<h1><a href=http://www.ivmedergisi.com/node/7130>MO: MESLEK ODALARININ
"ÖZERK VE KAMUSAL" KİMLİĞİNİ YOK SAYAN 644 SAYILI KHK İPTAL
EDİLMELİDİR!</a></h1><p class="spot">Mimarlar Odası, 644 sayılı Kanun
Hükmünde Kararname (KHK) ile kurulan Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı’na verilen yetkiler üzerine 25 Temmuz 2011 tarihinde
bir basın açıklaması yaptı.</p>
<table cellpadding="10" width="100%">
<tbody>
<tr>
<td>
<p align="center"> </p>
<p align="center"><b>MESLEK ODALARININ </b><br />
<b>"ÖZERK VE KAMUSAL" KİMLİĞİNİ YOK SAYAN </b><br />
<b>644 SAYILI KHK İPTAL EDİLMELİDİR!</b></p>
<p align="left">Son yıllarda, "kamu ve toplum yararına"
çalışmalarını sürdüren meslek Odalarına karşı iktidar
ve kimi çevreler, "işlevsizleştirme, etkisizleştirme, sindirme
ve tasfiye" çabalarını sistematik biçimde
sürdürmektedirler. Son olarak 4 Temmuz 2011 tarihinde
çıkarılan 644 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile
kurulan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı‘na verilen yetkiler,
Odaların "özerk ve kamusal kimliğini" yok sayan
düzenlemeler, aynı sürecin devamı olarak gündeme
getirilmektedir...</p>
<p>Geçmişte de Meslek Odalarına yönelik olarak kimi
çevreler tarafından müdahaleler sözkonusu olmuştur. 2002
yılından sonra AKP iktidarları döneminde "ileri demokrasi"
söylemi altında anti demokratik girişimler kaygı verici düzeye
ulaşmıştır. Ancak, bu düzenleme ile Meslek Odaları, bu kez
çok daha farklı bir boyutta "otoriter bir uygulama" ile
karşı karşıya bulunmaktadırlar.</p>
<p>Odaların demokratik ve mesleki haklarını kullanmasına
tahammülsüzlüğün asıl nedeninin, akarsular,
göller, kıyılar, su havzaları, ormanlar, tarım arazileri gibi doğal
kaynakların; kamu arazileri, okullar, hastaneler, devlet binaları gibi
kamusal varlıkların; kent meydanları, dokusu, donatı alanları ve
tarihî yapılar gibi kentsel değerlerin yağmalanmasının yanı
sıra, bin yıldır yaşanan mahalleler, yerleşik kültürler ve
sosyal dokuların yok edilmesi karşısında bu değerleri, kamusal hakları
ve demokrasiyi savunan duyarlı kesimlerin "engel" olarak
görülmesi olduğunu, kamuoyumuz yakından bilmektedir.</p>
<p>Bu süreçte, anayasa‘nın "eşitlik"
ilkesine aykırı olarak, "yandaş" kurum ve kuruluşlara her
türlü destek verilirken, çalışmalarını "kamu ve
toplum yararı" doğrultusunda yürüten meslek kuruluşlarına,
sendikalar ve sivil-demokratik örgütlere yönelik, demokratik
hukuk devleti anlayışı ile bağdaşmayan, bu saygın kuruluşları
"itibarsızlaştırmayı ve gözden düşürmeyi"
amaçlayan çok yönlü girişimler söz konusu
olabilmektedir.</p>
<p>Cumhurbaşkanı tarafından 24 Mart 2008‘de Devlet Denetleme
Kurulu‘na verilen bir talimatla meslek kuruluşları hakkında yapılan
araştırma ve inceleme sonucunda hazırlanan rapor, bu girişimlerin somut
bir örneğidir. Devlet Denetleme Kurulu (DDK) tarafından bu raporda,
baskının yoğun olduğu 1980‘li yıllarda dahi uygulanamayan kimi
talepler ve kısıtlamalar gündeme getirilmiştir. Bu raporla,
demokratik ülkelerde uygulanmakta olan "meslek
örgütlerinin kendi gelişimlerini belirleme hakları"
görmezden gelinerek, Odaların dönüştürülmesi adeta
dikte edilmiştir.</p>
<p>Özellikle, TMMOB ve bağlı Odaların "özerk ve kamusal
kimliğinin" yok edilmesi amacını güden çalışmalar ve
düzenlemeler, bu kez Anayasa‘nın 91. Maddesi‘ne aykırı
bir biçimde, hiçbir ivedilik ve zorunluluk söz konusu
olmadığı halde, sınırları ve kapsamı belirsiz bir yetki yasası
çıkarılarak, Bakanlar Kurulu‘nun tasarrufu olan yetki
yasasına da aykırı KHK‘ler ile gerçekleştirilmektedir.</p>
<p>Bu bağlamda, 12 Haziran 2011 tarihindeki genel seçimlerden
çok kısa bir süre önce, 8 Haziran 2011 tarihli Resmî
Gazete‘de yayımlanan 636 sayılı Çevre, Orman ve Şehircilik
Bakanlığı‘nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında KHK ile TMMOB
ve bağlı Odaların "özerk ve kamusal kimliğinin" yok
edilmesi amacını güden düzenlemeler getirilmiştir. Ancak hemen
ardından henüz kurulmayan bu yeni bakanlığın ikiye ayrılmasına
bağlı olarak 4 Temmuz 2011 tarihinde 636 sayılı KHK
yürürlükten kaldırılmış ve yerine 644 sayılı
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı‘nın Teşkilat ve
Görevleri hakkında KHK çıkartılmıştır.</p>
<p>644 sayılı KHK‘ye göre Odalar, Bakanlığın adeta bir
hizmet birimi haline getirilmektedir. Anayasa‘ya göre Meslek
Odaları ile Bakanlık arasında ancak bir "vesayet" ilişkisi
olabilirken, KHK‘de "hiyerarşik" bir ilişki söz
konusudur. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı‘na "mimarlık
ve mühendislik meslek kuruluşlarına ilişkin mevzuatı hazırlamak ve
bunları denetlemek" görev ve yetkisi verilerek, Meslek
Odalarının "özerk" yapıları ortadan kaldırılarak,
"bağlı kuruluş" statüsü getirilmeye
çalışılmaktadır.</p>
<p>Anayasa‘nın 135. maddesi ve 6235 sayılı Türk
Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu‘na göre, kuruluş
amaçlarına ilişkin her türlü kararı alma görev ve
yetkisi kendi üyeleri tarafından oluşturulan genel kurullarında olan
Meslek Odalarının üyelerinin iradelerini yok saymayı
öngören düzenlemeler getirilmiştir. Bakanlık bünyesinde
kurulan Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü‘ne,
Odaların asli işleri olan üye kayıt ve sicillerinin tutulması,
mesleki norm ve standartların belirlenmesi görevi dahi verilmiştir. Bu
düzenlemelerle Odaların asli işleri ellerinden alınmakta ve işlevsiz
bırakılmaktadır.</p>
<p>Uygar ülke ölçütleri ve demokrasi ile
bağdaşmayan, hukuka, Anayasa‘ya ve ilgili yasalara
açıkça aykırı olan gelişmeler, küresel
sömürü, rant ve çıkar politikalarının yaşama
geçirilmesi için duyarlı tüm kesimlerin ve toplumun
sindirilmesi anlamına gelmektedir.</p>
<p>Sonuç olarak, 644 sayılı KHK‘nin, yetersiz olan mesleki
hakları daha da geriye götüren, ancak ve ancak
"diktatoryal" rejimlerde görülebilecek nitelikleri
nedeniyle yürürlükten kaldırılması zorunludur.</p>
<p>Mimarlar Odası olarak, diğer Meslek Odaları ile birlikte ve TMMOB
koordinatörlüğünde, KHK‘nin iptal edilerek bu
hukuksuzluğun giderilmesi için hukuki girişimler dahil olmak
üzere her alanda çabalarımızı yoğunlaştırarak, etkinlik ve
kampanyalar düzenleyeceğiz.</p>
<p>Bizler bu nedenle, mesleki ve demokratik hakların korunması ve
sağlanması, mimarlık ve kent değerlerinin korunması ve geliştirilmesi,
bilimin rehberliğinde kamu ve toplum yararının gözetilmesi
yönündeki çabalarımızı, meslektaşlarımız, duyarlı
tüm kesimler ve yurttaşlarımızla birlikte sürdürmeye
kararlı olduğumuzu bir kez daha yineliyoruz.</p>
<p>Meslek Odaları, meslek ortamının ve demokrasinin olmazsa olmaz
güvenceleridir. Onlara sahip çıkmak, yaşamımıza ve
geleceğimize sahip çıkmak demektir...</p>
<p align="left">Değerli kamuoyumuza saygıyla duyurulur.</p>
<p align="left"><b>MİMARLAR ODASI </b><br />
<b>Merkez Yönetim Kurulu</b></p>
</td>
</tr>
</tbody>
</table>
<center>
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2">
<tbody>
<tr>
</tr>
</tbody>
</table>
</center>
<table cellpadding="10" width="100%">
<tbody>
<tr>
<td>
</td>
</tr>
</tbody>
</table>
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder