<h1><a href=http://www.ivmedergisi.com/node/7989>10 soruda GDO sorunu/KORAY
ÇALIŞKAN</a></h1><div class="left yArial" style="text-align:
justify"><strong>Politika / 03/01/2012</strong><br /> </div><div
class="bosluk cl" style="text-align: justify"> GDO'nun tarımda
verimi arttırdığı iddiası yanlış. Hatta verim düşüklüğü ve
süper böcek sorunu yarattığı ABD'de lisans iptalleri
gündemde.</div><div class="black_font11" id="haberDetayYazi"><p
style="text-align: justify">Gecikmeyle de olsa Genetiği Değiştirilmiş
Organizmalar (GDO) ciddiyetle tartışılmaya başlandı. Kamu sağlığını
son dönemde daha fazla tehdit eden başka bir gelişme yok. Önce hayvanlar
üzerinden, sonra doğrudan gıdalar vasıtasıyla GDO’lar midemize tek
yön bir bilet kesti. Tartışmalar 10 mesele üzerinde yürüyor.<br
/> <br /><strong>1- GDO doğal hayatta da hep vardı. </strong><br
/>Yoktu. Doğal hayatta kendiliğinden değişime uğrayan veya insan eliyle
çaprazlanan tohumlar doğal bir kokteyldir. GDO ise mısırın içine
mısırı yiyen böceği öldüren bir zehrin sokulmasıyla yaratılan, YENİ
doğal olmayan, genetiği değiştirilmiş bir organizmadır. Sütte
sinektir.<br /> <br /><strong>2- GDO karşıtları bilime
karşıdır. </strong><br />Değildir. Genetik bilimindeki
araştırmalar başka, risksiz olduğu ispatlanamayan ticari genetik kod
oyunları ve yatırımları başkadır. GDO karşıtları genetikle ilgili
bilimsel araştırmalara değil, genetiği değiştirilmiş organizmaların
gıdada bulunmasına karşıdır. Kaldı ki genetik bilimcilerin önemli bir
kısmı da GDO’ya karşıdır.<br /> <br /><strong>3- GDO tarımda
verimi arttırır. </strong><br />Arttırmaz. Dünya Tarım Raporu kesinlikle
ve açıklıkla GDO’lar ve verim arasında bir ilişki bulmamıştır.
Uzun vadede zararlıların GDO’lu ürüne alışması nedeniyle verim
düşüklüğü görülmektedir. Hatta ABD’de ciddi bir kriz var. Bizim
GDO’lu mısırların geleceği tarlalarda böcek zehrine dayanıklı
bir süper böcek ortaya çıktı. GDO’lu şirketler uyarıldı, lisans
sözleşmelerinin iptali gündemde. Verim baş aşağı gidiyor.<br /><br
/><strong>4- GDO, üretim maliyetini düşürür. </strong><br />Düşürmez.
Giderin gelire oranı, fiyatlara ve desteklere bağlıdır. ABD’de bir
yıl içerisinde tarımsal üretim yapan şirketlere verilen dolaylı ve
dolaysız desteğin miktarı, Mısır gibi ülkelerin gayri safi milli
hasılasına eşittir. Desteklenen üreticinin maliyeti düşer. Üstelik
GDO’lu ürünlerin maliyet artışının GDO’suz ürünlerin
maliyet artışından hızlı olduğu ispatlanmıştır.<br /> <br
/><strong>5- GDO açlığa çözümdür. </strong><br /> Değildir.
Açlık, tarım politikalarının sonucudur. Açlığın nedeni dünyada
gıda olmaması değil, gıdaya ulaşımın sınırlı olmasıdır.
İnsanlık kendine değil kendisi kadar bir gezegene daha gıda üretebilecek
durumdadır ve bunun için GDO’ya ihtiyaç yoktur. Zehirli gıdanın
açlığa çözüm olduğunu iddia eden şirket zihniyetinin ürettiği
GDO’ların zararsız olduğuna inanmak zaten mümkün değildir.<br
/> <br /><strong>6- ‘GDO kesin zararlıdır’ denemez.
</strong><br /> Denir. GDO’ların zararı hakkında bilimsel
çalışmalar ikiye ayrılır: GDO şirketlerinin sponsor olduğu
araştırmalar ve GDO şirketlerinin engelleyemediği araştırmalar.
GDO’lu tohumlar hakkında araştırma izni vermeyen şirketler bilimsel
çalışmaları manipüle etmekte ve GDO’ların zararlı olup
olmadığı hakkında kesin bir bilgi yokmuş gibi bir ortam yaratmaktadır.
Zaten Türkiye’nin de taraf olduğu uluslararası biyogüvenlik
protokollerine göre eğer belirsizlik varsa ihtiyat prensibi gereği
GDO’ların yasaklanması gerekir.<br /> <br /><strong>7-
GDO’lu hayvan yemi insana GDO geçirmez. </strong><br />Geçirir.
İtalya’da 2006’da yapılan bir çalışmada pastörize sütlerde
dahi GDO bulunmuş, GDO’nun bulunduğu ortamda beslenen küçük ve
büyükbaş hayvanların etlerinden, sütlerinden, yumurtalarından insana
GDO geçtiği kanıtlanmıştır.<br /> <br /><strong>8- Türkiye
GDO’lu yeme muhtaçtır. </strong><br />Değildir. Otlakların tarım
arazisi dışına çıkarılmasıyla meralar ortadan kalktı. Bu nedenle
hayvancılık çöktü, kalan hayvanlar ahırlara tıkıldı. Bu durumda dahi
GDO’suz yerli ya da yabancı yemle hayvan besiciliği mümkün.<br
/> <br /><strong>9- Organik yeriz, sorun çözülür. </strong><br
/>Boğazınızda kalır. Yoksullara GDO, bize O derseniz mazlumun ahını
alırsınız. Bir de üzerine, organik diye bildiğiniz dağlara kar yağar.
Çünkü GDO’lar yayılmakta, genetiği değiştirilmemiş
organizmalara da karışmakta ve sofranızda kendilerine bir yer
bulmaktadır.<br /> <br /><strong>10- Yapacak bir şey yok. </strong><br
/>Var. Kamuoyu baskısının önünde hiçbir şirket ya da şirketlerden
nemalanan bilim insanı duramaz. Türkiye’yi GDO’suz gıdanın
üretilip tüketildiği steril bir yarımada yapmak elimizde. Bunun sonucunda
daha ucuz gıda yemek, daha sağlıklı kalmak, köylülerle barış yapmak
mümkün. Turizm potansiyeli de müthiş. Cumaya nasıl olduğunu
anlatacağım.</p></div><p>kaynak:radikal.com.tr</p>
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder