15 Kasım 2012 Perşembe

İŞÇİ DAYANIŞMASINA ÇETE SALDIRISI

İŞÇİ DAYANIŞMASINA
ÇETE SALDIRISI

 

cellspacing="1" width="100%">
Bursa Organize
Sanayi Bölgesi’nde, vardiyadan çıkıp, direnişteki Renault
işçilerine destekte bulunan Bosch işçilerine demir çubuklar ve
satırlarla yapılan saldırıda 3’ü ağır, onlarca işçi
yaralandı!..

DİSK
Genel Sekreteri Adnan Serdaroğlu’nun, Bursa Organize Sanayi
Bölgesi’nde vardiyadan çıkıp direnişteki Renault işçilerine
destekte bulunan Bosch işçilerine yapılan saldırıyla ilgili
açıklaması:

 

İŞÇİ DAYANIŞMASINA
ÇETE SALDIRISI:

 

  • Bursa Organize
    Sanayi Bölgesi’nde, vardiyadan çıkıp, direnişteki Renault
    işçilerine destekte bulunan Bosch işçilerine demir çubuklar ve
    satırlarla yapılan saldırıda 3’ü ağır, onlarca işçi
    yaralandı!..

 

Aralarında
Türk-Metal’in genel merkez yöneticilerinin, şube başkanları ve
temsilcilerinin de bulunduğu “azgın” bir grup,
dün gece Bursa Organize Sanayi Bölgesi’nde, vardiyadan çıkıp,
direnişteki Renault işçilerine destekte bulunan Bosch işçilerine demir
çubuklar ve satırlarla saldırdı.

 

Adında
“sendika” sözcüğü geçen ama gerçekte
“hafiyecilik” yapan bu güruhun saldırısında,
demir çubuklarla aldığı darbeler sonucu kafatası çatlayan, kolu
kırılan pek çok işçinin yanı sıra 3 işçi de ağır yaralandı.
Durumu ciddiyetini koruyan DİSK/Birleşik Metal-İş üyesi bir Bosch
işçisi halen hastanede kontrol altında
tutuluyor.

 

Yaralanan Bosch işçileri, Türk-Metal Genel
Başkan Yardımcısı Mesut Gezer, Şube Başkanı
Zafer Öztürk ve Tofaş’ta temsilci Derviş
Zeytin
’i kendilerine saldıran grubun içinde teşhis
ettiler.

 

Bu “sözde” sendikanın merkez
yöneticilerinin saldırganlıklarını artırmalarının, işçi düşmanı
karakterlerini iyice açığa çıkartmalarının nedeni; yurdun çeşitli
bölgelerindeki fabrikalarda kendi üyeleri olan işçilerin gösterdiği
tepkilerin son günlerde artmasıdır. Eskişehir’de Arçelik,
Bursa’da Renault ve diğer birçok fabrikada işçiler, bu sendikanın
açıkladığı toplu iş sözleşmesi taslağına karşı halen devam eden
tepkilerini çeşitli eylemlerle, yürüyüş ve protestolarla
göstermektedirler.

 

Dün gece, kendilerini fabrikaya
kapatarak bu sendikaya karşı tepkilerini gösteren Renault işçilerinin
eylemleri devam ederken, Renault fabrikasının bulunduğu Bursa Organize
Sanayi Bölgesi’nde ellerinde demir çubuklarla konuşlanan bu
saldırgan güruh, bölgede terör estirdiler. Gece vardiyadan çıkıp,
sınıf kardeşlerine dayanışma ve destek için gitmeye çalışan Bosch
işçileri de bu teröre maruz kaldılar.

 

Bosch
işçilerine yönelik yapılan saldırıların tesadüf olmadığını
biliyoruz. Saldırılarla sadece Bosch işçilerine değil, Bursa’da ve
şu anda bu sendikaya tepkisini ortaya koyan Türkiye’deki bütün
fabrikalardaki işçilere gözdağı verilmek
istenmiştir.

 

Demir çubuk, sopa ve satırlarla yapılan
bu kapsamlı saldırının, Organize Sanayi Bölgesi’nin içindeki
polis karakoluna çok yakın bir noktada gerçekleşmesi ise oldukça dikkat
çekici durumdur. Saldırganlar adeta korunup
kollanmaktadırlar...

 

Buradan soruyoruz:

  • Bursa
    Organize Sanayi Bölgesi eli sopalı çetelere mi teslim
    edilmiştir?
  • Saldırganlar, Organize Sanayi Bölgesi’ndeki
    karakolun yanıbaşında işçilere saldırma cesaretini nereden
    almaktadırlar?
  • Bu çetenin vukuatları ayyuka çıkmışken,
    güvenlik güçleri dün gece Organize Sanayi Bölgesi’nde neden tedbir
    almamıştır? Bu adamlar demir çubuk ve sopalarıyla ellerini kollarını
    sallaya sallaya nasıl dolaşabilmiş ve ardından işçilere
    saldırabilmiştir?
  • Bu çeteyi kimler
    kollamaktadır?
  • Bursa’da işçiler baskı ve şiddete maruz
    kalmadan, ne zaman Anayasal hakları olan sendikal tercihlerinde özgür
    iradelerini kullanabileceklerdir?
  • Herhangi bir kuruma üye olmak ya
    da üyelikten ayrılmak Anayasal bir hak iken, her vatandaşın
    kullanabildiği bu hak neden işçiler için geçerli
    değildir?
  • Bursa’nın organize sanayi bölgelerinde Anayasa ve
    yasalar mı geçerli değildir, yoksa Bursa’da işçiler bu ülkenin
    vatandaşı olarak kabul görmemekte midir?
  • Renault’da ve
    birçok başka fabrikada demokratik hak ve taleplerini dile getirmeye
    çalışan işçileri baskı altında tutmaya kimin hakkı
    vardır?

 

Bu saldırı, sarı sendika
çetelerinin Bursa’da gerçekleştirdiği ilk saldırı da değildir!..

 

Geçtiğimiz Nisan ayında da, basın
açıklaması yapmak isteyen Bosch işçilerine aynı yöntemlerle
saldırılmış ve birçok işçi yaralanmıştır. Ve yine, o günkü
saldırı sırasında da emniyet kuvvetleri ortalıkta
görünmemiştir.

 

Talepleri, hakları ve ihtiyaçları
baskı altında tutulan, işverenlerin isteği doğrultusunda bu sendika
tarafından üzerlerinde tahakküm kurulan işçiler ne zaman bu eli kanlı
çeteden kurtulmak, uğradıkları haksızlıklara dur demek istemişlerse o
zaman saldırıya uğramışlardır. Anlaşılan odur ki, bu
“sözde” sendika, tepki gösteren ve kendisinden ayrılmaya
kalkan işçiye doğrudan saldırarak, baskı altında tuttuğu diğer tüm
işçilere masaj vermeye
çalışmaktadır.

 

Buradan başta Bursa Valisi
olmak üzere tüm devlet yetkililerini sorumluluklarını yerine getirmeye
davet ediyoruz.

 

Bu organize saldırıyı yapanlar
ve azmettirenler bulunmalı, artık varlığı aşikâr hale gelen bu çete
dağıtılmalıdır. Bu hukuksuzluğa, bu zorbalığa, bu cendereye artık
son
verilmelidir.

Kaynak:disk.org.tr

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder