Türkiye'nin 'teröristi' mi
meşhur? / Pınar ÖĞÜNÇ
Türkiye /
29/06/2012
Bir grup ABD'li hukuk öğrencisi
Türkiye'de staj yapıyormuş. TÖDİ'nin raporunu çevirelim, terör
mahkemelerini anlatalım bakalım.
Bir üniversitemizin sekiz yıldır
sürdürdüğü bir faaliyetmiş. Uluslararası hukuk alanında namlı
okullardan American University Washington College of Law öğrencileri, bir
ay gelip Türk hukuk sistemine dair hızlandırılmış eğitim alıyormuş.
Türkiye’de Anayasa ve İdare Hukuku, İnsan Hakları nevi teorik
başlıklardan sonra bir de staj yapasılarmış. Eminim güzel
ağırlanıyorlardır ama o 30 hukuk öğrencisine acımamak mümkün mü?
Kafaları fazla karışabilir.
Hem sıcak mevzu hem de akranlarıdır.
Mesela Tutuklu Öğrencilerle Dayanışma İnisiyatifi’nde (TÖDİ)
yapacakları staj, evrensel hukuka dair bildiklerini gözden geçirmelerini
sağlayabilir. İstiklal Mahkemeleri, Sıkıyönetim Askeri Mahkemeleri,
Devlet Güvenlik Mahkemeleri üzerinden Özel Yetkili Mahkemelere, oradan
gündemdeki Terör Mahkemelerine geldiklerinde düşman hukuku üzerine
bildikleri de pekişmiş olur.
TÖDİ’nin çok taze bir raporu
var. Onu derhal İngilizceye çevirmeli, okusunlar. Düşünce, ifade ve
örgütlenme özgürlüğünden bu aralar öğrenci olanların payına neler
düştüğüne baksınlar. TÖDİ’nin raporu mühim çünkü ilk kez
gerçeğe olabildiğince yakın bir liste var elimizde. Adalet
Bakanlığı’nın hesabına göre 209 öğrenci şu an cezaevinde ya,
erişebildikleri dosyalar, gelen cezaevi mektupları yardımıyla bir liste
çıkarmışlar. Tek tek hangi cezaevinde, kim var... Gerçeğe
olabildiğince yakın çünkü çıkan 771 rakamının da eksik olduğunun
farkındalar. Kimi dosyaları hiç girememişler daha.
/>Delil olarak yaş pasta
Tek tek haberlerini
okuyorsunuz belki (mi?). Bazı savcılar kendileri söylüyor kimi delillerin
tek tek suç teşkil etmediğini. Ama işte toplamı bir şey demek oluyor.
Çoğu Kürt olan bu solcu, anarşist, muhalif gençlerin örgüt
bağlantısını kuvvetlendirmek için bir nevi sos olarak eklenen şu
‘suçlara’ bakar mısınız?
1 Mayıs’a, 8
Mart’ta Dünya Kadınlar Günü eylemine, Uludere katliamı
protestosuna, Newroz’a, Halepçe anmasına, Dünya Barış Günü
etkinliklerine, Sivil Demokratik Anayasa konulu mitinge, ‘Kadın
Kırımına Hayır’ kampanyasına, Güler Zere için yapılan basın
açıklamasına katılmak... Buralarda ağızların açık yakalandığı
fotoğraflar slogana delalet üstelik.
Telefonda konuşmak istememek bir
işaret; piknik ve futbol turnuvaları kaynaşmayı sağladığından
örgüte eleman kazandırmak maksatlı bulunmuş. ‘Füze kalkanı
değil, demokratik lise istiyoruz’ demek kadar, HES karşıtı
çeşitli eylemler de iddianamelerde. Grup Yorum konserinde bile değil, daha
konser yolunda çekilen fotoğraflar ekli.
Toplanan
‘deliller’: Bilgisayar, hafıza kartları, CD gibi teknik
edevatın yanı sıra mektuplar, ‘Kürtçe dil kursları
başlamıştır’ yazan döviz, Azadiya Welat, Atılım, Gündem ve
Günlük gazetelerinin çeşitli sayıları, puşi, Kürt
Enstitüsü’nün duvar takvimleri, ‘Öğrencilere Ücretsiz
Ulaşım İstiyoruz, Alacağız’ yazılı pankart ve yaş pasta. Evet,
yaş pasta!
‘Devrim de yapmıyonuz’
Che Guevara, Karl Marx, Mao Zedung, Jürgen Habermas, İsmail
Beşikçi imzalılar gibi, her yerde bulabileceğiniz kitaplar; legal süreli
yayınlar...
Telefon dinlemelerinde neredeyse fal tutmaya benzer niyet
okumalar, en gündelik ‘geyik’ muhabbetinden anlam
çıkarmalar... Arkadaşına “Kızgınım da sizlere, devrim de
yapmıyonuz bana. Dediğim gibi bekliyorum, ne zaman olacaksa üstü açık
bir araba alacam” diyen öğrenci, aklına gelir miydi buradan devrim
hazırlığında olduğunuzun çıkarılacağını.
Dillerde tüy bitti,
bir daha hatırlatalım. Associated Press’e göre 2001-2011 arasında
35 bin kişi terörle ilişkilendirilen suçlardan tutuklanmış veya hüküm
giymiş. Bu 35 bin kişinin 13 bin kadarı Türkiye’de! Terörle
Mücadele Kanunu böyle durduğu, TCK’nın 220 ve 314. maddeleri onun
uzantısı olarak işletildiği müddetçe özel yetkili mahkemelerin
kalkması ne işe yarar? Üstelik adı geçen Terör Mahkemeleri, böyle
kolaylıkla terörle ilişkilendirilenleri daha da marjinalleştirecek. Şiş
kebap falan dışında, “Türkiye’nin ‘teröristi’ mi
meşhur?” diye soracaklardır, yabancı konuklarımıza bir cevap
düşününüz.
Kaynak: Radikal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder