Burada Yaşayan
Var
16 Nisan Cumartesi günü "Burada Yaşayan Var" ve
"Yaşam alanlarımıza yaşanılır-hakça
çözümler arıyoruz" çağrısıyla, Sarıyer
Mahalle Dernekleri Platformu tarafından Akatlar Mustafa Kemal
Kültür merkezi'nde “yıllardır sürüncemede
bırakılan, her seçim döneminde suistimal edilen ve
çözülmeyen mahallelerinin, evlerinin hukuki güvenceye
kavuşturulması” için konuşmak ve çözüm
önerilerini kamuoyu ile paylaşmak amacıyla bir toplantı
düzenlendi. Yaklaşık 450 kişinin katıldığı toplantıda, mahalle
derneklerinin temsilcilerinin yanısıra, mahalle sakinleri, akademisyenler,
çeşitli siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarından temsilciler de
yer aldılar.
Toplantı 20 dakikalık sinevizyon gösterimi ile başladı.
Mahallerinin kısa tarihçelerini anlatan sunuşların ardından,
sırasıyla Pınar Mahallesi Güzelleştirme Derneği, Kazım
Karabekir Derneği, Derbent Mahallesi Derneği, Maden Mahallesi
Derneği, Reşitpaşa Mahallesi Koruma ve Dayanışma Derneği, Fatih
Sultan Mehmet Mahallesi Derneği , Rumeli Hisarı Mahallesi
Güzelleştime Sosyal Yardımlaşma Dayanışma Kültür Derneği
ve Kocataş Mahallesi Derneği temsilcileri ve Avukat Erbay Yucak söz
aldı.
"Sarıyer'in çözümsüz bırakılmış
güvencesiz halkı merhaba" diye söze başlayan Pınar
Mahallesi Güzelleştirme Derneği'nden Cemal Ejder “Kentsel
dönüşüm ve yıkımların yeni dönem sürgün
politikalarının bir parçası olduğunu, sadece konutlarının değil
aynı zamanda komşuluk ilişkilerinin, dayanışmalarının ve
kültürlerinin yıkım tehdidi ile karşı karşıya kaldığını
belirtti. Barınma hakkı çevresinde yerinde ıslah istediklerinin
altını çizdi. Kazım Karabekir Derneği temsilcisi olarak
Ülkü Dülger ise işgalci olarak nitelendirilemeyeceklerini ve
defalarca bedel ödediklerini ifade etti. Derbent Mahallesi Derneği
adına konuşma yapan Rıza Coşkun, devletin polis gücünün
birkaç yılda bir mahalleye sabaha karşı operasyonlar
düzenleyerek abluka altına aldığını ve gaza boğduğunu
böylece halkı yıldırmaya çalıştığını, ama derbent
halkının bu saldırılara direnerek cevap verdiğini belirtti. Derbent
giderse, Sarıyer'deki tüm mahallelerin de gideceğini belirterek
birlikte mücadele etmenin önemini vurguladı.
Maden Mahallesi Derneği'nden “Tahir Sert” in
ardından söz alan Reşitpaşa Mahallesi Koruma ve Dayanışma Derneği
başkanı Veladdin Kılıç bugün gelinen noktanın tarihsel
gelişimine işaret etti. Mahallelerin kuruluş sürecinde ucuz,
örgütsüz ve güvencesiz iş gücü olarak
insanların bu bölgelere yerleşmelerine göz yumulduğunu, bunun
karşılıklı bir sessiz anlaşmaya benzediğini ve bu anlaşmayı rantın
bozduğunu belirtti. Yıkımıların sadace fiziki yıkımla sınırlı
kalmayacağı, sosyal yaşantılarının, komşuluk ilişkilerinin,
aidiyet duyguların geçmişin, anıların ve geleceğe yönelik
umutların da yıkımı anlamına geldiği ifade etti. Veladdin
Kılıç hukuki güvencesini, bütün evlerin ve
üzerinde yaşadıkları toprakların hiçbir ecrimisil bedeli
olmadan halka devredilmesinin sosyal devlet anlayışında hakça
ve halkça tek çözüm olduğunu dile getirdi.
src="http://www.ivmedergisi.com/files/resim/burada_yasayan_var2.jpg"
style="width: 839px; height: 561px;" />
Fatih Sultan Mehmet Mahallesi Derneği başkanı Fazlı Ceylan ise
hukuki güvencenin önemini vurguladı ve kalıcı
çözüm isteklerini yineledi. Rumeli Hisarı Mahallesi
Güzelleştime Sosyal Yardımlaşma Dayanışma Kültür
Derneği'nden Hikmet Kaya, Kocataş Mahallesi Derneği'nden Ahmet
Günaydın'ın ve Baltalimani adına Şükrü Aydın
konuşmalarının ardından aşağıdaki çözüm
önerileri ve talepler katılımcılar ile paylaşıldı:
" - Yıllardır yaşadığımız yerleşimlerde bizlere karşı
'İŞGALCİ' nitelemesi kullanılmaktan vazgeçilmelidir.
- İşgalci olduğumuz hissini yaratmak ve tespit edilen bedellerle maddi
olarak zor duruma düşürüldüğümüz ECRİMİSİL
kararlarından vazgeçilmedilir
- Mahallelerimize dönük düşünülen-geliştirilen
her proje konusunda, uygulamaya geçilmeden mahalle sakinleriyle
paylaşılmalı; görüşleri ve onayları alınmalıdır.
-Yıllardır tapu vaadiyle suistimal edilen 'yerleşimlerimizin
güvenceye kavuşturulması' talebimiz; bizleri müşteri mahalle
topraklarını da rant alanı olarak gören uygulamalarla
karşılanmaya çalışlılmaktan vazgeçilmelidir.
- Mahallelerin yerleşik alanlarının mülkiyetleri, her
türlü rant sürecine mani olarak önlemlerin alınması
kaydıyla, mevcut yerleşimcilere toplu olarak devredilmelidir.
- Kentsel hizmetlerden eşdeğer yararlanmamız sağlanmalıdır. "
Konuşma aralarında "Derbent Bizimdir Bizim Kalacak",
"Barınma Hakkımız Engellenemez", "İşgalci Değil Derbent
Halkıyız" "Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber ya
Hiç Birimiz" "Sarıyer Bizimdir Bizim Kalacak"
sloganları atıldı.
Toplantıya katılan halkın taleplerinde ve direnişte kararlılığı
dikkat çekerken katılımcılar arasında düzen partilerinden
temsilcilerin ve özellikle AKP nin bazı temsilcilerinin katılması
dikkat çekiciydi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder