25 Ağustos 2011 Perşembe

Üniversitelinin 'Yatacak' Yeri Yok

<h1><a href=http://www.ivmedergisi.com/node/7333>Üniversitelinin 'Yatacak'
Yeri Yok</a></h1><p class="news"><strong>AKP iktidarında üniversitelerin
sayıları ve kontenjanlarının hızla artmasına karşın öğrencilerin
barınma sorununun göz ardı edilmesi, devlet yurtlarının toplam
kapasitelerinin yalnızca her 10 öğrenciden 1'ine yurtta barınma imkanı
sağlamasına neden oldu.</strong></p><p class="news">Üniversitelerin
kontenjanları 9 yıl içinde yüzde 97,1 oranında artarken, devlet
yurtlarındaki kapasite artışı yüzde 31,5'te kaldı. Barınma sorunu
üniversite öğrencilerini, çoğu tarikat ve cemaatlerin elindeki özel
yurtların kucağına itiyor. 2011 ÖSYS Yerleştirme sonuçlarının
açıklanmasına sayılı günler kala, üniversiteyi kazanan adayların
önündeki en büyük sıkıntıların başında barınma sorunu geliyor.
Türkiye'nin dört bir yanında farklı illerdeki üniversitelerde eğitim
görecek öğrenciler, yıllar içinde yeteri kadar artmayan yurt
kapasiteleri nedeniyle ya konut kiralamak ya da özel yurtlarda barınmak
zorunda kalıyor. AKP'nin iktidara geldiği 2002'den bu yana üniversite
kontenjanlarının yaklaşık 2 kat artmasına karşın yurt kapasitelerinin
artış oranının yüzde 31'de kalması Türkiye'de son yıllarda özel
yurt sektörünün giderek büyümesine yol açtı. Özel yurtların
çoğunun çeşitli tarikat ve cemaatlere ait olması ise öğrencilerin
üniversite yaşamları boyunca tarikat ve cemaatlerin kıskacında
kalmasına neden oluyor. AKP'nin iktidarda bulunduğu 9 yıl içinde;
gerekli alt yapı, fiziki koşullar tam hazırlanmadan "Her ile üniversite
sloganı" ile önce devlet üniversitelerinin ardından YÖK'ün verdiği
destekle vakıf üniversitelerinin sayısı hızla arttı. 2002 yılında
53'ü devlet, 23'ü vakıf olmak üzere toplam 76 üniversite
Türkiye'nin yükseköğretim kurumlarını oluştururken,&nbsp; 2011
yılına gelindiğinde devlet üniversitelerinin sayısı 103'e, vakıf
üniversitelerinin sayısı ise 62'ye çıkarak Türkiye'de toplam 165
üniversite faaliyet göstermeye başladı.</p><p class="news"><br
/><strong>Kontenjanlar yüzde 97,6 oranında arttı</strong><br /><br
/>Üniversite sayısında yaşanan artış kontenjanlara da yansıdı.
ÖSYM'nin verilerine göre 2002 yılında örgün lisans programlarının
kontenjan sayısı 187 bin 730, ön lisans programlarının sayısı ise 196
bin 609 kişi olmak üzere toplam 384 bin 339 kişi olarak belirlenmişti.
AKP, Türkiye genelinde yükseköğretime olan talebi azaltmak amacıyla
kontenjanları başta yeni üniversite kurarak sonra da yükseköğretim
programlarının ikinci öğretimlerini açarak sürekli artırdı.
Özellikle 2008 yılında Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan'ın YÖK'ün
başına gelmesinin ardından kontenjan artışları tartışılan temel
konulardan biri haline geldi. Sonuç olarak 2011 yılına gelindiğinde
örgün lisans programlarının kontenjanları 2002 yılına göre yüzde 142
oranında artarak (özel yetenekle öğrenci alan lisans programları dahil)
455 bin 690'a yükseldi. Ön lisans programları ise yüzde 54 oranındaki
artışla 303 bin 948 kişi oldu. Üniversite kontenjanları böyle 9 yıl
içinde toplamda yüzde 97,6 oranında artarak 759 bin 638'e
çıktı.&nbsp;<br />&nbsp;</p><p class="news"><strong>Yurt kapasiteleri
yüzde 31'de kaldı</strong><br /><br />Milli Eğitim Bakanlığı'nın
(MEB) resmi verileri, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu'na
(YURTKUR) bağlı devlet yurtlarında 9 yıl içinde kontenjan artışının
oldukça altında kalan bir kapasite artışı yaşandığını gösteriyor.
2002-2003 akademik yılında Türkiye genelinde YURTKUR'a bağlı olarak
faaliyet gösteren 191 devlet yurdunun toplam kapasitesi 185 bin 85 kişi
olarak belirlenirken, 2010-2011 akademik yılına gelindiğinde yurt
sayısının 270'e çıkmasına karşın kapasite ancak 243 bin 409'a
kadar çıkabildi. Bir başka deyişle 9 yıl içinde kontenjanlar yüzde
97,6 oranında artarken, yurt kapasiteleri yalnızca yüzde 31,5 oranında
arttı. Bu durum da kontenjan artışının altında kalan yurt kapasiteleri
nedeniyle öğrencilerin barınma ihtiyaçlarını özel yurtlar ve kiralık
konutlarla çözmeye itiyor.&nbsp;<br />&nbsp;</p><p class="news"><strong>10
öğrenciden 1'ine yurt imkanı</strong><br /><br />2002-2003 akademik
yılında yükseköğretimde toplam 1 milyon 223 bin 330 öğrenci eğitim
görürken, kontenjan artışlarıyla 2010-2011 akademik yılında öğrenci
sayısı 2 milyon 87 bin 890'a yükseldi. Buna göre YURTKUR'a bağlı
devlet yurtlarının kapasitesi üniversite öğrencilerinin yalnızca yüzde
11'ine yetiyor. Türkiye genelinde, devlet yurtları ortalama her 10
üniversite öğrencisinden yalnızca 1'ine barınma imkanı sağlıyor.<br
/>&nbsp;</p><p class="news"><strong>İstanbul'da kapasite 15 bin, öğrenci
321 bin!</strong><br /><br />Türkiye'nin en fazla yükseköğretim kurumu
ve üniversite öğrencisine sahip İstanbul'da öğrencilerin yaşadığı
barınma sorunu Türkiye geneline göre daha da kötü bir tablo
oluşturuyor. YÖK'ün verilerine göre, 2010 yılında İstanbul'da 8
devlet üniversitesinde 196 bin 733, 21 vakıf üniversitesinde 124 bin 992
olmak üzere toplam 321 bin 725 üniversite öğrencisi eğitim görüyor. 22
devlet yurdunun toplam 15 bin 512 kapasiteye sahip olduğu İstanbul'da
yükseköğretimde okuyan öğrencilerin yüzde 4,8'ü devlet yurtlarında
barınma imkanı sağlanıyor. Bu durum her 20 öğrenciden yalnızca
1'inin devlet yurtlarında barındığı anlamına geliyor. Başkent
Ankara'da 5 devlet üniversitesinde 154 bin 574, 8 vakıf üniversitesinde
35 bin 52 olmak üzere toplam 189 bin 626 öğrenci bulunuyor. Devlet
yurtları kapasitesinin 16 bin 558 olduğu Ankara'da öğrencilerin
yalnızca yüzde 8,7'si devlet yurtlarında barınıyor.</p><p></p>

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder