21 Mart 2012 Çarşamba

Devrimci İşçi Hareketi: Taşeronlaştırma, güvencesiz çalıştırma, denetimsizlik ve örgütsüzlük

Devrimci İşçi Hareketi: Taşeronlaştırma, güvencesiz çalıştırma, denetimsizlik ve örgütsüzlük

Taşeronlaştırma, güvencesiz çalıştırma, denetimsizlik ve örgütsüzlük;

SONUÇ; YANGINDA, GÖCÜK ALTINDA, METAN GAZINDA HAYATLARI SÖNDÜRÜLEN İŞÇİLER

19 Mart günü (dün)  Amasya Suluova’ya bağlı Kolay  Köyü’ndeki Beşler Maden İşletmesi’nde  280 metre derinlikte çalışırken metan gazından etkilenen 3 işçiden 2’si hayatgını kaybetti.

Mehmet Aslan (29 yaşında), Ömer Baykuş (24)  patronların kar hırsı ve  Çalışma Bakanlığı’nın denetimsizliği yüzünden  ölürken  Erhan Bilgili de  (29) ağır yaralandı.

Amasya Vali  Yardımcısı Hakan Kubalı,  “İş güvenlik uzmanıyla birlikte madende inceleme yapılacak ve otopsi sonucu işçilerin kesin ölüm sebebi belirlenecek'' diye açıklama yapmış.

Devlet nerede diye ararsanız, katliamların üstünü örterken, halkın isyanını ve öfkesini yatıştırırken olmadı sopayla bastırırken bulursunuz!

Valinin açıklaması da bu yönde. Kim neyi araştıracak, neyi bulacak?

Olay çok açık değil mi?

İşçiler metan gazından neden ölürcesine etkilendi? Çünkü gazı önleyecek maskeleri yoktu. Onları ölüme karşı koruyacak önlemler patronlara göre pahalıydı. İş’in Güvenlik Uzmanları (!) incelemeden de bunu görebilirler.

Aynı keyfilik, aynı katillik Zonguldak’ta da aynı gün kendini gösterdi. Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Üzülmez Müessese Müdürlüğü Asma Dilaver Maden Ocağı’nda meydana gelen göçükte,  hazırlık işçisi olarak çalışan Tahir Kuru (37) tavan çökmesi sonucu göçük altında kaldı.  8 saat kurtarılmayı bekleyen Tahir Kuru güvencesizliğin, denetimsizliğin, kar hırsının aynı gün yeni bir kurbanı olarak kayıtlara geçti.

Libya'da emperyalizmin saldırısının gündeme geldiği günlerde 'vatandaşlarını' burnu dahi kanamadan kurtarmakla övünen AKP, işçisini toprak altında bırakmakla, baraj sularına kaptırmakla, yangında diri diri yakmakla da övünebiliyor mu acaba?

İşçiyi örgütsüzlüğe, esnek çalışmaya, güvencesiz iş ortamına mahkum eden AKP, hemen her gün bir yoksulun ocağını söndürüyor. Çocukların, eşlerin içine ateşi düşürüyor. Sonra da utanmadan taktir-i ilahi diyor.

Bu “taktir”,  AKP’nin halka reva gördüğü taktirdir, patronların önünde boğun eğen, işçiye Azrail kesilenlerin taktiridir. Ve değişmez değildir!

Hayatını kaybeden işçilerimizin ailelerine ve yakınlarına başsağlığı diliyor, yaralı olan Erhan Bilgili’nin kısa zamanda sağlığına kavuşmasını temenni ediyoruz.

Esnek çalışmaya, örgütsüzleştirmeye, güvencesiz çalıştırmaya karışı örgütlenmediğimiz, örgütlenmelerimizi güçlendirmediğimiz sürece genç ölümlere daha fazlası eklenecektir.  Canımızı korumak, haklarımızı elde edebilmek ve genişletebilmek için yapacağımız tek şey ÖRGÜTLENMEK…ÖRGÜTLENMEK…ÖRGÜTLENMEKTİR!

Kaynak: halkinsesi.tv

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder