6 Ekim 2012 Cumartesi

TMMOB DANIŞMA KURULU'NDA CANSEL MALATYALI'YA DESTEK BASIN AÇIKLAMASI YAPILDI

TMMOB DANIŞMA KURULU'NDA
CANSEL MALATYALI'YA DESTEK BASIN AÇIKLAMASI YAPILDI

 

align="CENTER" style="margin-bottom: 0cm"> style="background: #ffffff">TMMOB DANIŞMA KURULUNDA CANSEL MALATYALI'YA
DESTEK BASIN AÇIKLAMASI YAPILDI
style="margin-bottom: 0cm; "> 

size="3">İMO'dan atıldığı işini
geri alabilmek için bugün 6 Ekim 2012 tarihinde direnişinin 229'uncu,
açlık grevinin ise 23'üncü gününü tamamlayan Cansel
Malatyalı'ya destek açlık grevi yapan Halk Cepheli devrimciler 6 Ekim
2012 Cumartesi günü saat 11.00'da açlık grevi basın açıklamasını
yaptıktan sonra 12 kurumun imzacı olduğu ve TMMOB Danışma Kurulunun
yapıldığı yer olan Milli Kütüphane önündeki basın açıklamasına
kitlesel bir şekilde katıldı. Açıklama yapılmadan çok sayıda sivil
polisin ve 2 tane çevik kuvvet aracının gelmesi dikkat çekti. Basın
açıklamasına 96 kişi katılırken açıklama sırasında “CANSEL
MALATYALI YALNIZ DEĞİLDİR”, “CANSEL MALATYALI İŞE GERİ
ALINSIN”, “ZAFER DİRENEN EMEKÇİNİN OLACAK”,
İŞÇİYİZ HAKLIYIZ KAZANACAĞIZ”, “DİRENE DİRENE
KAZANACAĞIZ”, “YAŞASIN AÇLIK GREVİ DİRENİŞİMİZ”,
“YAŞASIN DEVRİMCİ DAYANIŞMA” sloganları atıldı.

 

style="margin-bottom: 0cm"> 

size="3">Basın açıklaması tam
metni:

 

size="3">TMMOB’ne AÇIK ÇAĞRIMIZDIR
!..

 

style="margin-bottom: 0cm; ">Artık yeter !..

Cansel MALATYALI işine
geri alınsın…

İnşaat Mühendisleri
Odasındaki (İMO’daki) işinden “performans” gerekçesiyle
atılan Cansel MALATYALI’nın İMO önündeki direnişi bugün 229.
Günündedir.

size="3">Ve 24 saat dolmadan iki kez üst
üste gözaltına alınmasından sonra başladığı “süresiz açlık
grevinin” de bugün 23. Günü.

style="margin-bottom: 0cm; ">Artık sözün bittiği yere doğru gidiyoruz.

style="background: #ffffff">Cansel MALATYALI’nın çok sade, net ve son
derece haklı, meşru bir talebi var: “Ben işime geri dönmek
istiyorum…” diyor.

style="margin-bottom: 0cm; ">Ancak İMO Yönetimi bugüne kadar bu talebe kulaklarını
tıkadığı gibi Cansel MALATYALI’yı, aile fertlerini ve yanındaki
dostlarını gözaltına aldırarak, çadırını söktürerek, zor ve
şiddet kullanarak bastırmaya çalışmış, devreye giren kurumları da
çeşitli yöntemlerle devre dışı etmeye çalışmış, kurumların
adını zikreden polemik yazıları yayınlayarak süreci tıkamaya,
kilitlemeye doğru götürmüştür.
style="margin-bottom: 0cm; ">İMO yönetimi sürece ilişkin genel olarak Devrimci-Demokrat
kamuoyunu da, Mimar-Mühendis camiasını da yanıltan açıklamalar
yapmakta, gerçeğe aykırı söylentiler yaymaktadır.

style="background: #ffffff">İMO yönetimi çevrelerinden yayılan
söylentilere ve yapılan görüşmelerde dile getirdiklerine bakılırsa;
“İMO Yönetimi Cansel MALATYALI’ya iş bulmuş, ancak Cansel
MALATYALI bu işleri kabul etmemiştir…”

style="background: #ffffff">Gerçek şudur:

style="margin-bottom: 0cm; ">İMO Yönetimine yakın çevreler Çankaya Belediyesi’nin
taşeron şirketine söylemiş, onlar da dışarıdan iş yaptırdıkları
bir taşeron şirkete söylemiş, ancak taşeron şirket bunu kabul
etmemiştir.

size="3">İMO Yönetimi buna;”Cansel
MALATYALI’ya iş bulduk”… demektedir.

style="background: #ffffff">İkinci olarak; İMO’da Genel Kurul
yapılırken Cansel MALATYALI’ya; “TMMOB’ye bağlı bir
Oda’nın Başkanı’nın kendisini çağırdığı”
söylenir. Cansel MALATYALI yanında Sendika başkanı ile birlikte bu Oda
Başkanı’na gider. Cansel MALATYALI ve Sendika Başkanı kapıdan
girer girmez Oda Başkanı bağırarak;”yok öyle direne direne
kazandım lafları kardeşim. Derhal o çadırı söküyorsun, evine gidip
oturuyorsun, 10-15 gün sonra biz oturup durumu
değerlendiririz…” der.

style="margin-bottom: 0cm; ">Cansel MALATYALI;”eğer bu bir iş teklifi ise ben bunu
reddettim” diyor.

3. olarak da biz
Devrimci-Demokratik kurumlar ve İnsan Hakları Örgütleri olarak İMO
yönetimi ile öncelikle görüşerek, sonra da “açık
çağrı”lar yayınlayarak devreye girdikten sonra yine aynı
çevrelerden Cansel MALATYALI’ya; “Yenimahalle Belediyesine gidip
işe başlaması” haberi gönderilir.

style="margin-bottom: 0cm; ">Cansel MALATYALI yanında bir kişi ile adı verilen yetkiliye
gider. Aldığı yanıt şudur:”Bize bir CV’nizi verin biz
değerlendirelim…”
style="margin-bottom: 0cm; ">Cansel Malatyalı yine de işin mahiyetini sorar; bulunacak iş
(eğer CV’ye olumlu yanıt verilirse) Belediye’nin taşeron
şirketine aittir, aylık 950 TL ücretlidir, cumartesi-pazarı
yoktur..” vs.

Cansel Malatyalı
işten atıldığında 1400 TL ücret alıyordu, (arkadaşları şu anda 1600
TL alıyor) cumartesi-pazarı vardı, 30 gün senelik izni vardı vs.

style="background: #ffffff">Sonradan aynı çevreler;”bir yanlış
anlaşılma olmuş, o 950 TL denilen iş de 1100 TL’ye
çıkarılabilir…” diye haber gönderirler.

style="background: #ffffff">Cansel MALATYALI; “bu ne pazarlığıdır,
ayrıca herkese 950 TL veriyorlarsa bana nasıl 1100 TL verebilirler,
verseler de herkesin 950 TL alarak çalıştığı işte ben 1100 Tl alarak o
işçiler arasında nasıl çalışabilirim? Kaldı ki benim atıldığım
işin koşulları ortada. Bu, benim işimin muadili değil…”
der.

size="3">Cansel MALATYALIYA bulunan (!) 3.
Ve son “iş teklifi” de budur.

style="margin-bottom: 0cm; ">Cansel MALATYALI’nın haklı talebini destekleyerek sürece
dahil olan kurumlar Cansel MALTYALI’ya; “bütün negatif
yanlarına rağmen bu son –ve eğer yalan değilse tek gerçek- iş
teklifini değerlendirmesini…” önerirler.

style="background: #ffffff">Ancak İMO Yönetimi’nin acelesi vardır
!... Cansel MALATYALI’ya bu kurumların önerisini
“değerlendirmek” için bile zaman tanımaz. 13 Eylül ’ü
14 Eylül’e bağlayan gece saat 23.00 sularında Cansel MALATYALI
yanındakilerle birlikte gözaltına alınır. Çadırı, oturduğu kanepe,
masa-sandalye vb. eşyaları kaldırılıp atılır. 10 dakika içinde de
İMO Yönetimi kamyonlardan indirttiği çelik panellerle İMO önüne bir
çelik paravan; bir “utanç duvarı” örer. Bir de paravanla bina
arasına “mühendislik harikası” bir “iskele” kurar.
Sözüm ona “tadilat” yapılacaktır –mermer kaplama ve
camdan ibaret olan İMO cephesinde nasıl bir “tadilat”
yapılacaksa- !.. (23 gündür “tadilat” adına hiçbir hareket
de yoktur. Zaten “iskele” de herhangi bir yere sabitlenmemiştir.
Her an birilerinin üzerine yıkılabilir.)

style="margin-bottom: 0cm; ">Cansel MALATYALI 2,5 saat sonra gözaltından çıkıp yerine
döndüğünde çadırından ve eşyalarından eser yoktur. Onun yerine
İMO’nun önüne o gece vakti çelikten bir paravan örülmüştür;
bir “utanç duvarı” !..
style="margin-bottom: 0cm; ">Ertesi gün saat 18.00’de bir basın açıklaması yapmaya
karar verir ve bunu duyurur. Ancak ogün saat 17.30 olmadan Cansel MALATYALI
yanındakilerle birlikte yaka-paça gözaltına alınır; “özel
mülkiyeti işgal” den hakkında şikâyet vardır.

style="background: #ffffff">Cansel MALATYALI 24 saat dolmadan yaşadığı 5
saatlik bu ikinci gözaltıdan sonra “süresiz açlık grevi”
kararını açıklamıştır. Maruz kaldığı ağır şiddet, katı tutum ve
duyarsızlık Ona bu kararı aldırmıştır. Bugün de süresiz açlık
grevinin 23. Günündedir.

İMO Yönetimi
daha önce de “sorunu çözeceğiz” diye Cansel
MALATYALI’yı oyaladıktan sonra direnişin 6. Ayında İMO’nu
yönetim katını işgal edip “işimi geri istiyorum” diye
pankart asan Cansel MALATYALI ve yanındaki 4 kişiyi polise teslim etmiş,
çağırdığı polislerin koçbaşları kullanarak kırdığı kapıları,
cop ve biber gazı kullanarak yarattığı tahribatı da Cansel MALATYALI ve
dostlarına yıkarak kamuoyuna “İMO’ya saldırı” diye
duyurmuştu.

size="3">Ancak bütün bunlar artık geride
kalmalıdır. Kimin ne dediği, kimin ne yaptığı da artık önemini
yitirmiştir.

size="3">Önümüzde çıplak bir gerçek
vardır.

size="3">Bir insan, bir kadın emekçi
bedenini açlığa yatırmıştır.

style="margin-bottom: 0cm; ">Son derece yalın, net, haklı ve meşru bir talebi vardır.
“Ben işime geri dönmek istiyorum…”!..

style="background: #ffffff">Bu kadar basit.

style="margin-bottom: 0cm; ">Gelinen aşamada işten atılmasının gerçek nedeninin
“performans düşüklüğü” olduğunu hiç kimse iddia edemiyor,
İMO Yönetimi dahil !.. İMO’nun sorunu bazı küçük Odalar gibi
“ekonomik” de değildir. Cansel MALATYALI’yı kapının
önüne koyduğundan bu yana da 10 tane “güvenlik elemanı”
istihdam etmiştir.

Artık sözün bittiği
yerdeyiz.

size="3">Bugüne kadar olup bitenler bir
yana bundan sonra olabileceklerin altından kendine
“devrimci-demokrat” diyen hiç kimse, hiçbir çevre kalkamaz.

style="background: #ffffff">TMMOB’ne açık çağrımızdır: Cansel
MALATYALI’nın, bu direngen kadın emekçinin haklı, meşru talebinin
lafı dolandırmadan, araya belediyeler, taşeron şirketler koymadan
dosdoğru kendi işine iade edilmesi doğrultusunda karşılanması için
soruna müdahil olun ve artık bu işi çözün. Çünkü hâlâ kendine
“devrimci-demokrat” diyorsa, hâlâ Teoman ÖZTÜRK’ün
ruhuna-geleneğine sahip çıkıyorsa İMO’nun da, TMMOB’nin de
yapacağı-yapması gereken başka işler vardır.

style="margin-bottom: 0cm; ">Direnen bir emekçinin hakkını teslim etmek kimseyi küçültmez,
tersine yüceltir.

Çok geç
olmadan… Direngen bir kadın emekçinin bedenine daha fazla zarar
gelmeden!...

 

style="background: #ffffff">İHD ANKARA ŞB. ÇHD ANKARA ŞB. ANKARA
DÜŞÜNCEYE ÖZGÜRLÜK GİRİŞİMİ, ÖZGÜR ÜNİVERSİTE, ALINTERİ,
BDSP, DDSB, DP, EDP, ESM 1 NOLU ŞB., YDSB, HALK
CEPHESİ 

alt="" src="http://ivmedergisi.com/files/resim/img_7984_.jpg"
style="max-width: none !important; padding: 1px; color: rgb(33, 33, 33);
font-family: sans-serif, Arial, Verdana, Helvetica; font-size: 13px; width:
500px; height: 375px; " />

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder