20 Aralık 2011 Salı

Dalak mı onur mu?

Dalak mı onur
mu?

21/12/2011
2:00

class="news-left" sizcache="45" sizset="38">
sizcache="45" sizset="38">

Dalak mı onur mu? class="news-pic"
src="http://i.radikal.com.tr/644x385/2011/12/20/fft5_mf879371.Jpeg"
/>

Fotoğraf: SALİH
BARAN/AA

Beyoğlu’nda, Mehmet Nezir Çirik adlı
gencin 10 Ağustos 2007’de Taksim Polis Merkezi’nde dalağı
patlayacak kadar dövülerek yol kenarına atılması ile ilgili 12 polisin
‘ağırlaştırılmış işkence’ savıyla yargılandığı
davada skandal bir mütlaa verildi. Savcı, “sanık polislerin iki
gence gaz sıktığını, copla vurup yerde tekmelediğini, dayak sonucu bir
gencin dalağının alındığını” belirtip, bu davranışlar için,
“insan onuru ile bağdaşmayan, kişilerin aşağılanmasına yönelik
davranışlar içermediğinden işkence sayılmaz” dedi.
Mardinli
Nezir Çirik, arkadaşı Arif Kılınç’la beraber, 5 yıl önce
Tarlabaşı’nda gözaltına alındı. Üzerinde çakı bulunduğu
iddiasıyla Taksim Polis Merkezi’ne götürülen iki şüpheli,
nezarethanede sigara içtikleri iddiasıyla dövüldü. İddiaya göre
polisler, karakolun önüne gelen Kılınç’ın eşi ve akrabasıyla
birlikte iki arkadaşı burada da tekrar dövdü. Bu esnada fenalaşan ve
konulduğu polis aracından Dolapdere’de atılan Çirik’in
dalağı patlamıştı ve arkadaşlarının yardımıyla kaldırıldığı
hastanede dalağı alındı.
Olayla ilgili ilk dava ise ‘polise
mukavemet’ iddiasıyla Çirik ve arkadaşına açıldı ancak beraatla
sonuçlandı. Polislerle ilgili sorurştuma ise 34 ay sürdü ve 12 polis
için, ‘ağırlaştırılmış işkence’ suçlaması ve 6-24 yıl
arasında hapis istendi. İstanbul 20. Ağır Ceza Mahkemesi’nde
görülen davanın son duruşmasında ise duruşma savcısı Osman Çakır,
‘ağırlaştırılmış işkence’ diyen meslektaşının aksine,
7 polis için ‘kasten yaralama’ suçunu yeterli gördü.
Çakır’ın şaşırtıcı mütalaası şöyle: “Eylemin kasten
yaralama olduğu, insan onuru ile bağdaşmayan, kişilerin
aşağılanmasına yol açacak davranışları içermediğinden işkence
boyutuna varmadığı...”

‘Devlet baba’ da
böyle aldı

Malatya’ya kurulacak ‘Füze
Kalkanı’nı protesto etmek için geçen cumadan beri Edirne’de
çadır kurmaya çalışan ve her defasında polis müdahalesiyle
karşılaşan Gençlik Derneği üyeleri dünkü ’final’
eyleminde de karşısında polisi buldu. ‘Füze Kalkanı Değil
Demokratik Lise İstiyoruz’ talebiyle kent merkezindeki bir parka
çadır kurmak isteyen gençler, dün bir basın açıklamasıyla, 1 saat
çadırda oturup eylemlerini bitireceklerini duyurdular. Ancak polis yine
müdahale edip 31 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınanlar
arasında, cumartesi günü yapılan eylemde, Kocaeli’den gelen
babasının, eylemciler arasından zorla aldığı genç kız da vardı.
‘Devlet baba’ da onu eylemden resimdeki gibi ‘çekip
aldı’ {EDİRNE/RADİKAL}

Berna’ya ‘pankart’tan hapis

14 Mart 2010’da, Başbakan Erdoğan’ın konuşması
sırasında “Parasız eğitim istiyoruz” pankartı açan iki
kişiden biri olan ve 19 ay tutuklu yargılanan Berna Yılmaz, 8 Mart Dünya
Emekçi Kadınlar Günü’nde taşıdığı pankart nedeniyle 1 yıl 8
ay hapis cezası aldı. 8 Mart 2009’da Ankara’da düzenlenen
mitinge katılan 17 kişi hakkında ‘örgüt propagandası’ndan
dava açıldı.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davanın 13
Aralık’ta görülen 15. duruşmasında, Berna Yılmaz, Bilgehan
Karpat, Didem Akman, Ezgi Şahin, Ebru Gürler ve Meliha Kulu’ya 1 yıl
8’er ay hapis cezası verildi. Üniversite öğrencisi Berna Yılmaz,
yine öğrenci olan Ferhat Tüzer’le birlikte “Parasız eğitim
istiyoruz” pankartı açtıkları için 19 ay cezaevinde kalmıştı.
sizset="49">{ANKARA/RADİKAL}

sizcache="45"
sizset="49">kaynak:radikal.com.tr

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder