26 Aralık 2011 Pazartesi

GDO artık soframızda / Koray ÇALIŞKAN

<h1><a href=http://www.ivmedergisi.com/node/7958>GDO artık soframızda /
Koray ÇALIŞKAN</a></h1><p><strong>Türkiye / 27/12/2011</strong><br /><br
/>&nbsp;</p><div class="bosluk cl">&nbsp;</div><div class="bosluk
cl">&nbsp;</div><div class="black_font11" id="haberDetayYazi"><p class="b
yGeo">100 binden fazla kişi GDO&#39;lu gıdaları istemediğini söyledi.
Sonuç değişmedi. GDO&#39;lu omletiniz hayırlı olsun.</p><p>Biyogüvenlik
Kurulu genetiği değiştirilmiş 13 çeşit mısırın ülkeye girişine
izin verdi. Genetiği değiştirilmiş organizmaların yani GDO&rsquo;ların
ülkeye girişini düzenleyen Biyogüvenlik Kanunu&rsquo;na göre, bu tür
gıdaların ithali için başvuru yapılması gerekiyor. Kurul bu gıdaların
istenip istenmediğini ve kamu sağlığına bir zararı olup olmadığını
araştırıyor. Sivil topluma bu gıdalar hakkında &ldquo;Ne
düşünüyorsunuz&rdquo; diye soruyor.<br />Sordular da. Bunun üzerine
tüketici örgütleri ayağa kalktı. 100 binden fazla kişi bu gıdaları
istemediğini kurula bildirdi. Sonuç değişmedi. GDO&rsquo;lu omletiniz
hayırlı olsun.<br />Atılan ilk adım yem sanayicilerinin başvurusuyla
oldu ve GDO&rsquo;lu mısırların yalnızca hayvan yemi için kullanımına
onay çıktı. Bu GDO&rsquo;lu yemlerle beslenen hayvanlardan elde edilmiş
et, süt ve yumurta üzerinden GDO&rsquo;lu organizmaların insana geçtiği
aşikâr. Bilimsel olarak GDO&rsquo;ların insan sağlığına ve çevreye
negatif etkisi de biliniyor. GDO&rsquo;lu ürünleri üreten ve satan
şirketlerin GDO&rsquo;lu gıdaların etiketlerinde GDO&rsquo;lu olduğunun
belirtilmesine dair tüketici örgütlerinin taleplerini dinlememeleri de bu
nedenle. İçinde GDO&rsquo;lu tarım ürünü olduğunu bilen kimse onu
satın almak istemiyor. Avrupalı tüketicilerin %71&rsquo;i GDO&rsquo;lu
tarım ürünlerine karşı. &ldquo;Çocuğunuza yedirir misiniz&rdquo; diye
sorulduğunda ise &ldquo;hayır&rdquo; diyenlerin oranı %100&rsquo;e
yaklaşıyor.<br />GDO&rsquo;ya şirketler hariç herkes karşı.
Ürünlerinde GDO kullanmayan üreticilerin bunu yazması bile yasak.
GDO&rsquo;lu tarım ürünü kullanan şirketlerin lobicileri sayesinde
tüketicinin alacağı gıdalarda GDO olmadığını öğrenmesi yasak. Evet.
Yanlış okumuyorsunuz.&nbsp;<br /><br /><strong>Tavukta var, etinde yok
</strong><br />Bakanlık yetkilileri ve şirketler GDO&rsquo;nun hayvana
zarar verebileceğini kabul ediyor, &ldquo;Ama bu zarar insana geçmez&rdquo;
diyor. Hayvanların sağlığını tehlikeye atmak konusu zaten maalesef
tartışma dışı. Buna hakkımız olduğunu düşünenler çoğunlukta.<br
/>GDO&rsquo;lu mısırların insan tüketimi için doğrudan
kullanılmayacağını nereden biliyoruz? Ziraat Mühendisleri Odası olmasa
kaçak 6600 ton GDO&rsquo;lu mısırın tüketilmeden hemen önce 12
Temmuz&rsquo;da Bandırma&rsquo;da yakalanması imkânsızdı.<br />İkinci
Dünya Savaşı&rsquo;ndan sonra ABD ordusunun elinde kalan tonlarca
DDT&rsquo;nin okullarda çocukların üzerine nasıl sıkıldığını
anımsayın. O zaman tüketici bilinci azdı. DDT&rsquo;nin
&lsquo;kanıtlanmış&rsquo; bir yan etkisi ve zararı da yoktu. Çocukların
üzerine DDT sıktıran şirketlerin elinde bugünün DDT&rsquo;si GDO kamu
sağlığını tehdit ediyor.<br />Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı
Mehdi Eker&rsquo;e göre GDO&rsquo;lar &ldquo;(z)arar verirse hayvana verir,
buradan besine asla geçmez. GDO&rsquo;nun ete, süte ve yumurtaya
geçtiğini kanıtlayan bir tane bile bilimsel çalışma, veri yok.&rdquo;
Önemli olan zararlı etkisinin OLMAMASININ kanıtlanması. Düşünün
DDT&rsquo;yi insanların üzerine sıkmadan önce bir bakan kalksa ve
&ldquo;Bunun zararlı olduğunu kanıtlayan bir tane çalışma bile
yok&rdquo; dese ne olurdu? Haklı olurdu, öyle bir çalışma yoktu. Sonra
ne öğrendik? DDT fare zehiriymiş.<br />GDO&rsquo;lu yemlerin hayvana,
oradan da insana geçtiği ve zararlı etkileri olduğu hakkında onlarca
bilimsel yayın var. Bunlar ABD Tarım Bakanlığı yetkililerinin ya da
Purdue Üniversitesi gibi en gelişmiş ziraat fakültelerinin
yayımladığı raporlar. Üstüne popüler mecralarda dahi gayet iyi
biliniyorlar.<br />Mesela Don M. Huber&rsquo;in raporu herbisit tolerans geni
aktarılmış yani GDO&rsquo;lu soya fasulyesi ve mısırda, elektron
mikroskopuyla görülebilen yeni bir patojene sahip olduğunu gösteriyor. Bu
patojenin (yani hastalığa neden olan organizmanın) bitki, hayvan ve
insanlar için önemli sağlık sorunlarına neden olabileceği uyarısı
yapılmış. Derhal GDO&rsquo;ya dair izinlerin yeniden değerlendirilmesi
öneriliyor.<br />Zaten GDO&rsquo;lu yemle beslenen hayvanların etinde
GDO&rsquo;ya rastlandığı artık kanıtlanmış bir olgu. Hem de bunu ve
pastörizasyonun GDO kalıntısını yok etmediğini gösteren makale
Uluslararası Hijyen ve Çevre Sağlığı Dergisi&rsquo;nde yeni değil tam
6 yıl önce yayımlandı. Sonuç olarak GDO&rsquo;lu gıdaların ve hayvan
yemlerinin zararlı olmadığı doğru değil. Buna rağmen GDO&rsquo;lu
mısırın ülkeye ve dolayısıyla soframıza girmesine izin veriliyor.
Yanlış yapılıyor.</p></div><div id="_Middle1_2">&nbsp;</div><div
id="_Middle1_3">&nbsp;</div><div id="_Middle1_4">&nbsp;</div><div
id="_Middle1_5">&nbsp;</div><div class="temizle">&nbsp;</div><div class="top"
id="_bottom"><div class="temizle">&nbsp;</div><!--Component ID : 337
--><!--Component Order : 1000 --><!--Key :
ComponentID_337_prms:@ActionName=S=HaberYazdir&@CategoryID=N=$CategoryID&@ArticleID=N=1073685&@CaricatureID=N=$CaricatureID&@AuthorCatID=N=$AuthorCatID
--><NOSCRIPT></NOSCRIPT>Kaynak: Radikal</div><p>&nbsp;</p>

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder