21 Nisan 2011 Perşembe

TTB: Böyle GöREV görülmedi!

TTB: Böyle GöREV
görülmedi!

Sağlık çalışanlarının 19-20 Nisan'da
gerçekleştirdikleri GöREV etkinliği, tüm Türkiye
çapında yüksek bir başarıyla gerçekleştirildi.
Sağlık Bakanı'nın yaptığı örtülü kışkırtmalara,
il sağlık müdürlerinin, başhekimlerin sağlık
çalışanlarına uyguladıkları baskı ve tehditlere karşın,
GöREV'e katılım son derece yüksek oldu ve kayda değer
hiçbir olumsuzluk yaşanmadı.

Bugün de (20 Nisan), dün olduğu (19 Nisan) gibi sabah
saatlerinden itibaren çalıştıkları hastanelerin önünde
toplanan hekimler ve sağlık çalışanları yine hastaları
bilgilendirerek, bildiriler dağıtarak ve basın açıklaması yaparak
GöREV etkinliğinin gerekçelerini ve taleplerini
açıkladılar.

Ankara'da, 19-20 Nisan GöREV etkinliğinin değerlendirmesini
yapmak ve bundan sonra yapılacakları açıklamak üzere,
Türk Tabipleri Birliği, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri
Sendikası, Türk Dişhekimleri Birliği, Türk Medikal
Radyoteknoloji Derneği ve Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği'nin
katılımıyla, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi
bahçesinde, geniş bir hekim ve sağlık çalışanının
katıldığı etkinlikler sürerken bir basın açıklaması
gerçekleştirildi. 

TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Eriş Bilaloğlu konuşmasına, "Size
güvenerek buraya geldik, siz de bize güvenin" diyerek
başladı. "Bunu TTB'nin, bir meslek örgütünün
başkanı olarak değil, 25 yıllık bir hekim olarak, içten ve
ihtiyacımız olduğuna inanarak söylüyorum" diyen Bilaloğlu,
"Önümüzde tek bir engel yok. Bunu kafanıza ve
yüreğinize işleyin" diye konuştu.

GöREV etkinliğinin genel olarak Türkiye çapında son
derece başarılı geçtiğini belirten Bilaloğlu, endişelerinin
büyük ölçüde aşıldığını kaydetti.
Bilaloğlu, özel hastanelerde fiilen katılım olmadığını belirten
Bilaloğlu, "Bundan sonraki süreçte özel hastanelerden
de katılım olacak. Bunu sağlayacak ortamı hep birlikte kuracağız"
dedi.

Görev etkinliğinin ilk gününde, Ankara Dışkapı Hastanesi
Başhekimi'nin hekimlere ve sağlık çalışanlarına
yönelttiği baskıyı ve Dışkapı'da yaşananları hatırlatan
Bilaloğlu, şöyle konuştu:

"Dışkapı hepimizin gündemidir. Ama TTB'nin özel olarak
gündemidir. Biz herkese saygı duyarız. Başhekimlere de saygı
duyarız. Onların görevi idareciliktir. Ama şaşırıp da
başkomiserliğe soyunurlarsa onların adı hekim olmaz, başhekim olmaz. Biz
güvenlik görevlilerinin de haklarını savunurken, onları bize
karşı kışkırttıklarının farkındayız. Bizim işimiz onlarla değil.
Biz, bu işin başındakiler, satıcılar kimlerse onlarla uğraşacağız.
Bunlar tehdit değildir. Bunlar bize yönelik tehdit oluşturanlara
kararlı olduğumuzu söyleyen mütevazı cümlelerdir."

Bilaloğlu, Türkiye'de yaşayan tüm hekimlerin, her alanda,
her kurumda görev yapan hekimlerin sorunlarını ve taleplerini
bildiklerini, tüm bu talepleri ortaklaştırarak savunmaya devam
edeceklerini belirterek, "Yeter ki birlikte olalım"
çağrısında bulundu.

Ortak basın açıklamasını SES Başkanı Bedriye Yorgun'un
okuduğu basın toplantısında TMRT-Der Başkanı Nezaket Özgür
sağlık çalışanlarının taleplerini sıraladı. Türk
Dişhekimleri Birliği MYK üyesi Süha Alpay, kötü
sağlık politikalarının diş hekimliği alanını da olumsuz etkilediğini
vurgulayarak yürütülen bu mücadelenin tüm toplumun
sağlığı mücadelesi olduğunu vurguladı. SHUD Başkanı Murat
Altuğgil de, tüm sağlık çalışanlarının yan yana, omuz
omuza olduğunu göstermek istediklerini vurguladı.

href="http://www.ttb.org.tr/images/stories/slider/2010/ankara_20_nisan/index.html">Fotoğraflar
için...

20.04.2011

 BASIN
AÇIKLAMASI

19-20 NİSAN DEĞERLENDİRMESİ

Türkiye gündeminin demokratikleşmeye en çok gereksinimi
olduğu bir dönemde; ülkemizin demokratikleşmesine ve hak arama
çabalarına çok önemli bir katkı sunduğunu
düşündüğümüz 19-20 Nisan GöREV etkinliğimizi
değerlendirmek için sizlerle birlikteyiz.

Türkiye gündemi ne kadar yoğun ve ağır sorunlarla meşgul
olursa olsun, sağlık sisteminin ve çalışanlarının sorunları da
bir o kadar önemlidir ve yetkililerce de belirtildiği gibi
“ertelenemez”dir.

1. 13 Mart'ta duyurduk, 6 Nisan'da tarih belirleyerek çağrı
yaptık ve dün 19 Nisan'da tüm Türkiye'de
sağlıkçılara yönelik yaptığımız bu çağrıya
tartışmasız bir şekilde gönülden katılım oldu. Fiilen ise
Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Mersin, Hatay, Diyarbakır, Batman, Mardin,
Antalya, Denizli, Aydın, Manisa, Kocaeli, Edirne, Eskişehir, Bursa gibi
illerde çok büyük ölçüde, bunun
dışındaki her yerde ise kısmi katılımlar gerçekleşti. Bu
kapsamdaki ayrıntılı değerlendirme raporlarını hazırlayarak sizlerle
ve yetkililerle de en kısa zamanda paylaşacağız.

2. Şu an itibariyle ulaşan veriler bütün baskılara karşın
görevin tartışmasız olarak tatmin edici bir başarıyla yerine
getirildiği şeklindedir.

3. Bu durumu Türkiye'nin gündemine rağmen medya da
görmüş ve yine Türkiye’nin gündeminin elverdiği
ölçüde göstermiştir.

4. Açıklamalarından anlaşıldığı kadarıyla Sağlık Bakanı
görmemiş, görmek istememiştir.

5. İki günlük eylemde şu saat itibariyle Sayın Bakan’ın
üstü örtülü yaptığı kışkırtmalara rağmen
kayda değer hiçbir olumsuzluk yaşanmamıştır. Bu durum
halkımızın ve sağlık çalışanlarının sağduyusu ve
hoşgörüsü ile gerçekleştirmiştir. Hepsine
teşekkür ediyoruz.

6. Bu iki günün bundan sonrasına yönelik olarak çok
önemli bir deneyim olduğu ve böyle değerlendirilmesi gerektiği
açıktır. Çünkü ilgimiz herhangi bir eylem değil
sonuca yöneliktir.

7. 6 Nisan'da duyurumuzu halka yönelik olarak iki gün diye
yapmıştık. 13 Mart mitingi öncesi "sözlerimi geri alamam,
sözümüz söz bizim" demiş ve halka da 19-20 Nisan
iki gün olarak duyurmuştuk. Bugün itibariyle memnuniyetle
görüyoruz ki her anlamda bunu devam ettirebilecek bir
düzeydeyiz.

8. Hedefimiz sonuç almak olduğuna göre
önümüzdeki GöREV de budur; yani bugün itibariyle
devam etmek.

9. Yukarıda da söyledik. Ne söylersek onu yapacağız ve
halkımıza da verdiğimiz sözü tutacağız. Nisan’ın
19-20'si demiştik, bugün eylemimizi sonlandırıyoruz.

10. Ancak herhangi bir idari soruşturma ve disiplin işlemi; kararımızı
hızla gözden geçirmemiz ve gereğini yapmamız nedeniyle
açık uçludur.

11. Hızla her il, her birim yeniden ve uzun süreli greve hazırlık
için bu iki güne yönelik değerlendirmelerini yapıp
eksiklerini saptayıp önerilerini somutlayarak raporlaştırıp bizlere
iletmelidir. Biliyoruz ki özel hastanelerde çalışan
arkadaşlarımız yürekten destekledikleri halde iş güvencelerine
ilişkin kaygıları nedeniyle GöREV etkinliğine katılamadılar. Bu
durumun kendisi bile; taleplerimizin ne kadar gerçekçi
olduğunu ve hayata karşılık geldiği göstermektedir.

12.  Bu işin çağrıcısı olan örgütler olarak bizi
destekleyen/doğrudan yer alan bütün sendika, meslek
örgütü, hasta hakları derneği, dernekleri vb
dostlarımızı eleştiri görüş ve önerilerini alarak yeni
GöREVin başlangıç tarihi, biçim ve
süresi/süresizliği konularında karar vererek duyuracağız.

13. Son olarak, kuşkusuz halen hekimi, hemşiresi, bütün
sağlıkçılarıyla ayakta olunan bir durumu henüz göremeyip
sağlık hizmetleri konusunda sorumluluk göstermeyen Sayın
Bakana’dır.

-Sağlıklı ve güvenli çalışma ortamları istiyoruz: İşyeri
sağlık birimi kurun diyoruz. Bu bir yönetmelik işidir. Bunu bile
yapamayacak/yapmayacak kadar yetkisiz olamazsınız.

-Sağlık çalışanlarına şiddet uygulanmasına yönelik ceza
yaptırımlarının düzenlenmesini talep ediyoruz. Defalarca
emekçilerin haklarını gasp eden maddelerle dolu Torba Yasa’lar
çıkarttınız, sağlık çalışanlarına şiddeti engelleyecek
bir yasa maddesi çıkartamadınız.

- Taşeron işçileri 4B-4C işçileri kadrolu
çalıştırmaya geçiremeyecek kadar vicdansız mısınız? Kamu
sağlık kurumlarında sözleşmeli, döner sermayeden
sözleşmeli, vekil, taşeron işçisi adı altında her tür
güvencesiz çalıştırmaya, esnek-kuralsız, fazla
çalıştırma ve angaryaya son verilmelidir. Bütün sağlık
çalışanları devlet memuru kadrosuna geçirilmelidir.

-Performans uygulaması yerine güvenceli gelire neden karşısınız?
Bizler hak etmediğimiz bir zenginliği değil, emekliliğe yansıyan temel
ücretimizin iyileştirilmesini istiyoruz. Sadece
bugünümüzün değil geleceğimizin de güvenceli
olmasının hakkımız olduğunu biliyoruz.

-Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde yer alan ve
yurttaşların sağlık hakkını engellemenin yanı sıra hekimlerin mesleki
ve klinik bağımsızlığını yok eden bütün kısıtlamalar
kaldırılmalıdır.

-Sağlığı ticarileştiren, sağlık hizmetlerini metalaştıran
eşit-ücretsiz-nitelikli sağlık hizmetine erişime engel olan;
katkı-katılım payları ve ilave ücretler kaldırılmalıdır.

-Hiçbir hastamızın zarar görmediği, haklı taleplerimizi
sağduyulu, kararlı, ağır başlı bir biçimde
görünür kıldığımız GöREV etkinliğimiz nedeniyle tek
bir sağlık çalışanına yönelik uygulanacak baskı, tehdit,
soruşturma hepimize uygulanmış kabul edilecektir.

Sağlık Bakanı’ndan bu taleplerimize yönelik yapıcı bir
yaklaşım bekliyoruz.

TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ (TTB)

SAĞLIK VE SOSYAL HİZMET EMEKÇİLERİ SENDİKASI (SES)

TÜRK DİŞHEKİMLERİ BİRLİĞİ (TDB)

TÜRK MEDİKAL RADYOTEKNOLOJİ DERNEĞİ (TMRT-DER)

DEVRİMCİ SAĞLIK İŞ SENDİKASI (DEV SAĞLIK İŞ)

TÜM RADYOLOJİ TEKNİSYENLERİ VE TEKNİKERLERİ DERNEĞİ (TÜM
RAD-DER)

SAĞLIK HİZMETLERİ SINIFI ÇALIŞANLARI DERNEĞİ

SAĞLIK VE SOSYAL HİZMET ÇALIŞANLARININ SÖZÜ
(SÖZ-SEN)

SOSYAL HİZMET UZMANLARI DERNEĞİ (SHUD)

TIBBİ LABORATUAR TEKNİSYENLERİ VE TEKNİKERLERİ DERNEĞİ

Kaynak: ttb.org.tr

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder