26 Eylül 2011 Pazartesi

Sel değil HES felaketi mi?

<h1><a href=http://www.ivmedergisi.com/node/7588>Sel değil HES felaketi
mi?</a></h1><p style="font-weight: bold; text-align: justify;"><span
style="font-size: small;">Rize'de 1 kişinin yaşamını yitirdiği sel,
felakete dönüştü. Geçen yıl 12 kişinin yaşamını yitirdiği Rize'de
ard arda felaketler neden yaşanıyor? Acı itiraf AKP'li belediye
başkanından geldi. Başkan Bakırcı, HES istilasına uğrayan bölgede
üzeri kapatılan dereler ve 70 cm. yüksek yapılan Karadeniz Sahil Yolu'nu
işaret etti. Uzmanlar ise "Bu bir uyarıdır" diyor.</span></p><div
class="detail_photo" style="text-align: justify;"><span style="font-size:
small;"><img
src="http://media.etha.com.tr/images/2011/09/26/cache/etha-20110926-rize-00_ext.jpg"
alt="Sel değil HES felaketi mi?" id="news_main_photo" /></span></div><p
class="qn" style="text-align: justify;"><span style="font-size: small;">Etkin
Haber Ajansı / 26 Eylül 2011 Pazartesi, 11:52</span></p><p
style="text-align: justify;"><span style="font-size: small;">İSTANBUL-
Rize'de 1 kişinin yaşamını yitirdiği sel felaketi çevrecilerin ve
uzmanların ısrarla dile getirdiği gerçekleri yine gün yüzüne
çıkardı.</span></p><h2 style="text-align: justify;"><span
style="font-size: small;">AKP'Lİ BAŞKANDAN İTİRAF</span></h2><p
style="text-align: justify;"><span style="font-size: small;">Felaketin
ardından ilk itiraf AKP'li Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı'dan
geldi. Bakırcı'nın itirafı şöyle: "Rize'de denize dikey 23 deremiz var.
Bu derelerin varlığı biliniyordu, ancak dikkat çekmiyordu. Bunların 4'ü
dün taştı. Göreve geldiğimden itibaren bu derelerin problem
olabileceğini, bunun belediye imkanları ile düzeltilemeyeceğini
söyledim. Bundan 1,5 ay önce Rize ziyaretleri sırasında Orman ve Su
İşleri Bakanımız Veysel Eroğlu ile Çevre ve Şehircilik Bakanımız
Erdoğan Bayraktar'a da konuyu aktardım. 'Bu derelerden biri taşarsa,
karayolu 70 santimetre yüksek yapıldığı için şehri su basar ve hiçbir
şey yapamayız' dedim. Bu dereler taşıdığı ağaç, teresubat ve diğer
malzemelerle baskları tıkadı. Bu alışkanlıklarımızdan vazgeçmeliyiz.
Dere üzerlerini kapatmıyorum diye çok eleştiri aldım. Bunun doğru
olmadığını ve üzeri kapatılan derelerin dahi açılması gerektiğini
söyledim. Bunları afet olduğu zaman konuşuyoruz, 15-20 gün sonra ise
unutuyoruz."</span></p><h2 style="text-align: justify;"><span
style="font-size: small;">BENZER SENARYO HES'LERDE YAŞANIYOR</span></h2><p
style="text-align: justify;"><span style="font-size: small;">Karadeniz
İsyandadır Platformu'ndan İTÜ Öğretim Üyesi İsmail Akyıldız, bu
konunun HES'lerle bağlantısı konusunda bilimsel araştırmalara ihtiyaç
olduğunu kaydediyor. Bu konuda çeşitli tahminlerin olduğunu ifade eden
Akyıldız, "Karadeniz Sahil Yolu konusunda çevreciler, yaşam savunucuları
mücadele verdiler ve bunun yalnış olduğunu dile getirdiler. Şimdi benzer
senaryo HES'ler için gerçekleşiyor. Aslında önemli nokta budur. HES
konusunda Karadeniz'in ekolojisini topyekün etkileyeceğini uzmanlar
söylüyor. Dolayısıyla aynı aymazlık, çevre konusunda duyarsızlık
burada da kendini gösteriyor" dedi.</span></p><h2 style="text-align:
justify;"><span style="font-size: small;">TÜYLER ÜRPERTİCİ</span></h2><p
style="text-align: justify;"><span style="font-size: small;">Bu felaketin
geçtiğimiz yıl yine Rize'nin Gündoğdu İlçesi'nde 12 kişinin
yaşamını yitirdiği olaydan daha büyük olduğuna dikkat çeken
Akyıldız, şöyle devam etti:</span></p><p style="text-align:
justify;"><span style="font-size: small;">"Belediye başkanı söyledi. Sahil
yolu 70 cm yüksek yapılmış. Benzer bir sürü örnek var. Örneğin
molozların, hafriyatların dere yataklarına aktarılması meselesi... Bunu
ayrıca düşünmek lazım. Neden Rize'de bu kadar sel felaketi oluyor?
Rakamlar çok büyük. 24 saat içinde metrekareye 226.6 kg yağış
düşüyor. Geçen yıl Gündoğdu'da yaşanan felakette metrekareye 190 kg
yağış düştü. Bunun burada kurulan HES'lerle bağlantısı olması
gerekir. En fazla HES projelerinin yoğunlaştığı illerden biri Rize. Bu
rakamlara bilimsel olarak bir açıklık getirilmesi lazım. Rize'de belki
iklim değişikliğine doğru gidiliyor."</span></p><p style="text-align:
justify;"><span style="font-size: small;">Karadeniz'de yaşam
savunucularının uyarılarına, bilimsel verilere dikkat edilmesi
gerektiğini belirten İsmali Akyıldız, "Benzer çevre felaketleri daha
sık olacaktır. Karadeniz'de sağlam bilimsel verilerle hareket edilmiyor.
Yani Karadeniz sahil yolunda 70 cm gibi büyük bir rakam nasıl gözardı
edilebilir? Tüyler ürpertici. Daha büyük bir felakette olabilirdi"
diyor.</span></p><h2 style="text-align: justify;"><span style="font-size:
small;">'BU BİR UYARIDIR'</span></h2><p style="text-align: justify;"><span
style="font-size: small;">Bu felaketin ekolojik politikaların sonucunun
işareti olduğunu belirten Akyıldız, "Karadeniz'deki çok hassas
yaklaşılması gereken konuların ipuçlarını vermektedir. Ne kadar
bilinçsiz hareket edildiğinin somut örneğidir bu. HES konusunda bu çok
daha fazla böyledir. Şu anda dere yatakları hafriyatlarla doludur. Erezyon
bölgesine HES'ler yapılmaktadır. Karadeniz zaten erezyon bölgesidir.
Dinamitler patlatılmaktadır, Karadeniz'deki vadilerin hepsi
sarsılmıştır. Sel baskınlarına daha kırılgan hale gelmiştir.
Karadeniz'de daha büyük sel felaketleri yaşanabilir. Dinamitliyorlar,
toprakları da dere yataklarına atıyorlar. Sadece bu bile yeterli bir veri
olabilir. Bu bir uyarıdır. HES'ler Karadeniz'i istila etmiştir. HES
projeleri derhal durdurulmalıdır. Sahil yolunda durum ortada. Doğa insana
nerede hata yaptığını gösteriyor. HES'te de benzer durum olacağı
kesindir."</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-size:
small;">kaynak:etha.com.tr</span></p><p style="text-align:
justify;">&nbsp;</p>

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder