Hayvanlar içemez insan
içebilir!
Yatağan'da termik
santraldan çıkan küllerin karıştığı sular analiz edildi. İl Tarım
Müdürlüğü analizinde sular 'tarım ve hayvancılığa zararlı'
çıkarken İl Sağlık Müdürlüğü "İçilebilir nitelikte"
dedi.
src="http://i.radikal.com.tr/480x325/2012/06/29/fft64_mf1018478.Jpeg"
/>
kez atık kül göleti çevresindeki suyun, ‘hayvanlar ve tarıma
zararlı, insana ise zararsız’ çıkmasıyla gündemde. Göletten
çevreye sızan sular Kapubağ köylülerinin isteğiyle analiz edildi.
Tarım İl Müdürlüğü tarafından göletteki suyla ilgili hazırlanan
raporda, ‘Tarım ve hayvancılık açısından uygun değildir’
raporu verilirken, aynı bölgede analiz yapan Muğla Valiliği ise suyu
‘insani tüketim amaçlı sular yönetmeliğine uygun’ buldu.
/>Devreye girdiği günden bu yana hava kirliliğiyle birlikte anılan
Yatağan Termik Santralı bu kez atık kül göleti nedeniyle bölge
sakinlerini korkutuyor. Santralın atık küllerinin Kapubağ
Köyü’nün hemen batısında, kuş uçuşu 500 metre mesafede bulunan
vadide depolanması hava kirliliğinin yanı sıra, su kirliliğine de neden
oldu. Santralda kullanılan atık suyun, ikinci kez tazyikli olarak külün
vadiye yayılması için kullanılması kirliliği kat kat arttırırken, 30
yıldır kullanılan bu yöntem nedeniyle atık su göleti oluştu. Oluşan
gölet 25 bin metrekarelik bir alanı kapsarken, bu alanın istimlak
edilmediği belirtildi. Ayrıca defalarca mahkeme kararıyla kül depolama
alanının ruhsatının iptal edilmesine rağmen halen ÇED raporu
bulunmadığı kaydedildi.
Hayvanlar düşük
yapıyor
Tarım ve hayvancılıkla uğraşan köylüler,
göletten su içen keçi ve sığırların düşük yaptığını öne
sürerken, geçirgen toprak yapısı nedeniyle bu suların köy içme suyuna
da geçmesinden endişeli. Göl sularının giderek taşması nedeniyle
vatandaşların tapulu arazilerinin de zaman zaman su altında kaldığını
belirten köylüler, Tarım İl Müdürlüğü’ne başvurarak suyun
analizinin yapılmasını istedi.
‘Kaynaklara
da geçebilir’
Bunun üzerine yapılan tetkikler sonucu
ziraat mühendisleri Gülcihan Bakan ve Süreyya Can imzalı raporda,
29.03.2012 ve 09.04.2012 tarihleri arasında gölet, kaynak suyu ve şehir
suyundan numuneler alınarak incelemelerde bulunduğu, su ürünleri ve
tarımsal açıdan ayrı ayrı analizinin yapıldığı kaydedildi. Raporda
suyun su ürünleri ve tarıma uygun olmadığı vurgulandı. Raporda
“Söz konusu kül göleti sularının tarım ve hayvancılık
açısından uygun olmadığı, kaynak ve çeşme sularını da etkilemiş
olabileceği kanaatine varılmış olup, içme suyu, çevre ve insan
sağlığı açısından kurumumuz görüş vermeye yetkili değildir”
denildi.
Köyün resmi içme suyu kuyusu içinden alınan numuneler
üzerinden yapılan analizler sonucu da “Tarım ve hayvancılık için
uygun değildir” sonucu çıktı. Bunun üzerine köylüler konuyu
güvenlik güçlerine taşıdı. Santralın işletme müdürü Ali
Değirmencioğlu, karakolda verdiği ifadede olayı kabul etmedi.
/>Köylüler bu kez de Tarım İl Müdürlüğü’nün önerisi üzerine
Muğla İl Halk Sağlığı Müdürlüğü’ne başvurarak içme ve
kullanma suyu analizinin yapılmasını istedi. Halk sağlığı ekipleri
04.06.2012 tarihinde numune alarak inceleme yaptı. Ancak çıkan sonuç
herkesi şaşırttı. Resmi raporda, “Su numunesinin ‘İnsani
Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmelik’in’ EK-2
A’daki kimyasal ve fiziksel parametrelerine uygun olduğunu
bildiririz” yazılıydı. Bu sonuç Kapubağ köylülerinin kafasını
karıştırdı.
Hangisine inanacaklar?
/>Hayvanlara zararlı
Tarım İl
Müdürlüğü’nün su ürünleri açısından verdiği rapor:
“1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu’na bağlı Su Ürünleri
Yönetmeliği’nin 11. Maddesi Ek-5 Alıcı Ortama Ait Kabul Edilebilir
Değerler Listesi’ne göre yüksek çıktığı ve su ürünlerinin
yaşaması yönünden uygun olmadığı...”
Tarım İl
Müdürlüğü’nün tarımsal açıdan verdiği rapor: “Sulama
suyu sınıfı T4 (çok yüksek tuzul su) olup, bu su normal koşullarda
sulamaya elverişli değildir. Yine 09.04.2012’de kül göleti, dutlu
çeşme, çalış çeşmesi ve içme suyu kuyusundan alınan su analiz
sonuçlarına göre sulama suyu sınıfı T3 olup bu sular da drenajı tam
olmayan topraklarda kullanılamaz. Drene şartları oluşturulmuş
topraklarda dahi tuza dayanıklı bitkilerin seçilmesi gerekir... Söz
konusu kül göleti sularının tarım ve hayvancılığa uygun olmadığı,
kaynak ve çeşme sularını da etkilemiş olabileceği kanaatine varılmış
olup, içme suyu, çevre ve insan sağlığı açısından kurumumuz görüş
vermeye yetkili değildir.”
Köyün resmi içme suyu kuyusu
içinden alınan numuneler üzerinden yapılan analizler: “Tarım ve
hayvancılık için uygun değildir.”
İnsan
kullanabilir
Muğla İl Halk Sağlığı
Müdürlüğü’nün analiz sonuçları:
“Su numunesinin
16.06.2012 tarih ve 25730 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan
‘İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmelik’in EK-2
A’daki kimyasal ve fiziksel parametrelerine uygun olduğunu
bildiririz.”
Çalmadık kapı kalmadı
class="IndexLink">MHP Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan, konuyu
Meclis gündemine taşırken, muhtar Ramazan
Yörük’ün öğretmen oğlu Hüseyin Yörük, çalmadığı kapının
kalmadığını anlattı: “Bütün bakanlıklara ve çevre
örgütlerine mektup yazarak yardım istedim. Bazı bakanlıklar ilgilendi
ama sonucu çıkmadı. Çevrecilerin ilgisini ise çekemedim” dedi.
Mahkemeye suç duyurusunda bulunduklarını anlatan Yörük, “Söz
konusu suyu kullanmıyoruz. Raporlar kafamızı karıştırdı. Ama
kullandığımız dağdan gelen kaynak suyu da yaz mevsiminde
azalıyor” dedi. Gölün her gün 6 bin metreküp su eklenerek
büyümesine rağmen, çevresine hiçbir uyarı levhası ve önlem için tel
çekilmediğini belirten Yörük, bir başka iddiayı daha gündeme getirdi.
Yörük, “İl Sağlık Müdürlüğü’ne başvurumuz sırasında
eski dosyalar da çıktı. Daha önce yapılmış çalışmalara ilişkin
raporlar o dosyada dikkatimi çekti. Bir bilim adamı inceleme yapmış ve
suda uranyum, toryum ve radyum bulunduğunu tespit etmiş. Belgeyi istedik
ama vermediler. Sadece o belgenin fotoğrafını alabildim”
dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder