4 Aralık 2011 Pazar

Devşirmesi kolay, öyle mi? / Yıldırım TÜRKER

<h1><a href=http://www.ivmedergisi.com/node/7878>Devşirmesi kolay, öyle mi?
/ Yıldırım TÜRKER</a></h1><p><strong>Türkiye / 05/12/2011</strong><br
/><br />&nbsp;</p><div class="bosluk cl">&nbsp;</div><div class="bosluk
cl">&nbsp;</div><div class="black_font11" id="haberDetayYazi"><p class="b
yGeo">Zorla asimilasyonu bile düşünebilen bir devlet aygıtıyla Dersim
katliamının çoktan kapanmış bir sayfa olduğunu kim iddia
edebilir?</p><p>Türkiye&rsquo;nin en iyi gazetesi ya, Sabah&rsquo;ta geçen
gün sevinçli bir manşet (Özel Haber etiketli) &lsquo;Çocuk devlete,
hesap aileye&rsquo; diye haykırıyordu. Altbaşlık niyetine de
&lsquo;Molotof için ikinci tarihi karar&rsquo;.<br />Haberin muhabiri
Hüseyin Kaçar, &ldquo;Diyarbakır Valiliği, molotoflu ve taşlı eylemlere
katılan çocuklar için devrim gibi bir karara imza atmaya hazırlanıyor.
Vali Mustafa Toprak, &lsquo;5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu&rsquo;na
istinaden bu çocukları ailelerinden alıp Sevgi Evleri&rsquo;ne
yerleştireceğiz&rsquo; dedi&rdquo; cümleleriyle başlamış yazısına.
Sanki karşımıza geçmiş, &ldquo;Müjdemi isterim&rdquo; diye
sırıtıyor.<br />Vali Efendi ana-babaları uyarmış. &ldquo;Her ne kadar
sosyologlarla, psikologlarla, rehber öğretmenlerle bu konuda çalışma
yürütsek de Diyarbakır&rsquo;da taş ve molotof atan, refüjlerde mendil,
su satan çocukları görüyoruz. Demek ki sosyal tedbirlere ilaveten, kanuni
maddeleri de çalıştırmamız gerekiyor. İkaz, eğitim ve cezalara rağmen
aileler çocuklarına sahip çıkmıyorsa sosyal devlet olarak biz bu
çocukları mahkeme kararıyla ailelerinden alıp Sosyal Hizmetler ve Çocuk
Esirgeme Kurumu bünyesinde 6-7 kişilik Sevgi Evleri&rsquo;ne
yerleştireceğiz.&rdquo;<br />&lsquo;Hayata Dönüş Operasyonu&rsquo;yla
katliam yapan devlet, şimdi de &lsquo;Sevgi Evleri&rsquo;yle asimilasyona
hazırlanıyor anlaşılan. Devletin geleneksel hüsnütabir sanatının
muhteşem bir örneği daha karşımızda.&nbsp;<br /><br
/><strong>Asimilasyon insanlık suçudur </strong><br />Gerçekten. Bunu
hepimiz biliyoruz. Başbakanımız Almanya&rsquo;ya ilk adımını bu
cümleyle atıyor sözgelimi. O da biliyor.<br />Ama memleketin batısında
insan hakları şampiyonu, güneyinde demokrasi şahini Başbakanımız
artık batının da ilgisini çekmeye başladığı üzere kendi memleketinde
bambaşka bir personaya sahip. Yani burada naturasına uymuyor.<br />Ya da
derin samimiyeti, harbi mi harbi içtenliğiyle gönüllerini fethetmiş
olduğu halkının yarısının umursamayacağını; en azından &ldquo;A,
ama bu konu çok farklıı, yıpratmaya çalışmayın cağnım AK
Parti&rsquo;yi&rdquo; tepkisi vereceğini biliyor.<br />Hem Başbakan büyük
bir yücegönüllülük göstererek Dersim konusunda (tabii literatürde
varsa) özür dilemedi mi?<br />Bir kuru özürle bir katliamın sayfasını
kapatıp bir başka kıyımın sayfasını açabileceğine inanıyor.<br
/>Diyarbakır Valisi ve devletin bu devrim gibi uygulamayı başlatacağı
diğer Kürt illerinin valileri, &lsquo;şanlı sömürge valileri
devri&rsquo;ne biraz geç kaldıklarını bilmiyor olabilirler. Sonuçta
AKP&rsquo;nin gelecek vaat eden kadrosundan söz ediyoruz.<br />Ama
gerçekten de Başbakan, Cumhuriyet&rsquo;in ilk dönemi üstüne takdir
edilesi bir itirafçılık üstlenirken o dönemi birebir yeniden yaşatma
gayretinin farkına varılmadığını mı sanıyor?<br />Ailelere para
cezası, çocuklara Sevgi Evleri&rsquo;nin yolları.<br />Gelmiş olduğumuz
şu noktada iktidarın bu kadar aymaz, bu kadar kışkırtıcı, bu kadar
utanmazca çağdışı-insanlık dışı bir projeyle ortaya çıkması, bizi
nasıl bir geleceğin beklediği üstüne bir şey söylemiyor mu?&nbsp;<br
/><br /><strong>Sevgi kurumu </strong><br />BDP&rsquo;yi halletme yolundalar.
BDP&rsquo;ye destek verenleri de topluyorlar. Öcalan&rsquo;ın avukatı da
kalmadı. Basın zaten derdest edilmiş durumda. Şimdi sıra kolları
sıvayıp Kürtlerin zürriyetini kurutmaya geldi, değil mi?<br />Taş atan
çocukları yetişkin gibi yargılayıp cezalandırmanın yolunu açtılar.
Ama yetmiyor işte. Valinin dediği gibi, sosyolojinin, psikolojinin ve
bilumum Batı icadı lojinin çözmeye yetmediği bir sorun var ortada.
Öyleyse o çocukları ailelerinden koparmanın, onları birer küçük Türk
Müslümanı olarak pişirmenin zamanı geldi demektir. Henüz ergen
olmamışları da polis ailelerine dağıtabilirsiniz. Onların çocuğu
olurlar.<br />Şahsi meramım niyetine yazmıştım. Taş atan çocukların
Kürt militan aileleri tarafından sokağa sürülen düşman gücü
olduğuna inanan, onları kâh hukuka başvurarak, kâh milli hassasiyet
cilalayarak halledebilmek için çalışan kafalara yegâne sorum, &ldquo;Siz
savaşı ne zannediyordunuz&rdquo; olacaktır. Üniformalı taşlayan o
çocuklar savaşın ürünleridir. Onlar savaş çocuklarıdır.<br
/>Milyonlarca insan köylerinden sürülüp şehirlerin varoşlarına,
sokaklarına aç biilaç döküldüğünde görmezden gelen vatansever
yiğitler, ne bekliyordunuz? O çocuklar, o taşları atacak.<br />Kılıç
artığı büyük dedeleri öldü. Hâlâ Kürt kıyımlarının belgeleri
Meclis&rsquo;teki sır kasasında. İstiklal Mahkemesi kayıtları,
Topkapı&rsquo;daki Kaşıkçı Elması kadar dokunulmaz. Bu hükümetin
cesareti o arşivleri açmaya bile yetmiyor.<br />Açılım diye yola çıkan
AKP&rsquo;nin şu an durduğu yer, PKK&rsquo;ya karşı Sri Lanka, hayatta
kalan Kürt halkına karşı da Aborijin modeline umut bağlamaktır. Hâlâ
kolonyal şapkasının üstüne oturan bir vali, &ldquo;Hiç kimse çocuk
yaşta çocuklar suça bulaştı diye cezaevine de girdi diye ah vah etmesin.
Timsah gözyaşlarını da akıtmasınlar. Onun için buradan bir çağrıda
bulunmak istiyorum. Herkes aklını başına almak durumundadır&rdquo;
diyebiliyor. Özgüveni tam. Cemaatin kuytu koynuna olan inancı bütün.<br
/>Taş atan, TMK mağduru çocuklardan birinin babası Birgün gazetesinde
Vali Efendi&rsquo;ye gerekli cevabı vermiş:<br />&ldquo;Vali, çocukları
ailelerinden ayırıp sevgi kurumlarına yerleştirecekmiş. Bu ülkede sevgi
kurumu mu varmış? Bunların sevgi kurumları, Uğur&rsquo;un vücudundaki
13 kurşundur. Ceylan&rsquo;ın vücudundaki havan topudur. Kürt
çocuklarına zulümdür, ölümdür... Hiçbir anne-baba, çocuğunun eline
taş verip sokağa göndermez.<br />Bizim çocuklarımız savaşın içinde
büyüdü, gözlerini açar açmaz panzeri, polisi, özel timi gördüler.
Politize oldular. Sormak lazım valiye, kendi çocuğu nerede yaşıyor? O
çocuk, lüks evlerde değil, Bağlar&rsquo;da, Suriçi&rsquo;nde yaşasaydı
nasıl biri olacaktı?&rdquo;<br />Dersim katliamında birbirinden
koparılıp farklı asker ailelerince büyütülmüş kardeşlerin
hikâyelerini yakın zamanda bir belgeselde izlemiştik. Zorla asimilasyonu
bile düşünebilen bir devlet aygıtıyla Dersim katliamının çoktan
kapanmış bir sayfa olduğunu kim iddia edebilir?</p></div><p><SCRIPT
language=javascript>
window.print();
</SCRIPT></p><div id="_Middle1_2">&nbsp;</div><div
id="_Middle1_3">&nbsp;</div><div id="_Middle1_4">&nbsp;</div><div
id="_Middle1_5">Kaynak: Radikal</div><div class="temizle">&nbsp;</div><div
class="top" id="_bottom"><div class="temizle">&nbsp;</div><!--Component ID :
337 --><!--Component Order : 1000 --><!--Key :
ComponentID_337_prms:@ActionName=S=HaberYazdir&@CategoryID=N=$CategoryID&@ArticleID=N=1071537&@CaricatureID=N=$CaricatureID&@AuthorCatID=N=$AuthorCatID
--><SCRIPT type=text/javascript>
var code_desc = 'Radikal Diger';
var gemius_identifier = new
String('AkJAtC__TvvH7bzxYaPJrmXFDtv13ebw8c3z3Lk0syf.k7');
</SCRIPT><SCRIPT type=text/javascript
src="http://www.radikal.com.tr/d/j/1/xgemius.js"></SCRIPT><SCRIPT>
var gozatici=navigator.userAgent
if (gozatici.indexOf('iPad') != -1)
{}
else
{

var _comscore = _comscore || [];

_comscore.push({ c1: "2", c2: "7290377" });

(function() {

var s = document.createElement("script"), el =
document.getElementsByTagName("script")[0]; s.async = true;

s.src = (document.location.protocol == "https:" ? "https://sb" :
"http://b") + ".scorecardresearch.com/beacon.js";

el.parentNode.insertBefore(s, el);

})();

}
</SCRIPT></div><p>&nbsp;</p>

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder