"Öldürülüp Bir
Mezartaşı Olmayan 10 Bin İnsan Var"
ÇHD'den Kozağaçlı, çeşitli yollarla
öldürüldükten sonra ailelerine teslim edilmemiş olan
yaklaşık on bin kişi olduğunu söyledi. Kozağaçlı
hazırladıkları toplu mezar protokolünü bianet'e anlattı.
/>
"Burada yatan insanların da ailelerinin de bir mezar taşına
ihtiyacı var. Ayrıca toplumun da bu sorunla yüzleşmesi ve yasal
olarak hesap sorulması gerekiyor."
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı
Avukat Selçuk Kozağaçlı, bianet'e, toplu mezarlarla
ilgili hazırlamakta oldukları protokolü anlattı.
Protokol; ÇHD, Adli Tıp Uzmanları Derneği (ATUD), Türk
Tabipleri Birliği (TTB), İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türkiye
İnsan Hakları Vakfı'nın (TİHV) ortak çalışmasıyla
hazırlanıyor.
Kozağaçlı, protokolle ilgili şu bilgileri verdi:
* Protokolü hazırlarken araştırma ve incelemelerimiz yanı sıra
toplu mezar açılışlarına da katılacağız. Başvurularda
bulunmaya devam edeceğiz. Bu yaz tamamlamış olacağımızı
düşünüyorum.
* Arkeologlar, hukukçular, adli tıp uzmanları gibi mesleklerden
uzmanlar bir araya gelerek, insan kalıntısı bulunduğu tahmin edilen
coğrafi alanların kazılmasıyla ilgili kuralları belirleyeceğiz.
* Gözaltında kayıplar, faili meçhuller ve toplu katletmeler
yoluyla bu mezarlar oluşturuldu. Bu yollarla
öldürüldükten sonra ailelerine verilmeyen, mezar taşına
sahip olmayan yaklaşık on bin kişi olduğunu tahmin ediyoruz.
* Burada yatan insanların da ailelerinin de bir mezar taşına ihtiyacı
var. Ayrıca toplumun da bu sorunla yüzleşmesi ve yasal olarak hesap
sorulması gerekiyor.
* Birleşmiş Milletler (BM) başta olmak üzere otopsi ve diğer
konularda uluslararası mutabakatlar mevcut. Bu ilkeler Bosna'da da
geliştirildi. Ancak, uluslararası ilkeleri gözeten ama aynı zamanda
Türkiye standartlarına uygun kurallara ihtiyaç var.
* Sorunun, sadece sivil inisiyatifle çözülmesi
mümkün değil. Çalışma tamamlandığında Adalet
Bakanlığı ve Adli Tıp Kurumu başta olmak üzere ilgili kamu kurum ve
kuruluşlarıyla paylaşacağız.
Eşinin kemiklerini arayan kadına gözaltı
İlk toplu mezarın bulunduğu Siirt'teki Newala Qesaba'ya (Kasaplar
Deresi) Pazartesi günü (28 Mart) yapılan yürüyüşe
on binlerce kişi katılmıştı.
Yürüyüşün ardından, Barış Grubu Üyesi
Aygül Bidav, 1987'de öldürülen eşinin de burada
bulunduğunu söyleyerek savcılığa başvurunca tutuklandı.
Bidav, 1987'de Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakkında
açılan bir dava nedeniyle tutuklandı. Bidav, 29 Ekim 1999'da
Avrupa'dan gelen sekiz kişilik Barış Grubu'yla Türkiye'ye
gelmişti.
Her gün yeni bir toplu mezar çıkıyor
Siirt'in Eruh ilçesine bağlı Dalkurur köyünde, 13
kişilik bir toplu mezar bulundu. mezardaki cenazelerin, 1997'de
çıkan çatışmada öldürülen PKK'lilere ait
olduğu ifade edildi.
Mezar, olaya şahit olan ve ismini vermek istemeyen bir
köylünün Siirt İHD Şubesi'ne başvurmasıyla
açığa çıktı. Görgü tanığı, cenazelerin
toprağa gömülmeden gelişigüzel kayalıklara
bırakıldığını söyledi.
Diyarbakır'ın Bismil ilçesinde 1993 ve 1994'te yaşanan iki
ayrı çatışmada öldürülen yedi PKK'linin de
Bismil Sanayi Mezarlığı'na gömüldüğü
açıklandı. Görgü tanıklarının ifadesine göre,
cenazeler ailelerine haber verilmeden ve otopsi yapılmadan topluca
gömüldü.
Kaynak: Bianet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder