DİH: AKP Böyle Öldürüyor! Yakarak, Yaptıklarına Yasal Kılıf Takarak Öldürüyor!
11 Mart akşamı Esenyurt'ta prefabrik konutlarda ya da geçici konutlarda kalması gereken inşaat işçileri naylon çadırlarda kaldığı için yanarak can vermişti.
12 Mart'ta işçilerin yakıldığı yere giden Devrimci İşçi Hareketi öncelikle işçilere ve ailelerine başsağlığı diledi.
Devrimci İşçi Hareketi, Çalışma Bakanı'na soruyor:
Neden işçiler prefabriklerde değil de naylon çadırlarda kalıyorlardı?
Bu inşaat şirketine çalışma iznini kim verdi?
Denetimi kim yaptı?
Marmara Park adlı alış veriş merkezinin inşaatında çalışan ve çadırlarda kalan işçiler mahkum edildikleri yaşamı "15 kişilik çadırlarda 40 kişi kalıyorduk" diye anlatıyorlar.
Yangından hemen sonra polis şantiyenin giriş çıkışını kontrol altına aldı, şantiye şu anda kapatılmış durumda. Çalışan pek çok işçi yükünü alarak şantiyeden ayrıldı.
Kapitalizmin ahlakına bakın ki, bu durumu fırsat bilen Çalışma Bakanı saldırı yasasının çıkmasının ne kadar zorunlu olduğu propagandasını yaktıkları insanlar üzerinden yapmaya kalkıyorlar.
Kapitalizmin ahlakına bakın ki, İşçilerin sigorta kayıtları öldürüldükten sonra başlatılıyor.
İşçiler olarak çaresiz değiliz; güçsüz hiç değiliz.
Örgütsüz kaldığımız, örgütsüz yaşadığımız sürecedir çaresiz ve güçsüzlüğümüz!
Haklarımızın ne olduğunu, haklarımızı nasıl koruyacağımız ve büyüteceğimizi ancak örgütlü mücadeleyle öğrenebiliriz.
Kaza dedikleri katliamların önüne de ancak o zaman geçebiliriz.
KATİL AKP HESAP VERECEK!
İŞÇİYİZ HAKLIYIZ KAZANACAĞIZ
DEVRİMCİ İŞÇİ HAREKETİ
*
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı: "İşverenin görevi sağlıklı çalışma ortamı sağlamak!"
BAKANIN GÖREVİ İŞVERENİ AKLAMAK
Ege Bayram Pehlivan, Çetin Coşkun, Seyfettin Topal, Abdurrahman Demir, Sevdin Özen, İsa Topal, Ahmet Yağal, Barış Kıyak, Hakim Alican, Fatih Acun , Ahmet Keskin,......, ......, ..... .
Bu isimler artık yok! Bu isimlerin uykuları dün akşam kana boyandı. Uyudular ve bir daha uyanmadılar! İstanbul'un Esenyurt ilçesindeki Güzelyurt mahallesinde bir alışveriş merkezinin inşaatındaki şantiye çadırlarında çıkan yangında öldüler. Bir suç zincirinin halkası olarak kışın dondurucu soğuğunda yakılarak ve dumandan zehirlenerek öldürüldüler.
En çok bilinen, en çok yaşanan ama en çok görmezden gelinen ve en sıradan hale getirilen olaydır işyerindeki katliamlar. Tuzla tersanede öldürülenler, kot taşlarken ciğeri bitenler, inşaatlarda can güvenliği olmadan çalışanlar, madende yarım ömür yaşayanlar, Afşin'de hala toprak altında cesedi duranlar, Adana'da baraj sularında ömürleri bitirilenler...
Başımızı nereye çevirsek işçinin eseri: Yürüdüğümüz yol, bulunduğumuz bina, örtündüğümüz giysi, yediğimiz gıda, giydiğimiz çorap, içtiğimiz bardak, geceleri yattığımız yatak, bindiğimiz araba, izlediğimiz televizyon...
En çok üreten ama ürettiğinden en çok mahrum bırakılan, ürettiği kendisine zehir edilen... Kendi kurduğu şantiye çadırında, kendi yaptığı yatakta can verdi 14 işçi.
Katliam sonrası cinayet mahalline gelen savcı ve olay yeri inceleme ekipleri katliama dair ne bulacaklar? En fazla yangının çıkış noktasını...
İşçiler neden hem de kışın ortasında prefabriklerde ya da kalıcı işçi konutlarında değil de çadırda bulunduruluyordu, diye sormayacaklar.
İşçiler neden ısınmak için elektik ocakları kullanıyorlardı. Çadırlarda kullanılan ocakların yangınının insan ömrünü çifter çifter bitirdiği Van'da yaşananlardan da mı anlaşılmıyor, diye not düşmeyecekler.
Bu inşaatın bu şekliyle çalışabilir olduğuna kim karar verdi, buranın denetimi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı müfettişleri tarafından yapılmadı mı, diye sormayacaklar kayıtlarda. Olay yeri inceleme bunları yazmayacak, tutanak altına almayacak!
Çok yakın bir örnektir. Afşin Elbistan'da işçilerin cesedi toprak altındadır ama ne Çalışma Bakanlığı ne de herhangi bir savcı katil Turgay Ciner'in yakasına yapışmamıştır. Tersanede ölenler için kaç kişi soruşturmaya uğramıştır, kaç kişi ceza almıştır? Cevabı yoktur!
Davutpaşa'da öldürülenlerin yakınları yıllardır oyalanmaktadırlar. Ostim katliamı durduğu yerde durmaktadır. Hepsinin gidişatı ve sonuçları adaletsizlikler silsilesidir.
Patronların maliyet fazlalığı diye işyerlerinde almadığı önlemler, çalışmanın sağlıklı ve can güvenliği açısından yapılabilir olması için yerine getirilmesi gereken şeyler Çalışma Bakanlığı'nın denetimi ve onayından geçmektedir. Kim verdi ömür bitiren işyerlerine bu onayları! Patronların arkasını koruyan, sırtını sıvazlayan, davalık aşamaya geldiğindeyse mahkemelerin arka kapısından katillere yol veren kim!
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in "İhmaller tüm yönleriyle araştırılıyor. Olay yerinde inceleme yapacağım. İşverenin görevi sağlıklı çalışma ortamı kurmak" açıklaması bu nedenle boşunadır. "İhmaller"i tüm yönleriyle araştırdığında ortaya çıkacak suç zincirinin başında buna çanak tutan bakanlığını görecektir. İktidarı AKP'yi görecektir.
İnceleme bunları yazmayacak, tutanak altına almayacak!
Çok yakın bir örnektir. Afşin Elbistan'da işçilerin cesedi toprak altındadır ama ne Çalışma Bakanlığı ne de herhangi bir savcı katil Turgay Ciner'in yakasına yapışmamıştır. Tersanede ölenler için kaç kişi soruşturmaya uğramıştır, kaç kişi ceza almıştır? Cevabı yoktur!
Davutpaşa'da öldürülenlerin yakınları yıllardır oyalanmaktadırlar. Ostim katliamı durduğu yerde durmaktadır. Hepsinin gidişatı ve sonuçları adaletsizlikler silsilesidir.
Patronların maliyet fazlalığı diye işyerlerinde almadığı önlemler, çalışmanın sağlıklı ve can güvenliği açısından yapılabilir olması için yerine getirilmesi gereken şeyler Çalışma Bakanlığı'nın denetimi ve onayından geçmektedir. Kim verdi ömür bitiren işyerlerine bu onayları! Patronların arkasını koruyan, sırtını sıvazlayan, davalık aşamaya geldiğindeyse mahkemelerin arka kapısından katillere yol veren kim!
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in "İhmaller tüm yönleriyle araştırılıyor. Olay yerinde inceleme yapacağım. İşverenin görevi sağlıklı çalışma ortamı kurmak" açıklaması bu nedenle boşunadır. "İhmaller"i tüm yönleriyle araştırdığında ortaya çıkacak suç zincirinin başında buna çanak tutan bakanlığını görecektir. İktidarı AKP'yi görecektir.
Kaynak: halkinsesi.tv
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder