Rant Uğruna Kanunsuz
Yıkım

Bir tarafında Şehir
Üniversitesi ve Özyeğin Üniversitesi, diğer bir tarafında
Doğan Holding. Kuzeyi’nde ise Çevre yolu. 34 evin
yıkıldığı İstanbul’un en değerli arazilerinden biri burası.
Burası Altunizade Oymacı Sokak. Tarih 2 Kasım 2010. class="Apple-style-span" style="color: rgb(51, 51, 51); font-family: Verdana;
font-size: 12px; line-height: 18px; "> 
Emniyet ve zabıta, 
yıkım ekibiyle birlikte sabahın erken saatlerinde bu arazideki 34 evin
kapısına dayandı. Emir, Üsküdar Kaymakamlığı’ndandı;
evler yıkılacaktı. 
Mahalleli
çaresiz,  en azından eşyalarını kurtarmak için zaman
istedi ama izin verilmedi. Emir bir saat içinde yerine getirildi.
Gerideyse moloz yığınları kaldı. Yığınlar arasında da koltuk, tabak,
yorgan…

KAYMAKAM:
ÜZGÜNÜZ, YANLIŞLIKLA OLDU
Ertesi gün ise yıkım
basında “vakıf arazi üzerindeki işgal bitti” şeklinde
yer aldı. Yıkım, meşru gösterilmişti. Ancak buz dağının arkası
başkaydı. Arazi, Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne
ait. Vakıflar, araziyi bir inşaat firmasına satıyor. Ardından
Kaymakamlığa arazi üzerindeki evlerin yıkılması için bir
yazı gönderiyor. 
Harekete geçen
Kaymakamlık da, ev sahiplerine bir “yıkacağız,
çıkın” yazılı bir kâğıt gönderiyor. Sonrasını
ve yaşananları ise Avukat Sema Kılıç anlatıyor: class="Apple-style-span" style="color: rgb(51, 51, 51); font-family: Verdana;
font-size: 12px; line-height: 18px; "> 
“Vakıflar, 2767
sayılı kanunundaki geçici 2. maddeye dayanarak Kaymakamlıktan
evlerin yıkılmasını istiyor. Ancak araştırdık ki; 2008’deki yeni
Vakıflar Kanunuyla bu madde çoktan yürürlükten
kaldırılmış. Kaymakam’a durumu anlattık. Bize, ‘burası
İstanbul kanun olmasa bile yıkarım, kanun neymiş ki’ dedi.
Üsküdar Belediyesi’ne gittik. Başkan da  ‘yıkım
yok’ dedi. Ama birkaç gün sonra evler yıkıldı. Oysa
yıkım kararı için mahkemeden alınmış bir karar yok, ihtar yok.
Mahkemeye başvurduğumuz gün evleri yıktılar. Birkaç gün
sonra da mahkemeden yürütmeyi durdurma kararı çıktı.
Haklı olduğumuz kanıtlandı. Gittik kararı belediyeye, kaymakamlığa
ilettik. Kaymakamlık, ‘özür dileriz bir yanlışlık
olmuş’ şeklinde yanıt verdi. Kaymakam’a ‘sen kanunları
uygulayacaksın, mafya değilsin. Seni AİHM’e kadar
götüreceğim’ dedim.”

‘YASAL
OTURMA İZİNLERİ VAR’
Bu insanların 40 senedir
aynı yerde yaşadıklarını söyleyema Sema Kılıç,
“Burası artık bir mahalle olmuş” dedi: class="Apple-style-span" style="color: rgb(51, 51, 51); font-family: Verdana;
font-size: 12px; line-height: 18px; "> 
‘Bu insanlar, tapu
tahsis belgesine sahipler. Yani yasal oturma izinleri var. İşgalci
değiller. Ama ne yazık ki Altunizade rant bölgesi olmuş. İnsanlara
oyun oynamışlar. Araziye müteahhitte kat karşılığı vermişler.
Bunu yaparken de ihale şartnamesinde evleri yıkılacaklara mutlaka daire
verilmesi yönünde maddeye de yer verilmiş. Aksi durumda ihale
geçersiz sayılacak. Müteahhit gelmiş, buradaki insanlarla
görüşmüş sonra çekip gitmiş.”
Şimdi burada, yıkıntılar
arasında 5 kişi kalıyor. Gidecek yerleri olmadığı için
kendilerine sığınacak baraka yapmışlar. Elektrik ve sularını yıkım
günü kesmişler. 
Akşam sokak lambası
aydınlatıyor barakalarını. Suyu bidonlarla taşıyorlar.
Çamaşırlarını elde yıkıyorlar. Tuvalet ihtiyaçlarını
ise enkazda buldukları bir tuvalet ile gideriyorlar, etrafını
çevirmişler. Devletten ise şimdiye kadar buraya hiç kimse
uğramamış.

Kaynak: Birgün