Beni füze kalkanı
'yetkilisi'ne bağlayın, kardeşim! / Ezgi BAŞARAN
Türkiye /
04/04/2012
Bir süredir saf saf debeleniyoruz.
Kürecik, İncirlik gibi bir üs mü? Karşılık olarak tatlı bir
sessizlik. Belli ki aradığımız Kürecik yetkilisine
ulaşılamıyor.
İsmini açıklamak istemeyen kıdemli bir
ABD’li yetkili: “(Malatya’ya kurulan) NATO radarı, son
15-20 yıl içerisinde ABD ve Türkiye arasındaki en büyük stratejik
karar.”
Başka bir ABD’li yetkili: “Türk yetkililerin
2003’te ABD’yi sinirlendiren tezkereyi reddetmesinden sonra NATO
radarı en büyük askeri işbirliğidir.”
Daha da başka bir
ABD’li yetkili: “Radardan gelecek bilgiler İsrail dahil tüm
müttefiklerle paylaşılacaktır. Bu bir ABD radarı.”
/>***
Eylül ayından itibaren çeşitli aralıklarla New York
Times’a konuşan kıdemli Amerikan yetkililer sayesinde Malatya
Kürecik’te faaliyete başlayan NATO radarının ne menem bir şey
olduğunu bir miktar anlayabiliyoruz.
Halbuki Türkiye’deki
yetkililere kulak kabartsak, büyütecek bir olay değildir. Neden derseniz,
TBMM gündemine bakın.
Uganda’yla ve Tanzanya’yla ticari
ilişkiler konusuna 40’ar dakika gündem ayıran Meclis, NATO radarı
konusunda ne kadar tartıştı biliyor musunuz?
Beş. Dakika olarak. 5
Ekim 2011’de 5 dakika. Ha bir de CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba,
gündem dışı söz almak isteyenler arasına rica minnet ismini yazdırıp
yine 5 dakika konuyu gündeme taşımış. Budur, ilgi alaka, bilgi
görgü.
Dolayısıyla Kürecik’teki bu yeni üsse askerlerin
yerleştiğini filan da ABD 7. Ordu Komutanı Korgeneral Mark
Hertling’den öğrenebiliyoruz. Buna da şükür, Hertling de olmasa,
düşünsenize halimizi, saflığımızı... Aslında bir de Savunma
Bakanımız vardı... İsmet Yılmaz. O ne dedi bu konuda? Ben merak doyurucu
hiçbir şey duymadım. Vallahi, yine şu Hertling olmasa...
/>***
Füze kalkanıyla ilgili kimin ne diyebileceği de son
derece muğlak zaten. CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba’nın
(boğazının AK Parti vekili Mehmet Metiner tarafından sıkılmadığı
zamanlarda) başına gelenler, devlet zirvesinde tam bir “Kaynanam
dedi, al dedi, çocukları dedi, git dedi, kocandan dedi, sana hayır yok
dedi” hali. Bakın, dinleyin...
10 CHP’li milletvekiliyle
birlikte Kürecik’teki üssü ziyaret etmek istiyor. Önce Genelkurmay
Başkanlığı’na bir dilekçe yazıyor. Ziyaret için izin dilekçesi.
Genelkurmay “Bizim yetkimiz yok, Dışişleri Bakanlığı’na
başvurun” diyor. Dışişleri’ne dilekçe gönderiyor. Bu
dilekçeye cevap Milli Savunma Bakanlığı’ndan geliyor. Ama ne
cevap... Milli Savunma Bakanlığı Müsteşarı Orhan Köprü şöyle diyor:
“İlgili makamlar izin vermiyor.”
Veli Ağbaba da gerekli
tüm kapıları çalmış, mantıklı ama çaresiz her vatandaşın
yapacağı gibi soruyor: “Peki Orhan Bey, ilgili makam kim?”
Cevap yok.
***
CHP’liler gitti Malatya’ya,
protesto eylemi yapıp döndüler tabii. Radar madar hak getire. Dönüşte
Ağbaba yine bir dilekçe döşendi. Cumhurbaşkanlığı’na,
Başbakanlık’a, İçişleri Bakanlığı’na, Dışişleri
Bakanlığı’na ve Milli Savunma Bakanlığı’na... 15
Nisan’a kadar sizin uygun göreceğiniz bir tarihte Kürecik’teki
radar üssünü ziyaret etmek istiyoruz diye.
Cevap yine Milli Savunma
Müsteşarı Orhan Köprü’den: “Talebiniz uygun
değildir.”
Ağbaba diyor ki: “Onlarca soru önergesi
verdim, hiçbirine yanıt alamadım. Aynı soruları şimdi bir de Bilgi
Edinme Kanunu kapsamında soracağım. Yapacak bir şey kalmadı...”
/>Milletvekillerinin giremediği bir merkezle ilgili, edinemediği
bilgiler...
Biz de vatandaşlar olarak bir süredir saf saf
debeleniyoruz: Kürecik, İncirlik gibi bir üs mü? Orada kaç asker var,
hangi devletlerin askerleri? Onlar için özel bir konut yerleşkesi mi
yapılıyor? Yoksa Malatya’daki Ulaştırma Er Eğitim Alayı mı
konuta dönüştürülecek? ABD’yle hem askeri hem de ekonomik açıdan
nasıl bir anlaşma yapıldı?
Karşılık olarak tatlı bir
sessizlik... Belli ki aradığımız Kürecik yetkilisine şu anda
ulaşılamıyor. Telefon da zaten bi tuhaf
çalıyor!
Kaynak: Radikal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder