Açıklama 57:TMMOB 42.
Olağan Genel Kurulu ve Seçimleri Üzerine
style="margin-bottom: 0cm; line-height: 0.54cm; background-position: initialinitial; background-repeat: initial initial; "> style="font-size:16px;">TMMOB 42. Olağan Genel Kurulu ve
Seçimleri Üzerine style="margin-bottom: 0cm; line-height: 0.54cm; background-position: initial
initial; background-repeat: initial initial; "> style="margin-bottom: 0cm; line-height: 0.54cm; background-position: initial
initial; background-repeat: initial initial; "> style="font-size:14px;">AKP iktidarı color="#000000"> emperyalist tekelleri doyurmak, onlara
verdiği sözleri tutmak için her geçen gün yeni yağma ve talan
politikaları üretmeye, devletin elinde ne kalmışsa tasfiye etmeye,
zenginliklerimizi yağmalamaya, sömürüyü daha da arttırarak bunları
emperyalist ve işbirlikçi tekellere sunmak amacıyla kanunlar, kanun
hükmünde kararnameler yayınlamaya devam ediyor. align="JUSTIFY" style="margin-bottom: 0cm; line-height: 0.54cm;
background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;
">Kentsel Dönüşüm
adı altında ‘bedeli ne olursa olsun’ diyerek sadece
İstanbul’da 1 milyon evi yıkmaya hazırlanıyor. Gecekondu
halklarının barınma hakkına saldırmak için ülkemiz halklarının
kapanması mümkün olmayan deprem acısını bile kullanmaktan çekinmiyor
‘yıkacağım’ diyor. Yoksula yaşama hakkı, barınma hakkı
bile tanımayan AKP, zenginin karına kar katmak için yoksulun sofrasındaki
ekmekten sonra şimdi de kondusuna göz dikiyor. Bu kadar rant yetmiyor,
emperyalistleri doyuramıyor; orman alanlarını da imara açıyor. Yetmiyor;
suyumuzu da istiyorlar. Ülkemizin tüm dereleri üzerinde HES’ ler
(Hidro Elektrik Santral) kurup dereleri kurutmak için color="#000000"> köylülere saldırıyor.
‘Onlar engerekler ve yılanlardır, Onlar ekmeğimize, aşımıza göz
koyanlardır.’ Diyor ya şair, işte çocuklarımız da
‘onları’ tanıyarak büyüyor. align="JUSTIFY" style="margin-bottom: 0cm; line-height: 0.54cm;
background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;
">Sömürünün
büyütülmesi savaşında emperyalizmin işbirlikçisi AKP, önünde hiçbir
engel, yolunda en ufak bir taş olmasın istiyor. Halkın tüm
örgütlenmelerini; devrimci, ilerici, yurtsever, demokrat örgütlenmeleri
hatta reformizmi bile ayağına bağ olmasın diye tüm yol ve yöntemleri
deneyerek susturmaya çalışıyor. Komplolar kuruyor, işkenceler altında
gözaltına alıyor, tutukluyor, aylarca yıllarca neyle yargılandığını
bilmeden F Tiplerinde tecrit altında tutuyor ya da katlediyor;
Uludere’de katlediyor, bir sokak kavgasında gaz sıkarak katlediyor,
‘dur’ ihtarına uymayınca katlediyor, gaz bombasıyla
katlediyor, işkencede katlediyor ya da vurarak sakat bırakıyor. Katilleri
korumak için kendi yasalarını çiğnemekten bile geri kalmıyor. color="#000000">
Son olarak 8-9 Mayıs tarihlerinde style="background-color: rgb(255, 255, 255); background-position: initial
initial; background-repeat: initial initial; "> 15 ilde
Gençlik Federasyonu'na ve Halk Cephesi'ne yönelik yapılan
operasyonlarda 96 kişi gözaltına alındı ve 38’i tutuklandı.
+İvme Dergisi Yayın Kurulu Üyesi, Devrimci Mücadelede Mühendis Barış
Önal da aynı operasyonda sokak ortasından, yaka paça, işkence altında
gözaltına alınarak Sincan 1 No’lu F tipi Hapishanesi'ne
götürüldü. style="margin-bottom: 0cm; line-height: 0.54cm; background-position: initial
initial; background-repeat: initial initial; "> style="font-size:14px;">AKP, halkın tüm kesimlerine
saldırırken demokratik kitle örgütlerini de hedefine alıyor elbette. Her
ne kadar bugünkü etkin yönetim anlayışının getirdiği noktada TMMOB
iktidar için tehditi bırakalım muhalefet bile örecek iradeye sahip olmasa
da oligarşi içi çatışma ve pay kapma savaşından kaynaklı hedef
durumunda. Kanun Hükmünde Kararnameler ile Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı bünyesindeki Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü’ne
bağlanarak kısmi özerkliği, demokratik niteliği tümüyle elinden
alınıyor. Böylece demokrat, ilerici, devrimci, yurtsever mimar, mühendis
ve şehir plancılarının demokratik meslek örgütü TMMOB yok edilmek
isteniyor.
color="#000000">TMMOB’u hedef almak;TMMOB’un geçmiş
onurlu tarihini, color="#000000">yarattığı gelenekleri hedef almak, color="#000000"> bunları yok etmek
istemektir.
color="#000000">TMMOB’u hedef almak;
devrimci, ilerici, yurtsever, demokrat yüz binlerce mimar,
mühendis, şehir plancısını örgütsüz
bırakmaktır.
style="line-height: 0.54cm; ">TMMOB’u hedef almak; color="#000000" style="line-height: 0.54cm; "> yüz binlerce
mimar, mühendis, şehir plancısının direnme hakkını elinden
almaktır.
İşte
dünyanın Türkiye’sinde faşizmin tablosu böyle çarpıcı bir
durumdayken 31 Mayıs- 3 Haziran 2012 tarihleri
arasında TMMOB 42. Olağan Genel Kurulu yapıldı. Seçimlere Devrimci,
Demokrat, Yurtsever, İlerici ve Çağdaş Mühendis Mimar Şehir
Plancılarının önerdiği tek listeyle girildi ve yönetim kurulu
seçimleri tamamlandı. Ayrıca Genel Kurul’da oy çokluğuyla kabul
edilerek TMMOB bünyesindeki 24. Oda olarak Bilgisayar Mühendisleri Odası
(BMO) kuruldu.
color="#000000">İktidarın örgütsüzleştirme saldırıları karşısında
reformizmin icazetçi anlayışının dışına çıkılmadan kürsülerden
yapılan açıklamaların, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na
yapılan yürüyüşe polisin yürüyüşe izin vermemesi üzerine Olgunlar
Sokak Madenciler Anıtı önünde bir basın açıklaması
gerçekleştirilmesinin ötesine geçilmeden yapılan bir eylemin ardından
‘’TMMOB çalışmalarında üyesine ve topluma karşı
sorumludur” diyen yönetim
anlayışının bu sorumluluğu yerine nasıl getireceği, bu sorumluluğu
nasıl sahipleneceği soruları yine yanıtsız kaldı. Çünkü; color="#000000"> sivil toplumcu, düzen
içi bir anlayışla bu saldırılar püskürtülemez. color="#000000">Genel Kurul Sonuç Bildirgesi’nde
‘’ color="#000000">TMMOB AKP‘nin meslek alanlarımıza ve
örgütümüze yönelik her türlü saldırılarına karşı duruşunu
sürdürecek, "kral
çıplak" demeye devam
edecektir. ‘’ demek karşı bir kampanya başlatmadan,
programlı, kararlı ve ısrarcı bir direniş örgütlemeden anlamsızdır,
sadece günü kurtarmaktır.
initial; background-repeat: initial initial; "> style="font-size:14px;">Onlarca üyesi, onlarca
mühendislik, mimarlık öğrencisi tutuklu bulunan TMMOB bu saldırıya
karşı örgütlü bir mücadele yaratmak bir yana tutsak üyelerini bile
sahiplenmekten geri durmaya devam ediyor. ‘’Çağımızın
dünyasında kurtuluş için savaşan ve çile çekenleri desteklemek için
yiğit olmak zorunlu değildir, onurlu olmak
yeterlidir.’’ Diyor Amiral
Cabral…Halkta ve mimar, mühendis, şehir plancılarında örgütlenme
korkusu yaratanlar, devrimci olan her şeyden uzaklaşan ve
uzaklaştıranlar, devrimcileri bulundukları her yerde tecrit ve tasfiye
etmeye yönelenler, saldırılarda devrimcileri yalnız bırakanlar, seyirci
olanlar Genel Kurul’da da aynı tavrı sürdürmekten çekinmiyor.
Sonuç Bildirgesi’nde ‘’
TMMOB meslek sorunlarının ülke
sorunlarından ayrılmazlığı ilkesinden hareketle, emek ve demokrasi
güçleriyle birlikte, bağımsızlık, eşitlik, demokrasi ve özgürlük
mücadelesini sürdürmeye, siyasi iktidarın tüm anti demokratik
uygulamalarına karşı durmaya, bunları deşifre etmeye, faşist
saldırılar karşısında dik durmaya devam edecektir.’’
demek
tutsaklarını sahiplenmek noktasında anlamsızdır, onurlu olmak
için tek başına yeterli değildir. style="margin-top: 0.49cm; margin-bottom: 0.49cm; line-height: 0.54cm;
background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;
">İMO yönetimi
tarafından uydurma gerekçelerle işten çıkarılan ve color="#000000">120 gündür İMO önünde gözaltılara rağmen geceli gündüzlü
direnişini sürdüren Cansel Malatyalı halen işe geri
alınmıyor. Genel Kurul’un dilek
ve öneriler kısmında kürsüye çıkan mühendis ve mimarlardan
birkaçının Cansel MALATYALI'nın yaşadığı durumun eleştirisinin
verilmesi ve Malatyalı'nın işine geri alınmasını talep etmesi
üzerine İMO Genel Merkez Başkanı Taner Yüzgeç’in kürsüye
çıkarak ‘bu durumun bir çok emek örgütünde siyasi partide veya
kurumda yaşanabileceğine’ dair yaptığı açıklamasıyla
kendilerine yöneltilen soruları geçiştirmekle yetinmesi de gösteriyor ki
devrimcilerden yana olmayan bir anlayışın emekten yana olması da elbette
beklenemez.
color="#000000">Emekten ve halktan yana mühendislik ve mimarlığın
gereklerinden uzak bir ortamda gerçekleşen TMMOB 42. Olağan Genel Kurulu
da daha önceki genel kurullarda olduğu gibi baskı ve saldırılara karşı
etkin yönetim anlayışının her cümlenin sonuna “söyledik”,
“söylemeye devam edeceğiz”, “dedik”, “demeye
devam edeceğiz”, “dik durduk”, “dik durmaya devam
edeceğiz” ve bunun gibi söylemler üzerinden “mücadele”
edileceği vurgulanmıştır. Ama bu söylemlerin hiç birisi bugüne kadar
pratiğe geçirilmemiş, pratik hiçbir karşılığı olmamıştır. Pratik
mücadele önerileri ise kurultaylarda, genel kurullarda etkin yönetim
anlayışının delege çoğunluğu ile hep reddedilmiştir. Ülkemiz
halklarına yapılan saldırılar, baskılar, meslektaşlarının iş
yaşamlarına, özlük haklarına ve örgütlülüklerine yönelen
saldırılar, halkın işine, aşına, suyuna, barınma hakkına, çevreye ya
da kendi örgütlülüğüne yönelen saldırılara karşı herhangi bir
mücadele programı oluşturulmadan ve hayata geçirilmeden salt
“söylemlerle” püskürtülemez . Dünya ve ülkeniz sınıflar
mücadelesi tarihi bunun örnekleriyle doludur.
background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;
">Devrimci Mücadelede
Mühendis Mimarlar adına yapılan konuşmada ise style="background-color: rgb(255, 255, 255); background-position: initial
initial; background-repeat: initial initial; ">emperyalizme bağımlı
faşizmle yönetilen bir ülke olduğumuzun ve her geçen gün baskıların
demokratik kitle örgütleri üzerinde ve halkın tüm kesimleri üzerinde
arttığının vurgusu yapılarak TMMOB 42.Dönem Olağan Genel
Kurulu'nda alınacak kararların ülkemiz ve meslektaşlarımız
açısından hayati önem taşıdığı belirtildi. style="background-color: rgb(255, 255, 255); background-position: initial
initial; background-repeat: initial initial; "> Özgür tutsak
mühendis Barış Önal’ın selamlandığı kürsüden, Teoman
Öztürk, Tülin Aydın Bakır, Hasan Balıkçı ve İsmet Erdoğan nezninde
onlarca devrimci mühendisin yoldaşları olduğu, onların hayatın her
alanında nasıl halkın mühendisi olunması gerektiğini ve nasıl bir oda
yöneticiliği yapılması gerektiğini yaşamlarını bu uğurda vererek
gösterdikleri ifade edildikten sonra, onların öğrettikleri yolda bir
avuç da olsalar her ne pahasına olursa olsun mücadelelerini
sürdürecekleri ve TMMOB’nin de bu anlayış doğrultusunda mücadele
etmesi gerektiği belirterek konuşma bitirildi. Ayrıca kendisini
devrimci-demokrat olarak tarif eden İMO'nun bir emekçisini, Cansel
Malatyalı’yı işten atmasının utanç verici olduğu ve derhal işe
geri alınması gerektiği ısrarla tekrarlandı. align="JUSTIFY" style="margin-bottom: 0cm; line-height: 0.54cm;
background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;
">Geçtiğimiz günlerde ise TMMOB Yönetim
Kurulu, Genel Kurul sonrasındaki ilk toplantısını gerçekleştirerek 42.
Dönem görev dağılımını ile belirledi ve 4 ay önce İnşaat
Mühendisleri Odası yönetiminde iken AKP ağzıyla "performans
yetersizliği" gibi bahanelerle Cansel Malatyalı’yı 4,5 yıldır
çalıştığı işinden çıkaran; çalıştığı süre boyunca büyük bir
özveriyle işine devam ederken sürekli mobbinge ve psikolojik tacize maruz
kalan bir emekçinin İMO önünde oturma eylemi yapışına kulaklarını ve
gözlerini kapayan İMO yöneticilerinden bazıları TMMOB yönetimine
"terfi" ettirildi.
style="font-size:14px;">Bu durum 80 öncesinde tüm emek güçleriyle
birlikte hareket eden; grevlerde, mitinglerde en ön saflarda yer alan TMMOB
geleneğinin, nasıl ayaklar altına alındığını açıkça gözler
önüne sermektedir. Bu seçim TMMOB tarihine bir kara leke olarak
geçmiştir. TMMOB tarihinde ilk kez bir emekçi işten çıkarıldığı
odanın önünde 4 ay gibi uzunca bir süre oturma eylemi yapmaktadır ve bu
oda yönetiminden sorunun çözümüne dair hiçbir somut adım
atılmamaktadır. Üstüne üstlük emek mücadelesine ve İMO'ya son
derecede zarar veren bu durumun yaratıcıları her geçen gün daha da
teşhir olmalarına rağmen TMMOB yönetimine seçilebilmiştir. color="#000000"> Genel Kurul Sonuç Bildirgesi’nde "Bir Başka
Dünya, Bir Başka Türkiye Mümkün"dür.’’ Demek
emekçisini kapının önüne koyanlardan hesap sormadan anlamsızdır,
sadece ezber tazelemektir.
initial; background-repeat: initial initial; "> style="font-size:14px;">Biz Devrimci Mücadelede
Mühendis, Mimarlar olarak diyoruz
ki:
color="#000000">Asıl mümkün olan; kazanılmış haklara,
TMMOB’un değer ve geleneklerine, bugüne kadar yarattıklarına
sahip çıkacak, color="#000000">halkın mimar, mühendis ve şehir plancıları olma
sorumluluğu ve bilinciyle emperyalist saldırganlığa karşı color="#000000">halkın saflarında olacak, color="#000000">TMMOB’un ve mücadelesinin demokrasi mücadelesinin bir
parçası olduğunu söylemden öte pratik olarak color="#000000">ortaya koyacak, AKP’nin
örgütsüzleştirme saldırılarına karşı tüm devrimci güçlerle, halk
güçleriyle birleşik bir mücadelenin örgütleneceği, emekten ve halktan
yana bir TMMOB’u yeniden yaratmaktır.
Bu; devrimci, ilerici, yurtsever, demokrat
mimar, mühendis ve şehir plancılarının ülkemiz halklarının
bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm mücadelesinde yerine getirmesi
gereken tarihsel, ahlaki, politik bir sorumluluktur. color="#000000">Başka bir dünya ve başka bir Türkiye kurmanın yolu
reformizme hapsolarak kapalı salonlarda lafazanlık yapmak değil
devrimcileşmek, hayatın her alanını devrimcileştirmektir. Bu perspektif
ve bilinç ile meslektaşlarımızı saflarımızda örgütlenmeye
çağırıyoruz.
color="#000000">Devrimci Mücadelede Mühendis,
Mimarlar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder