Halkın Temel Giderlerine
Zam Üstüne Zam Yapılırken Sermayeye Teşvik Verilmesi Kabul Edilemez! /
KESK
İşsizlere, kamu emekçilerine, işçilere gelince, kaynak
yokluğundan bahseden, gelirlerini artırmak için doğalgaza, elektriğe,
benzine zam üstüne zam yapan AKP hükümeti, sermaye kesimleri söz konusu
olunca, kamu kaynaklarını seferber etmekten çekinmemektedir.
elektriğe yüzde 9.2, doğalgaza yüzde 18.72 zam yapılmış olmasına
rağmen, halen yeni zamların geleceği yönünde açıklamalar yapılması
ay sonunu zor getiren halkla resmen alay etmektir. class="rteleft">Halktan alınan vergilerle oluşan bütçe içinde, düne
kadar en temel kamu hizmeti olan sosyal güvenlik hakkını kara delik ilan
eden, eğitim ve sağlık hizmetlerinde kısıntıya giden hükümet, şimdi
sermaye kesimlerinin istemleri ile bütçe içinde gedikler açmakta sakınca
görmemektedir.
Yıllardır işçilerin, kamu
emekçilerinin ve emeklinin alım gücünün düştüğü bir ortamda
yapılan zamlarla giderleri daha da çoğalmıştır. Kamu emekçileri ve
emeklilerin 4 aydır zamsız maaş aldıkları bir ortamda yapılan bu
zamlarla “maaş farkları” şimdiden buharlaşmışken yıllık
maaş zammı olarak önerilen % 3+ 3 ’lük artış faturanın kimlere
çıkartılmak istendiğinin göstergesidir.
işverenlerin ve devletin gizli kasası olarak kullanılırken, diğer yandan
yeni teşviklerin gündeme gelmesi, hükümetin sınıfsal tercihinin bir
ürünüdür.
Bugüne kadar uygulanan teşvik
politikalarının gerek istihdamı artırmak, gerek yatırımları artırmak,
gerekse bölgesel eşitsizliği gidermek amacıyla olsun uygulama sonuçları
ortadadır. Ne bölgesel eşitsizlik giderilmiş, ne istihdam artışı
gereğince sağlanmış, ne de yatırımlarda bir patlama yaşanmıştır.
Sadece şirketler vergi avantajları, prim indirimleri, arazi tahsisleri ile
karlarına kar katmışlardır.
Sosyal güvenlik
sistemi iflas etti diyerek, emeklilik yaşını yükselten, herkesi zorunlu
prime bağlayan AKP, şimdi işverenlerin primlerini ödemek için can
atmaktadır. Bu da aslında yapılan “reform”ların temel
amacını ortaya koymaktadır.
Düne kadar büyük bir
propaganda ile gerçekleştirilen özelleştirme uygulamalarının
sonuçları da açıktır ki, güvencesiz kuralsız çalışmanın
yaygınlaşması, bölgesel eşitsizliğin artması, istihdamın azalması
ile sonuçlanmıştır.
Görünen odur ki,
halkın kaynakları bir kez daha sermaye kesimlerinin hizmetine
sürülmektedir. Kamu emekçileri, halktan alıp, sermayeye veren bu
anlayışın faturasını ödememekte kararlıdır. Ardı arkası kesilmeyen
zamlara, düşük ücret artışı dayatmasına teslim
olmayacağız.
YÜRÜTME KURULU
Kaynak:
kesk.org.tr
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder