Üç öğrenciye müebbet
hapis istendi
Fakültesi'nde yedi ay önce meydana gelen, can kaybına yol açmayan ve
rektörlüğe göre "basınç kaynaklı" olan patlama nedeniyle
üç öğrenci hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis istendi
/>
Üniversitedeki patlama nedeniyle üç öğrenci hakkında
ağırlaştırılmış müebbet istendi. İstanbul Üniversitesi (İÜ) Hukuk
Fakültesi'nde 8 Mayıs 2012'de kadınlar tuvaletinde meydana gelen
ve Rektörlük tarafından yapılan açıklamada "basınç
kaynaklı" olduğu belirtilen patlama nedeniyle tutuklanan öğrenciler
hakkında ağırlaştırılmış müebbet cezası istendi.
Toplam
13 öğrenci hakkında hazırlanan iddianamede, YÖK protestosu, Roboski,
Newroz, Şerzan Kurt'u anma için basın açıklamaları, dijital
formattaki müzik parçaları, özgür Gündem ve Azadiya Welat gazetelerinin
satışı suç delili olarak gösterildi.
Savcının gazeteler
için "yasaklı olan Özgür Gündem ve Azadiya Welat isimli gazete ve
dergiler" ifadesini kullanması dikkat çekti. Telefona gelen bir
mesajda geçen Mem û Zin, Uğur Kaymaz, Seyit Rıza ve Ape Musa için,
"PKK/KCK terör örgütünün silahlı mensupları" ifadesini
kullanan savcı, Roboski Katliamı'yla ilgili olarak da, "29 Aralık
2011 tarihinde Şırnak'ta ölü olarak ele geçirilen 35 kişi"
ifadesini kullandı.
Patlamadan bir ay sonra yapılan operasyonda
yedi öğrenci tutuklanmıştı
Can kaybının yaşanmadığı
patlamanın ardından Mücahit Özdemir, Raziye Ay ve Emel Çetin adlı
öğrenciler gözaltına alınmış, Mücahit Özdemir savcılık tarafından
serbest bırakılırken, tutuklanma talebiyle mahkemeye sevkedilen Siyaset
Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü öğrencisi Emel Çetin ile
Çalışma Ekonomisi Bölümü öğrencisi Raziye Ay tutuklanarak cezaevine
gönderilmişti.
Patlamadan bir ay sonra İÜ öğrencilerine
yönelik operasyonda gözaltına alınan 10 öğrenciden, Oktay Gürdeğir,
Şahin Kaya, Ferhat Kavak, Gürkan İstekli, Zeki Yılmazsoy, Uğur Tekdal ve
Muammer Cesur adlı öğrenciler tutuklanmıştı.
13 öğrenci
tek iddianameyle yargılanacak
İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı
Ekrem Beyaztaş, dokuzu tutuklu 13 öğrenci hakkında 61 sayfalık tek bir
iddianame hazırladı. 13 öğrencinin aynı iddianameye dahil edilmesi
konusunda, birlikte basın açıklamalarına katılmaları, birbirleriyle
telefon görüşmeleri yapmaları ve Barış ve Demokrasi Partisi'nin
(BDP) gençlik örgütlenmesi olan Demokratik Yurtsever Gençlik (DYG) grubu
içinde yer almaları gibi gerekçeler gösterildi.
İstanbul 23.
Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, sorgu
tutanakları, gizli tanık ifadeleri, teknik ve fiziki takip tutanakları,
kamera görüntüleri ve telefon tapeleri delil olarak yer aldı.
/>"Birinci Olay"la ilgili "deliller"
Savcı
iddianameyi "Birinci Olay" ve "İkinci Olay" diye iki
bölüme ayırırken, "Birinci Olay"da, "DYG'li
oldukları" iddia edilen 10 öğrenciyle ilgili teknik takip
tutanaklarına, basın açıklaması içeriklerine (YÖK protestosu, Roboski
Katliamı, Newroz, Muğla'da polis kurşunuyla öldürülen Şerzan
Kurt'u anma, tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması) ve telefon
tapelerine yer verildi.
Savcının, Roboski Katliamı'yla
ilgili basın açıklamasından söz ederken, "29 Aralık 2011 tarihinde
Şırnak'ta ölü olarak ele geçirilen 35 kişi" ifadesini,
öğrencilerin ev ve üst aramalarında bulunan dijital formattaki Kürtçe
şarkılar için de, "Öcalan ve örgütün kırsal alanda faaliyet
yürüten silahlı mensuplarını övücü içerikteki şarkı sözlerinden
oluşan mp3 ses dosyaları" ifadesini kullandığı bildirildi.
/>Öğrencilerin tutuklu öğrenci arkadaşlarına gönderdikleri ve
aldıkları mektuplar da iddianamede delil olarak yer aldı.
/>Mem û Zin, Uğur Kaymaz, Seyit Rıza, Ape Musa, "PKK/KCK terör
örgütünün silahlı mensupları"
Öğrencilerden Savaş
Bütkül'ün telefonuna gelen, "Dağlı bir öykü, Sınır
boylarında bir gece dürbünüyüm. Beni Cizre'de vurun Mem û Zin'e
selam götüreyim. Beni Kızıltepe'de vurun 12 yaşında 13 kurşun
yiyen Uğur olayım... Beni Dersim'de vurun Munzur'da yıkayın Seyit
Rıza'ya selam durayım. Beni Amed'de vurun Ape Musa olup Kürtçe
ıslık çalayım. Beni Dicle'de vurun ilimin gözlerindeki nefretten
doğayım... Ya da sağ bırakın kendi ülkemde özgür yaşayıp kendi
dilimde sevdiklerime şevbaş diyeyim" şeklindeki mesajı
değerlendiren savcı, "PKK/KCK terör örgütünün silahlı
mensuplarını övücü mahiyette mesajın bulunduğu tespit
edilmiştir" ifadelerine yer verdi.
"Yasaklı olan
Özgür Gündem ve Azadiya Welat isimli gazete ve dergiler..."
/>"İkinci Olay" bölümünde ise tutuklu öğrenciler Emel Çetin
ve Raziye Ay hakkındaki iddialara yer verildi. Emel Çetin hakkında
"Örgüt üyeliği"ne delil olarak, ev aramasında bulunan Özgür
Gündem ve Azadiya Welat gazeteleri gösterildi. Savcı, bununla ilgili
olarak, "Örgüt güdümünde yayın yapan ve yasaklı olan Özgür
Gündem ve Azadiya Welat isimli gazete ve dergileri temin ederek bu
yayınları eğitim gördüğü üniversitesinde örgütün öğrenci
yapılanması içerisinde sattığı ve gelirlerini PKK örgütüne
aktardığı" ifadesini kullandı.
Üç öğrenciye
müebbet hapis istemi
"Birinci Olay" bölümünde yer alan
10 öğrenci hakkında "Örgüt üyeliği", "Örgüt amacıyla
kasten adam yaralama", "örgüt propagandası"
suçlamalarıyla 15 yıl ilâ 29 yıl arasında hapis cezaları istenirken,
"İkinci Olay" bölümünde yer alan Emel Çetin, Raziye Ay ve
Uğur Tekdal için, "Devletin birliği ve ülke bütünlüğü
bozmak", "mala zarar vermek", "el yapımı bomba imal
etmek", "birden fazla kişiyi öldürmeye teşebbüs etmek",
"genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması" iddialarıyla
ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.
Savcı,
ayrıca Çetin için 69 yıl, Tekdal için 57 yıl ve Ay için 65 yıl hapis
cezası istedi.
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nde
görülecek davanın ilk duruşması 27 Aralık'ta Çağlayan'daki
İstanbul Adliyesi'nde yapılacak.
Kaynak:
imc-tv.com
*Sendika.org habe sitesinden alınmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder