meslek örgütlerimize yönelik bu
saldırıları savuşturmak mümkün değildir. Saldırıların
üstesinden gelmenin tek yolu mücadele etmektir.
AKP'nin meslek örgütlerimize yönelik bu saldırısına
karşı İvme Dergisi olarak "TMMOB'yi Savunalım"
başlıklı bir kampanya başlatıyoruz. TMMOB'deki tüm
ilerici, devrimci, demokrat, yurtsever kesimleri bu kampanyayı birlikte
örgütlemeye davet ediyoruz.
AKP Saldırganlığına Son
Mühendisiz, Mimarız Haklıyız Kazanacağız
Mühendislik, Mimarlık ve Planlamada
Artı İVME"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder