4 Ocak 2011 Salı

Çocuksu Bir Eleştirinin Haritası- Hakan ÖZTÜRK

Çocuksu Bir Eleştirinin
Haritası- Hakan ÖZTÜRK

"Lenin okuduktan sonra Çayan'ın yolu diye bir şey
kalmaz"mış. Böyle ifade ediyor düşüncelerini Roni
arkadaş. Marks'ı okuyunca da Lenin diye bir şey kalmaz. Hegel
okumuşsan Marks'ı unutursun. Ne kolay hayat. Ne kolay polemik
zaferleri.

Lenin 1. Dünya Savaşı'ndan önceki ekonomik krizleri
gördü, yumuşama değil savaşın geleceğini tahmin etti.
"Marks'ı okusam emperyalizm diye bir şey kalmaz" demedi.
Kendi döneminin kapitalizmini inceledi. Kapital'in yanı sıra
Emperyalizm diye, o dönemi analiz eden kitabını hazırladı.

Dünyayı anlaman için sadece önceki büyük fikir
insanlarını okumak yetmez sevgili Roni. Yeri gelse, yeni fikirler
üretmenin gereğini ballandıra ballandıra anlatırsın insanlara.
Yenilikçilik şampiyonluğunu kimselere bırakmazsın ama nedense
burada hiç girmemişsin o fasla.

Lenin 2. Dünya Savaşı'nı görmüş müydü?
Görmemişti.

Lenin 1960'ların sonundaki krizleri görmüş müydü?
Görmemişti.

Müsaade et de, 2. Dünya Savaşı ve savaş sonrasındaki krizleri
görme imkanını yakalamış olanlar, somut koşulların somut tahlilini
yapabilsinler.

Bu arada ben sana Mahir Çayan'ın kitaplaştırılmış
yazılarını oku demiyorum. Konuyu senin Mahir'in herhangi bir
yazısını okumamış olma eksikliğin olarak da görmüyorum. On
kişi senin başına toplanıp, Mahir'in yazılarını sana satır satır
okusak da durum değişmez. Çünkü konu senin göstermeye
çalıştığın gibi sadece okumak meselesi değildir.

1. Dünya Savaşı'na yaklaşıyorken Lenin, Kautsky'ye
koşulların kötüye gittiğini anlatmaya çalışıyordu ama
anlatamıyordu. Neden anlatamıyordu? Kautsky Marks'ı okumamış
mıydı? Okumuştu, hatta Lenin Kautsky'nin Marks'tan yapacağı
alıntıları tek tek raflara dizmiş gibi gözükmesine şaşardı.
Gelgelelim iş Marks'ı çok okumakla çözülmedi.
Önemli tarihsel gelişmeler Lenin'i haklı çıkarıyordu. />

Kautsky Alman burjuvazisinin savaş bütçesini kabul edip
dünya işçi sınıfına ihanet ederken, Lenin kırk, Kautsky
atmış yaşlarındaydı. Yani bu işler yaşla olmuyor sevgili Roni. Daha
yaşlı ve Marks'ı çok okumuş Kautsky yanlış bir yola
girdi.

Bunları neden yazmak zorunda kalıyorum? Çünkü maalesef
Roni arkadaş, üç dakika durup düşünülse
kullanılmayacak kalıplarla tefsir yapıyor. Bu arada şunu da
geçerken söyleyeyim, Mahir Çayan 1946'da doğdu, 30
Mart 1972'de Kızıldere'de yirmi altı yaşında katledildi.
Yakınındakiler, Roni arkadaşımıza iletsin de, yanlışı her yerde
tekrar etmekten kurtulsun. Bir devrimcinin yaşını az söyleyerek
önemini azaltmaya çalışmak ona yakışmıyor.

Bir insan yirmi altı yaşındayken 3. bunalım dönemi saptaması
yapabildiyse, bu çok yerli yerindedir be Roni. İktisat okumuşsun ya
buyur konuş üstüne ama ben senin kapitalizme dair değil, hep
devrimcilere dair kriz saptamaları yaptığını gördüm. Bir kere
de bunalım dönemleri üzerine yaz.

Mahir Çayan devrimci stratejisini dünya kapitalizminin
olumsuzluğu, onun uzun bir bunalıma girmiş olması üzerine kuruyordu.
Sende hiç ses yok. Sen mevcut hükümetin iyiliğini
anlatmaktan, rejimin iyiye gidişini anlatmaktan sisteme karşı oluşunu
anlatamıyorsun. Mahir tam bir toplum bilimci gibi buna değinirdi. Ona
göre sömürülen ve ezilen sınıflar sistemden rahatsız
oluyorlar ama sistemin yıkılamayacağı önyargısıyla harekete
geçemiyorlardı. Mahir buna suni denge diyordu. Fakat sana şunu
söylemeliyim ki bu konu tam olarak seni kapsıyor mu emin değilim. />

Bu düzenden rahatsız olup olmadığını yeterince ortaya
koymuyorsun. Hükümetin yardakçısı olanlar seni bin yıl
panellere çağırsalar bin yıl devam edebilirsin gibi
gözüküyor. Mahir, suni dengede altta kalan sınıfların
sistemden rahatsız olduğunu ama isyan edemediğini anlatır. Onlar
rahatsızdır kesinlikle ama yıkıcı olmaya yeltenemiyorlardır. Sen onlar
gibi değilsin, çünkü rahatsız olduğunu
göremiyoruz.

Asıl olarak dünyayı değiştirebilme ihtimalimiz konusunda da
moralin bozuk. O nedenle yetmeyecek şeylere çabuk razı oluyorsun.
Oluyorsunuz. O nedenle "örgütüm
örgütüm" diyorsun ama örgütünüze de
hiç önem vermiyorsunuz. Kampanya topluluğu oldunuz
çıktınız.

"İnsanlar yazdıklarımıza bakıp, böyle şeyleri biz de
yüzlerce yazabiliriz diyecekler" diye şiir yazıyor Ritsos.
"Bizim istediğimiz de bu işte" diyor. İnsanlar bir gün
yazabilecekler ve yapabilecekler Roni. Dengeler bozulacak. İnancını
kaybetme bu kadar. Bak büyük şairler ve büyük
devrimciler nasıl aynı kelimelerde buluşuyorlar.

 

Kaynak:
Gunlukgazetesi.net

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder