<h1><a href=http://www.ivmedergisi.com/node/7193>Disk: İşçilerin
Alınterine Göz Koyanlar Tarihe Karışacaktır</a></h1><p>Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Faruk Çelik 26.07.2011 tarihinde
düzenlediği basın toplantısında bir gazetecinin sorusu üzerine
sendikalı işçi istatistiklerinin yayımlanması durumunda 'önemli
oranda sendikanın devre dışı kalacağını' belirterek "HAK-İŞ,
DİSK tarihe karışmış olur" ifadesini kullanmıştır.<br /><br
/>Bakan'ın bu açıklamasının en hafif tabirle maksadını aşan bir
ifade olduğunu düşünüyoruz.<br /><br /> <br /><br />DİSK adını
uluslararası işçi hareketine ve Türkiye'nin demokratikleşme tarihine
altın harflerle yazdırmıştır. Bu mücadelesinde Kurucu Genel Başkanı
Kemal TÜRKLER, DİSK Yönetim Kurulu Üyesi, İlerici Deri-İş Sendikası
Genel Başkanı Kenan BUDAK olmak üzere onlarca şehit vermiş bir
örgüttür. Ne 12 Eylül'ün işkence ve yasakları ne de iktidarların
baskı ve tehditleri DİSK'in düşünce ve eylemlerini durduramamıştır.
Vesayet zincirlerini kırarak kurulan örgütümüz kimseden icazet almadan
mücadelesine devam edecektir.<br /><br /> <br /><br />DİSK, Selanik ve
Şam grevcilerinin, Osmanlı Amele Cemiyeti'nin varisidir. DİSK 1967'den
bu yana sermayeden ve devletten bağımsız bir biçimde faaliyet
yürütmektedir. Aradan geçen 44 yıl zarfında çok sayıda hükümet
kuruldu, çok sayıda parti açıldı. Hepsi tarih oldular. Ama Türkiye
işçi sınıfının gözbebeği DİSK hala dimdik ayaktadır.<br /><br
/> <br /><br />Konfederasyonumuz DİSK, 12 Eylül Askeri Darbesi'nin
ardından kapatılmıştır. Yöneticileri idamla yargılanmış, binlerce
üyesi tutuklanmış ve işkence görmüştür. DİSK üyesi işçiler başka
sendikalara geçmeye zorlanmış veya sendikasızlaştırılmıştır.
Sendikalarımızın malvarlıklarına el konulmuştur. 11 yıl kapalı kalan
DİSK 1992'de kendisini engellemek üzere hazırlanmış yasalarla tekrar
faaliyete başlamıştır. Ayrıca 12 Eylül ile bugünü
kıyasladığımızda ülkemizdeki belirgin nüfus artışına rağmen
sendikalı işçi sayısında önemli bir düşüş yaşanmıştır.<br /><br
/> <br /><br />DİSK, bugün 17 işkolu sendikasıyla gerek işçilerin
ekonomik ve sosyal haklarını geliştiren örnek toplu sözleşmelerle
gerekse Türkiye'nin demokratikleşmesine ilişkin faaliyetleriyle
mücadelesine devam etmektedir.<br /><br /> <br /><br />Sayın
Bakan'ın açıklaması talihsiz ve kamuoyunu yanıltan niteliktedir.
Çünkü DİSK yıllardır işyeri ve işkolu barajlarının, grev
yasaklarının, noter şartının kaldırılmasını ve sendika yasalarının
uluslararası sözleşmelere uygun hale getirilmesini savunmaktadır. Haziran
2011'de gerçekleşen ILO Konferansı'nda hazırlanan rapor sendikal
yasaların anti-demokratikliğine ve hak ihlallerine dikkat çekmektedir.<br
/><br /> <br /><br />Türkiye'de hükümetler, neredeyse sendikalı
işçinin olmadığı bir cumhuriyet rejimini savunamayacakları için
yıllardır uluslararası kamuoyunu yanıltmaktadır. DİSK ise
Türkiye'deki gerçek sendikalaşma oranının Bakanlığın belirttiği
gibi %57 değil yaklaşık %5 olduğunu her platformda dile getirmektedir.<br
/><br /> <br /><br />Gerçekleri gizleyen hükümetler yıllardır
istatistikleri açıklamayı Demokles'in Kılıcı gibi kullanmaktadır.
Konunun bugünlerde bir kez daha gündeme gelmesinin nedeni ise kıdem
tazminatı tartışmalarıdır.<br /><br /> <br /><br />Bazı çevreler
Bakan'ın bu talihsiz açıklamasını işçi sınıfının birlik ve
dayanışmasına zarar vermek için fırsat olarak kullanmaktadır.
Türkiye'de sendikaya üye olmak hele ki DİSK'e üye olmak işten
atılma sebebidir. ITUC raporlarına göre Avrupa genelinde sendikal
nedenlerle işten çıkartılmaların %60'ı Türkiye'de yaşanmaktadır.
Türkiye genelinde binlerce işçi sendika üyesi olduğu için işten
atılmakta, hakkını aradığı için baskılarla karşılaşmaktadır. Bu
haksızlıklara ses çıkartmayanlar toplumun vicdanında
yargılanacaktır.<br /><br /> <br /><br />Türkiye'de çalışma
hayatının uluslararası sözleşmelere uygun hale getirilmesi doğrudan
hükümetin ve bakanlığın sorumluluğumdadır. Artık mızrak çuvala
sığmamaktadır. Sendika yasalarının ILO Sözleşmelerine uygun hale
getirilmesi Türkiye'nin AB üyeliğinin önündeki zorunlu
koşullardandır. Bakanlığı spekülatif demeçler vermek yerine bu
konudaki görevlerini yerine getirmeye ediyoruz.<br /><br /> <br /><br
/>Bir kez daha ilan ediyoruz, kıdem tazminatı gasp etmek isteyenler, torba
yasa ile işçileri sürgüne gönderip taşeronlaşmayı ve güvencesizliği
kural haline getirmek isteyenler şüphe etmesinler, Türkiye işçi
sınıfı DİSK'in öncülüğünde onlara gereken yanıtı verecektir. <br
/><br />Kaynak: Disk</p>
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder