O hacker'lar konuştu:
Şifreler 'emniyet'sizdi
style="margin-top: 0px; margin-right: 0px; margin-bottom: 0px; margin-left:
0px; padding-top: 0px; padding-right: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left:
0px; border-top-width: 0px; border-right-width: 0px; border-bottom-width:
0px; border-left-width: 0px; border-style: initial; border-color: initial;
border-image: initial; outline-width: 0px; outline-style: initial;
outline-color: initial; font-size: 13px; font-family: 'Trebuchet MS', Arial,
Helvetica, sans-serif; vertical-align: baseline; border-style: initial;
border-color: initial; line-height: 20px; text-align: left; background-color:
rgb(255, 255, 255); ">
Ankara Emniyet
Müdürlüğü'nün sitesini çökerten RedHack grubu Radikal'e
çarpıcı açıklamalarda bulundu: MİT'le uğraşmadık, ama
uğraşırız.
style="margin-top: 0px; margin-right: 0px; margin-bottom: 0px; margin-left:
0px; padding-top: 0px; padding-right: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left:
0px; border-top-width: 1px; border-right-width: 1px; border-bottom-width:
1px; border-left-width: 1px; border-style: initial; border-color: initial;
border-image: initial; outline-width: 0px; outline-style: initial;
outline-color: initial; font-style: inherit; font-family: inherit;
vertical-align: top; border-style: initial; border-color: initial;
border-top-style: solid; border-right-style: solid; border-bottom-style:
solid; border-left-style: solid; border-top-color: rgb(199, 199, 199);
border-right-color: rgb(199, 199, 199); border-bottom-color: rgb(199, 199,
199); border-left-color: rgb(199, 199, 199); "
/>
Emniyet
Müdürlüğü’nün internet sitesini çökerten ve sistemden bazı
bilgileri alan RedHack grubu Radikal’e çarpıcı açıklamalarda
bulundu. Ankara Emniyeti’nin sitesine 1 ay uğraştıktan sonra
girdeklerini belirten Redhack, 3 hafta da sistemde gezindiklerini söyledi.
Polis adına mailler attığını belirten Kızıl Hackerlar, ellerinde
Türkiye’deki önemli polislerin mail adreslerinin ve şifrelerinin
bulunduğunu söyledi. Kendilerini sosyalist olarak tanımlayan, bir
tüzükleri bulunan ve para konusunda bir eylem yapmadıklarının altını
çizen hackerlar, Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün dijital verilerini
sakladıkları sistemlerin şifrelerinden birinin ‘123456’
olduğunu söyledi.
Müdürlüğü’nün internet sitesini çökerten ve sistemden bazı
bilgileri alan RedHack grubu Radikal’e çarpıcı açıklamalarda
bulundu. Ankara Emniyeti’nin sitesine 1 ay uğraştıktan sonra
girdeklerini belirten Redhack, 3 hafta da sistemde gezindiklerini söyledi.
Polis adına mailler attığını belirten Kızıl Hackerlar, ellerinde
Türkiye’deki önemli polislerin mail adreslerinin ve şifrelerinin
bulunduğunu söyledi. Kendilerini sosyalist olarak tanımlayan, bir
tüzükleri bulunan ve para konusunda bir eylem yapmadıklarının altını
çizen hackerlar, Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün dijital verilerini
sakladıkları sistemlerin şifrelerinden birinin ‘123456’
olduğunu söyledi.
RedHack (Kızıl
Hackerlar Birliği), uzun yıllardır yaptığı eylemlerle ses getiriyor.
1997’de kurulan grubun en son Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün
sitesini çökertmesi ise özellikle sosyal medyada büyük yankı buldu.
Radikal Redhack’in izini sürdü. Yaklaşık bir haftalık
uğraşının ardından, grup üyelerine ulaşmayı başardı. Yüz yüze ya
da telefonla konuşmayı tercih etmeyen gruba Twitter ve mail
aracılığıyla ulaştık. Sorular sorduk. Bazıları çarpıcı, bazıları
da trajikomik cevaplar aldık. İşte Redhack’ın son eylemine dair
verdiği bilgiler:
Hackerlar Birliği), uzun yıllardır yaptığı eylemlerle ses getiriyor.
1997’de kurulan grubun en son Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün
sitesini çökertmesi ise özellikle sosyal medyada büyük yankı buldu.
Radikal Redhack’in izini sürdü. Yaklaşık bir haftalık
uğraşının ardından, grup üyelerine ulaşmayı başardı. Yüz yüze ya
da telefonla konuşmayı tercih etmeyen gruba Twitter ve mail
aracılığıyla ulaştık. Sorular sorduk. Bazıları çarpıcı, bazıları
da trajikomik cevaplar aldık. İşte Redhack’ın son eylemine dair
verdiği bilgiler:
Siz kimsiniz,
eylemlerinizin amacı nedir?
eylemlerinizin amacı nedir?
Mayıs, 1997’de
‘yeteneklerimizi ezilen halklar için nasıl kullanabiliriz?’
mantığıyla yola çıktık. Sosyalist felsefe etrafında birleştik.
Çıkışımız yaygın olan black “siyah” veya white
“beyaz” hack kavramlarına ve gruplarına bir tepkiydi. Çünkü
RedHack’in dünyaya geldiği koşullarda ve halen kendini hacker olarak
görenlere iki seçenek verilmişti. Ya sistem için çalışacak ve sistemi
koruyacaktınız. Ya da sisteme ‘amaçsızca’ saldırılar
düzenleyip bir nevi ego tatmin edecek, isim fetişizmine gömülecek, para
veya mevki için yeteneklerinizi satacaktınız. Bizler bu iki kuramda da
kendimizi bulamadık. Çünkü bizler ne gönüllü sistem
savunucularıydık. Ne de Yunanistan sitelerini kırıp anasayfalarına
bayrak koyarak “vatan kurtardık” edebiyatına sarılan bağnaz
“milliyet” düşkünlerinden olabildik. Çünkü bize göre esas
olan ‘insan’dı. İnsanlığın düşmanları milliyetler veya
ırklar değil. Ezenler ve sömürenlerdi. Bu anlamda bizlerde kendimizi
‘KIZIL’ hack olarak 3. bir yönelim olarak adlandırdık. Bize
göre, RedHack yani KızılHack bir grup değil, bir felsefedir! Ezilen
insanların doğuşundan bu yana çizilen ‘mahkus’ kaderine, yine
ezilen insanlar tarafından karşa çıkışın, başkaldırışın, bilisim
ve iletisim teknolojileri alanindaki ismidir. Amacımızın tek cümleyle
özetlersek ezilen halklarin kardeşliğini ve ezen sınıflara karşı
mücadele birliğini ‘ırk, dil, din, cinsiyet’ ayrımı yapmadan
sağlayabilmektir.”
‘yeteneklerimizi ezilen halklar için nasıl kullanabiliriz?’
mantığıyla yola çıktık. Sosyalist felsefe etrafında birleştik.
Çıkışımız yaygın olan black “siyah” veya white
“beyaz” hack kavramlarına ve gruplarına bir tepkiydi. Çünkü
RedHack’in dünyaya geldiği koşullarda ve halen kendini hacker olarak
görenlere iki seçenek verilmişti. Ya sistem için çalışacak ve sistemi
koruyacaktınız. Ya da sisteme ‘amaçsızca’ saldırılar
düzenleyip bir nevi ego tatmin edecek, isim fetişizmine gömülecek, para
veya mevki için yeteneklerinizi satacaktınız. Bizler bu iki kuramda da
kendimizi bulamadık. Çünkü bizler ne gönüllü sistem
savunucularıydık. Ne de Yunanistan sitelerini kırıp anasayfalarına
bayrak koyarak “vatan kurtardık” edebiyatına sarılan bağnaz
“milliyet” düşkünlerinden olabildik. Çünkü bize göre esas
olan ‘insan’dı. İnsanlığın düşmanları milliyetler veya
ırklar değil. Ezenler ve sömürenlerdi. Bu anlamda bizlerde kendimizi
‘KIZIL’ hack olarak 3. bir yönelim olarak adlandırdık. Bize
göre, RedHack yani KızılHack bir grup değil, bir felsefedir! Ezilen
insanların doğuşundan bu yana çizilen ‘mahkus’ kaderine, yine
ezilen insanlar tarafından karşa çıkışın, başkaldırışın, bilisim
ve iletisim teknolojileri alanindaki ismidir. Amacımızın tek cümleyle
özetlersek ezilen halklarin kardeşliğini ve ezen sınıflara karşı
mücadele birliğini ‘ırk, dil, din, cinsiyet’ ayrımı yapmadan
sağlayabilmektir.”
Herkes
unutur, komünistler
unutmaz!
unutur, komünistler
unutmaz!
Neden Ankara
Emniyet Müdürlüğü?
Emniyet Müdürlüğü?
Ankara’yı
seçmemizdeki amaç E-Polis, E-Devlet gibi uygulamaların merkezinin
Ankara’da olması ve Ankara’nın tüm diger polis
teşkilatlarından ‘çok daha özel ve korunaklı’ olmasıydı.
Ayrıca, Ankara polisinin TEKEL işçilerine yönelik tavrından ve KCK,
ERGENEKON, Devrimci Karargah, Halk Cephesi, ESP, Grup Yorum vb
‘sahte’ operasyon ve yönelimlerle insanları terörist diye
fişleyerek tutuklamalarından kaynaklı eskiden kalma bir hesabımız da
vardı. Herkes unutabilir ama komünistler
unutmaz.
seçmemizdeki amaç E-Polis, E-Devlet gibi uygulamaların merkezinin
Ankara’da olması ve Ankara’nın tüm diger polis
teşkilatlarından ‘çok daha özel ve korunaklı’ olmasıydı.
Ayrıca, Ankara polisinin TEKEL işçilerine yönelik tavrından ve KCK,
ERGENEKON, Devrimci Karargah, Halk Cephesi, ESP, Grup Yorum vb
‘sahte’ operasyon ve yönelimlerle insanları terörist diye
fişleyerek tutuklamalarından kaynaklı eskiden kalma bir hesabımız da
vardı. Herkes unutabilir ama komünistler
unutmaz.
Emniyet yaptığı
açıklamada, elde edilen bilgilerin çok önemli olmadığını söyledi.
Katılıyor musunuz?
açıklamada, elde edilen bilgilerin çok önemli olmadığını söyledi.
Katılıyor musunuz?
Emniyetin yaptığı
açıklamaları biz de duyduk. Hatta kimi basın kuruluşlarına
‘sifreleri 123456 yaptık diye hacklediler’ denilmiş. Evet,
Ankara polisinin açıklamasında doğru yanlar vardır! Şifreler içinde
123456 gibi şifreler de vardır! Fakat asıl soru bu değildir. Asıl soru,
şifresi ‘123456’ olan bir polis teşkilatının ne derece ciddi
çalıştığıdır! Hem de Ankara gibi bir büyükşehir emniyetinin. Sen
vatandaşa güven ver. ‘Muhbir vatandaş’ uygulaması başlat,
insanların komşusunu veya okuldaki sıra arkadaşını bile ihbar etmeye
teşvik et, sonra da şifreni ‘123456’ yap. Bu sadece
düşündürücü değil, trajikomik de bir durumdur. Bir de bunu
‘savunma’ olarak sunuyorsun. Diğer devletlerin polisleri bu
acıklamaya ne der acaba bir düşünülsün. Kaldı ki eğer ele geçirilen
belgelerde bir ‘gizlilik’ yok ise, neden sitemiz yasaklanıyor?
Neden açılan diğer sayfalarımız ‘keyfi olarak’
sansürleniyor? Neden yakalanmaya tutuklanmaya çalışılıyoruz? Peki
belgeler yayınlanmaya başlandığı an, neden Emniyet Genel Müdürü
gazetelere ‘emniyete muhtıra’ başlığıyla konu olabiliyor. Ve
neden 245 bin polise ‘internet kullanımı noktasında’ ağır
bir uyarı veriyor? Ve bu olay nedense basında yer bulmuyor. Sorun 5
yaşındaki çocuk gibi ‘acımadı ki’ histerisiyle davranmak
değil, olayın ciddiyetini
anlamaktir.
açıklamaları biz de duyduk. Hatta kimi basın kuruluşlarına
‘sifreleri 123456 yaptık diye hacklediler’ denilmiş. Evet,
Ankara polisinin açıklamasında doğru yanlar vardır! Şifreler içinde
123456 gibi şifreler de vardır! Fakat asıl soru bu değildir. Asıl soru,
şifresi ‘123456’ olan bir polis teşkilatının ne derece ciddi
çalıştığıdır! Hem de Ankara gibi bir büyükşehir emniyetinin. Sen
vatandaşa güven ver. ‘Muhbir vatandaş’ uygulaması başlat,
insanların komşusunu veya okuldaki sıra arkadaşını bile ihbar etmeye
teşvik et, sonra da şifreni ‘123456’ yap. Bu sadece
düşündürücü değil, trajikomik de bir durumdur. Bir de bunu
‘savunma’ olarak sunuyorsun. Diğer devletlerin polisleri bu
acıklamaya ne der acaba bir düşünülsün. Kaldı ki eğer ele geçirilen
belgelerde bir ‘gizlilik’ yok ise, neden sitemiz yasaklanıyor?
Neden açılan diğer sayfalarımız ‘keyfi olarak’
sansürleniyor? Neden yakalanmaya tutuklanmaya çalışılıyoruz? Peki
belgeler yayınlanmaya başlandığı an, neden Emniyet Genel Müdürü
gazetelere ‘emniyete muhtıra’ başlığıyla konu olabiliyor. Ve
neden 245 bin polise ‘internet kullanımı noktasında’ ağır
bir uyarı veriyor? Ve bu olay nedense basında yer bulmuyor. Sorun 5
yaşındaki çocuk gibi ‘acımadı ki’ histerisiyle davranmak
değil, olayın ciddiyetini
anlamaktir.
Emniyetin verilerini
nasıl elde ettiniz?
nasıl elde ettiniz?
Şifrenin 123456 olduğunu
bilmemizin 2 yöntemi var. 1: Tahmin etmek. Bu tahminler arasında
‘kullanıcı adını da bulmak’ lazım. Bu da çok büyük bir
ermişlik ya da 6. his olayı gerektirir. 2. yöntemse, sistemi hacklemek ve
bütün kullanıcı isimlerini ve şifrelerini almak. Bunların arasında
123456 gibi şifreler olduğunu görüp gülmektir. Bu iki yöntemden hangisi
daha mantıklı? Cevabı size ve okuyuculara
bırakıyoruz.
bilmemizin 2 yöntemi var. 1: Tahmin etmek. Bu tahminler arasında
‘kullanıcı adını da bulmak’ lazım. Bu da çok büyük bir
ermişlik ya da 6. his olayı gerektirir. 2. yöntemse, sistemi hacklemek ve
bütün kullanıcı isimlerini ve şifrelerini almak. Bunların arasında
123456 gibi şifreler olduğunu görüp gülmektir. Bu iki yöntemden hangisi
daha mantıklı? Cevabı size ve okuyuculara
bırakıyoruz.
İsteseniz
MİT’in sitesini de çökertebilir misiniz? Ya da başka önemli bir
kurumun...
MİT’in sitesini de çökertebilir misiniz? Ya da başka önemli bir
kurumun...
Çok klasik olacak ama hacklenmeyecek
sistem yoktur. Fakat bu bizim istemimizle ilintili değil. Teknik olarak
yetkinlik ve uğraşla ilintilidir. Biz daha çok sistemler içinde
‘bilgi’ nerede fazlaysa, nerede halkımız lehine daha çok
getiri varsa o sistemi seçmekteyiz. MİT gibi ‘bilgi
barındırmayan’ sistemlerle henüz uğraşmadık. Ama bu
uğraşmayacağımız anlamına gelmez. Tekrar ediyorum, hacklenmeyecek
sistem yoktur, sadece bazıları diğerlerinden daha fazla zaman
alır.
sistem yoktur. Fakat bu bizim istemimizle ilintili değil. Teknik olarak
yetkinlik ve uğraşla ilintilidir. Biz daha çok sistemler içinde
‘bilgi’ nerede fazlaysa, nerede halkımız lehine daha çok
getiri varsa o sistemi seçmekteyiz. MİT gibi ‘bilgi
barındırmayan’ sistemlerle henüz uğraşmadık. Ama bu
uğraşmayacağımız anlamına gelmez. Tekrar ediyorum, hacklenmeyecek
sistem yoktur, sadece bazıları diğerlerinden daha fazla zaman
alır.
Elinizde başka önemli
belgeler var mı? Kimlerle, ne zaman
paylaşacaksınız?
belgeler var mı? Kimlerle, ne zaman
paylaşacaksınız?
Gösterdiklerimizden daha
önemli belgeler var. Bunların bir kısmını halkımızla paylaşmaya devam
edecegiz. Önemli bir kısmını da zamanı geldiğinde basın ve medya
kuruluşlarına dağıtacağız. Ufak bir ipucu vereyim, belgeler içinde
Türkiye’deki önemli polislerin hepsinin mailleri ve şifreleri var.
Bunu gördüklerinde çalışmalarımızın sadece Ankara’dan ibaret
olunmadığı
anlaşılacaktır.
önemli belgeler var. Bunların bir kısmını halkımızla paylaşmaya devam
edecegiz. Önemli bir kısmını da zamanı geldiğinde basın ve medya
kuruluşlarına dağıtacağız. Ufak bir ipucu vereyim, belgeler içinde
Türkiye’deki önemli polislerin hepsinin mailleri ve şifreleri var.
Bunu gördüklerinde çalışmalarımızın sadece Ankara’dan ibaret
olunmadığı
anlaşılacaktır.
Nasıl bir
grupsunuz? Grup üyeleri kmlerden oluşuyor, meslekleriniz
nedir?
grupsunuz? Grup üyeleri kmlerden oluşuyor, meslekleriniz
nedir?
Grubumuzda bırakın kimin ne işle meşgul
olduğunu, kimin hangi cinsiyette olduğunu bilmiyoruz. Biraz komik ve
abartılı gelecek fakat kendimize ait bir tüzüğümüz var. Zaten
tüzüğü olan tek grup, tek sosyalist hacker oluşumu da biziz. Bu
tüzüğe göre, üyelerimizin isim, yaş, yer, cinsiyet vb bilgileri
birbirlerine dahi vermeleri yasaktır. Ama tahminlerimden yola çıkarak
diyebilirim ki aramızda yer alan çoğu insan ‘insanların hiç de
tahmin edemeyeceği’ değişik iş kollarında
calışıyorlardı.
olduğunu, kimin hangi cinsiyette olduğunu bilmiyoruz. Biraz komik ve
abartılı gelecek fakat kendimize ait bir tüzüğümüz var. Zaten
tüzüğü olan tek grup, tek sosyalist hacker oluşumu da biziz. Bu
tüzüğe göre, üyelerimizin isim, yaş, yer, cinsiyet vb bilgileri
birbirlerine dahi vermeleri yasaktır. Ama tahminlerimden yola çıkarak
diyebilirim ki aramızda yer alan çoğu insan ‘insanların hiç de
tahmin edemeyeceği’ değişik iş kollarında
calışıyorlardı.
Emniyetin
sitesini teknik olarak nasıl çökerttiniz? Anlayabileceğimiz şekliyle
anlatabilir misiniz?
sitesini teknik olarak nasıl çökerttiniz? Anlayabileceğimiz şekliyle
anlatabilir misiniz?
Aslında bizlerin bu eylem gibi
nice büyük eylemleri oldu. 1999’da Emniyet Genel
Müdürlüğü’nün POLNET serverlarına girdik. O zaman henüz
‘wikileaks’ yoktu. Biz bir çok belgeyi kamu yararına
kopyaladık. Bu belgeleri o dönemki bir çok gazeteye göndermemize ve
‘elimizde bu tür belgeler var, hatta kapıdaki nöbetçi polisin
giriş-çıkışları not ettiği dosyalara kadar binlerce belge var’
dememize rağmen o dönemki basın -nedeni bizce malum bir sebepten-
ilgilenmedi bile. Bu son eylemin bu denli yayılmasinin sebebi ‘sosyal
medyanın’ gücünün bir parçasıdır. Eylem yapıldığında oralı
bile olmayanlar, eylemin sosyal medyada çok konuşulması, twitter gibi
yerlerde Kızıl Hackerlar tag’ının ‘en cok
konuşulanlar’ arasına girmesiyle biraz da olsa mecburi yayınlandı.
Tabi bunda ‘objektif basının’ yani ‘ötekilerin
medyasını’ tenzih ederiz. Bize büyük destek veren devrimci,
demokrat, yurtsever, aydın ve muhalif basın, basın emekçileri de
vardır.
nice büyük eylemleri oldu. 1999’da Emniyet Genel
Müdürlüğü’nün POLNET serverlarına girdik. O zaman henüz
‘wikileaks’ yoktu. Biz bir çok belgeyi kamu yararına
kopyaladık. Bu belgeleri o dönemki bir çok gazeteye göndermemize ve
‘elimizde bu tür belgeler var, hatta kapıdaki nöbetçi polisin
giriş-çıkışları not ettiği dosyalara kadar binlerce belge var’
dememize rağmen o dönemki basın -nedeni bizce malum bir sebepten-
ilgilenmedi bile. Bu son eylemin bu denli yayılmasinin sebebi ‘sosyal
medyanın’ gücünün bir parçasıdır. Eylem yapıldığında oralı
bile olmayanlar, eylemin sosyal medyada çok konuşulması, twitter gibi
yerlerde Kızıl Hackerlar tag’ının ‘en cok
konuşulanlar’ arasına girmesiyle biraz da olsa mecburi yayınlandı.
Tabi bunda ‘objektif basının’ yani ‘ötekilerin
medyasını’ tenzih ederiz. Bize büyük destek veren devrimci,
demokrat, yurtsever, aydın ve muhalif basın, basın emekçileri de
vardır.
Gelelim teknik ayrıntılara.
Yaklaşık 1 aylık bir çalışma sonucunda sisteme girmeyi başardık. 3
hafta boyunca da sistemi gezdik. Öyle ki gelen maillere polisten önce
bakıyor, gelen istekleri polisten önce görüyorduk. Hatta ‘sanal
masa’ bölümünde bir iki ‘teknik destek isteyen’ insana
da polis yerine biz cevap verip yardımcı olduk. An itibariyle Ankara
polisinin ana sitesi açılmış olsa da mail sistemi, ilçe teşkilatları,
online hizmet bölümleri, kiralama ve plaka tesis bölümleri vb halen
kapalıdır. Eh ‘sadece maillere sızdıysak’ bunlar neden
kapalıdır? O da ayrı bir merak
konusu...
Yaklaşık 1 aylık bir çalışma sonucunda sisteme girmeyi başardık. 3
hafta boyunca da sistemi gezdik. Öyle ki gelen maillere polisten önce
bakıyor, gelen istekleri polisten önce görüyorduk. Hatta ‘sanal
masa’ bölümünde bir iki ‘teknik destek isteyen’ insana
da polis yerine biz cevap verip yardımcı olduk. An itibariyle Ankara
polisinin ana sitesi açılmış olsa da mail sistemi, ilçe teşkilatları,
online hizmet bölümleri, kiralama ve plaka tesis bölümleri vb halen
kapalıdır. Eh ‘sadece maillere sızdıysak’ bunlar neden
kapalıdır? O da ayrı bir merak
konusu...
Google chrome’un 1
milyon dolar toplam ödüllü hackerlar arası yarışmasi var. Katılmayı
düşünüyor musunuz?
milyon dolar toplam ödüllü hackerlar arası yarışmasi var. Katılmayı
düşünüyor musunuz?
Kesinlikle bu türden
yarışmalara katılmadığımız gibi ‘para’ konulu hiç bir
eyleme girmeyiz. Tüzüğümüz ve felsefemiz bunu yasaklar. Çünkü bizler
milyon dolarlık sistemlerle uğraşırken o sistemin bir parcası olamayız.
Bu bize göre halka ve misyonumza ihanettir. Başarı için her şey mübah
değildir. Doğruları yaymak icin yanlışlar
kullanılmamalı.
yarışmalara katılmadığımız gibi ‘para’ konulu hiç bir
eyleme girmeyiz. Tüzüğümüz ve felsefemiz bunu yasaklar. Çünkü bizler
milyon dolarlık sistemlerle uğraşırken o sistemin bir parcası olamayız.
Bu bize göre halka ve misyonumza ihanettir. Başarı için her şey mübah
değildir. Doğruları yaymak icin yanlışlar
kullanılmamalı.
Emniyetin korsan
yazılım kullandığını kanıtlayabilir
misiniz?
yazılım kullandığını kanıtlayabilir
misiniz?
Evet, bunu kanıtlayabiliriz. Sisteme
girdiğimizde anlık görüntüler aldık. Öyle ki sistemlerinde korsan
olmayan hiç bir şey yok. Hatta sitelerine bir şey yüklemek için
FTP’ye bağlandıkları program bile korsandı. Madem ‘korsana
karşıar’ o halde emniyet müdürü hakkında soruşturma açılmalı.
ankara.pol.tr sitesini de ‘korsana ev sahipliğinden’
kapatmalıdır. ‘Korsan yazılım kullanılıyor’ diye
yüzbinlerce dolarlık davalar açan ‘yazılım şirketlerinin’
Ankara Emniyeti'ne tavrı ne
olacak?
girdiğimizde anlık görüntüler aldık. Öyle ki sistemlerinde korsan
olmayan hiç bir şey yok. Hatta sitelerine bir şey yüklemek için
FTP’ye bağlandıkları program bile korsandı. Madem ‘korsana
karşıar’ o halde emniyet müdürü hakkında soruşturma açılmalı.
ankara.pol.tr sitesini de ‘korsana ev sahipliğinden’
kapatmalıdır. ‘Korsan yazılım kullanılıyor’ diye
yüzbinlerce dolarlık davalar açan ‘yazılım şirketlerinin’
Ankara Emniyeti'ne tavrı ne
olacak?
Sıradaki hedefiniz
nedir?
nedir?
Sıradaki hedefimiz yine her zamanki gibi
ülkemizi, halkımızı sömürülerden, halkımıza baskı uygulayanlardan,
sindirmeye çalışanlardan seçilecektir. Bundan sonraki faaliyetimiz yine
aynı güzergahta, yani ‘halktan yana, halkla beraber, halk
için’ ilkeleriyle hareket etmek olacak. Fakat önce bu hafta içinde
elimizdeki belgelerin dağıtımını bitirmeliyiz. Şimdiden mail kutumuza
binlerce mail gelmiş ve bu mailler arasında ciddi oranda bilgi paylaşımı
yapanlar var. İsimlerinin saklı kalması koşuluyla bir çok insan devletin
yolsuzlukları, polisin yanlış uygulamaları, çelişkiler, çakışmalar
vb olaylar hakkında bilgiler vermekte, belgeler göndermekte. Bu bilgi ve
belgeleri daha düzgün ve doğru bir toplum yaratılması amacıyla
yayınlamayı, hatta wikileaks benzeri ama daha bağımsız bir sistem
kurarak cesur insanların bilgi havuzunu yaratmayı
düşünüyoruz.
ülkemizi, halkımızı sömürülerden, halkımıza baskı uygulayanlardan,
sindirmeye çalışanlardan seçilecektir. Bundan sonraki faaliyetimiz yine
aynı güzergahta, yani ‘halktan yana, halkla beraber, halk
için’ ilkeleriyle hareket etmek olacak. Fakat önce bu hafta içinde
elimizdeki belgelerin dağıtımını bitirmeliyiz. Şimdiden mail kutumuza
binlerce mail gelmiş ve bu mailler arasında ciddi oranda bilgi paylaşımı
yapanlar var. İsimlerinin saklı kalması koşuluyla bir çok insan devletin
yolsuzlukları, polisin yanlış uygulamaları, çelişkiler, çakışmalar
vb olaylar hakkında bilgiler vermekte, belgeler göndermekte. Bu bilgi ve
belgeleri daha düzgün ve doğru bir toplum yaratılması amacıyla
yayınlamayı, hatta wikileaks benzeri ama daha bağımsız bir sistem
kurarak cesur insanların bilgi havuzunu yaratmayı
düşünüyoruz.
Biliyoruz ki bu suskunluk
ve gidişat ülke olarak hepimizin felaketi olacak. Bu anlamda ne gerekiyorsa
yapacak ve faşizmin gizli yüzünü ortaya sererek halkı aydınlatacağız.
Bunu yaparken bedel ödemekten çekinmeyeceğimizi bir defa daha sizin
vasıtanızla dosta ve düşmana bildirmeyi görev sayarız. Tabi burada
hemen ufak bir ekleme yapalım; bundan sonraki süreçte sitemizi
(www.kizilhack.org) hukuksuzca kapatanlara ve yine hukuksuzca ‘mahkeme
kararı olmadan’ yeni açtığımız site olan Red-Hack.org adresimiz
ile ingilizce sitemiz olan RedHackers.org adresimizi DNS ayarlarıyla
oynayarak ‘hukuksuzca’ kapatan sistem yanlısı, sansürcü
zihniyetlere karşı da savaşacağız. Madem bu ‘yeşil’
sansürcüler bizimle bir savaşa girmek istiyor, bu savaşın sonucunu hep
beraber göreceğiz.
ve gidişat ülke olarak hepimizin felaketi olacak. Bu anlamda ne gerekiyorsa
yapacak ve faşizmin gizli yüzünü ortaya sererek halkı aydınlatacağız.
Bunu yaparken bedel ödemekten çekinmeyeceğimizi bir defa daha sizin
vasıtanızla dosta ve düşmana bildirmeyi görev sayarız. Tabi burada
hemen ufak bir ekleme yapalım; bundan sonraki süreçte sitemizi
(www.kizilhack.org) hukuksuzca kapatanlara ve yine hukuksuzca ‘mahkeme
kararı olmadan’ yeni açtığımız site olan Red-Hack.org adresimiz
ile ingilizce sitemiz olan RedHackers.org adresimizi DNS ayarlarıyla
oynayarak ‘hukuksuzca’ kapatan sistem yanlısı, sansürcü
zihniyetlere karşı da savaşacağız. Madem bu ‘yeşil’
sansürcüler bizimle bir savaşa girmek istiyor, bu savaşın sonucunu hep
beraber göreceğiz.
Yakalanmaktan
korkmuyor musunuz?
korkmuyor musunuz?
Yakalanmaktan değil ama,
insanlığa tam anlamıyla yararlı olamadan yakalanmaktan korkuyoruz.
Yazarın dediği gibi; “Çağımızın insandan insana geçen ve
toplumda yayılan en hızlı hastalığı korkaklıktır. Bilinçlenmek
kendimizdeki hastalığı, bilincimizi pratiğe çevirmekte hastalığın
toplumda yayılmasını dururdurur.” İşte biz de bu bilinçlenme
noktasında çalışmalarımızı yapıyoruzu çünkü cehalet,
ayrıcalıklı sınıfın elinde ustaca kullandıkları bir silahsa eğer biz
de o silahı yok etmek icin ayrıcalığı olmayan ezilenleri bilgi
silahıyla kuşatacağız. Evet yakalanabiliriz, sitemelerimiz kapatabilinir,
hatta hacklenebilir de, çünkü tüm olanaklar “komedya’yı
yönetenlerin” elinde, ama yakalanmamız da ödeyeceğimiz bedellerden
sadece biridir. Yakalansak dahi o andaki cesaretli dik duruşumuzla bu durumu
ezilen halkların lehine çevirmeye çalışacağız. Rahatız, çünkü
‘delil yoksa suç da yoktur.’ Sitemiz kapatilmaya devam ederse,
sitemizi blog hizmeti veren yerlere atacağiz. Böylece onları yasaklatır,
dünyayla
uğraşırlar!
insanlığa tam anlamıyla yararlı olamadan yakalanmaktan korkuyoruz.
Yazarın dediği gibi; “Çağımızın insandan insana geçen ve
toplumda yayılan en hızlı hastalığı korkaklıktır. Bilinçlenmek
kendimizdeki hastalığı, bilincimizi pratiğe çevirmekte hastalığın
toplumda yayılmasını dururdurur.” İşte biz de bu bilinçlenme
noktasında çalışmalarımızı yapıyoruzu çünkü cehalet,
ayrıcalıklı sınıfın elinde ustaca kullandıkları bir silahsa eğer biz
de o silahı yok etmek icin ayrıcalığı olmayan ezilenleri bilgi
silahıyla kuşatacağız. Evet yakalanabiliriz, sitemelerimiz kapatabilinir,
hatta hacklenebilir de, çünkü tüm olanaklar “komedya’yı
yönetenlerin” elinde, ama yakalanmamız da ödeyeceğimiz bedellerden
sadece biridir. Yakalansak dahi o andaki cesaretli dik duruşumuzla bu durumu
ezilen halkların lehine çevirmeye çalışacağız. Rahatız, çünkü
‘delil yoksa suç da yoktur.’ Sitemiz kapatilmaya devam ederse,
sitemizi blog hizmeti veren yerlere atacağiz. Böylece onları yasaklatır,
dünyayla
uğraşırlar!
Kaynak: radikal.com.tr
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder