10 Ocak 2011 Pazartesi

Teknik Elemanlar Derneği: "Taşeron Mühendis ile Kamusal Denetim Facialara Davetiye Çıkartmaktır!"

Teknik Elemanlar Derneği:
"Taşeron Mühendis ile Kamusal Denetim Facialara Davetiye
Çıkartmaktır!"

 


Teknik Elemanlar Derneği İstanbul İl Başkanlığı 5 Ocak 2011
tarihinde yayımladığı basın bildirisi ile kamu mühendislik
denetimlerinin taşeronlaştırılmasının hatalara neden olduğunu ve
hataların olmaması için teknik elemanların insanca çalışma
koşullarının olması gerektiğini belirtti.  

 

style="font-family: Verdana; font-size: 11px; ">Basın bildirisinin tam metni
şu şekildedir:

 

style="font-family: Verdana; font-size: 11px; ">Teknik Elemanlar Derneği,
kamu mühendislik kontrol işlerinin sosyal güvenliği olmayan,
 taşeron mühendisler eliyle yapılıyor olmasının, her gün
benzerleri yaşanan ve çoğu faciayla sonuçlanan ( Maden
kazaları, tersane kazaları, yıkılan köprüler ve binalar
vb) mühendislik hatalarını beraberinde getireceğini
düşünmekte ve bu konuda yetkilileri göreve
çağırmaktadır.

style="font-family: Verdana; font-size: 11px; ">Ülkemiz, 1980'li
yılardan itibaren uluslararası sermayenin taleplerine uygun olarak ekonomik
ve sosyal politikalar uygulamış, bunun sonucunda sanayi yatırımları
azalmış, işsizlik artmış, sık sık yaşanan krizler sonucu yoksullaşma
kronik hale gelmiştir. Bu politikalar; teknoloji düzeyini artıracak,
AR-GE çalışmalarını hızlandıracak, yeni ürün
geliştirmeye yönelik bir araştırma politikası saptayacak verimli,
üretken bir yapı kurmayı da engellemiştir. Ülkemizdeki sanayi
tesisleri gelişmiş ekonomilerin taşeronu olarak düşük katma
değerli ürünlerle ihracata yüksek katma değerli
ürünler için ithalata zorlanmıştır.

style="font-family: Verdana; font-size: 11px; ">Ülkemizde ekonomik
kalkınmanın, sanayileşme ve yatırım artışlarına dayalı dengeli bir
yapının oluşturulması ile sağlanabileceği gerçeği göz
ardı edilmiştir. Uluslar arası sermaye kuruluşları eliyle uygulanan
politikalar sonucunda, insanı merkezine almayan, doğayı ve çevreyi
hiçe sayan, her şeyi alınıp satılan bir meta olarak gören
anlayışlar doğal ve beşeri zenginliklerimizi, kamu kaynaklarımızı yok
etmiş, küçültmüş ya da özelleştirme adı
altında sermayeye devretmiştir. Kısaca, son 25 yılda madencilikten
enerjiye ulaşımdan yerleşime, eğitimden sağlığa kadar birçok
sektörde ülkemiz ve toplumumuz aleyhine önemli yapısal
dönüşümler gerçekleştirilmiştir.

style="font-family: Verdana; font-size: 11px; ">Kamu kuruluşlarındaki
taşeronlaşma sonucu şirketlerde istihdam edilen elemanların
büyük bir kısmı, insani olamayan koşullarda,
ücretlerini alamama korkusuyla çalışmaktadırlar
. Firma
yetkilisinin iki dudağı arasına sıkışmış bir kadere mahkûm
edilmektedirler. Ne doğru dürüst sosyal haklardan, ne sigortadan
ne de izinden yararlanabilmektedirler. Kişilikleri çalınan,
onurları kırılan yüz binlerce kişi, kamuda taşeronlaşmanın
mağduriyetini yaşamaktadır.

style="font-family: Verdana; font-size: 11px; ">Son yıllarda kamuda memur
statüsünde çalışan genelde teknik elemanların özelde
ise mühendislerin geçmişten gelen pek çok kazanımları
eritilerek normal büro memuru statüsüne
çekilmiştir. Mühendisler eliyle yapılması gereken
kamudaki kontrol hizmetleri
değersizleştirilmiş, tatminsizleştirilmiş ve
taşeronlaştırılmaya başlanmıştır
. Kamuda istihdam edilmeyerek
taşeron üzerinden hizmet vermek zorunda kalan mühendislerin
işlerini ne kadar sağlıklı yapabilecekleri sorgulanmalıdır. Kamuda
yapılmakta olan mühendislik kontrol işlerinin sosyal
güvenliği olmayan, yıllık girdi çıktılarla ve hak ettiği
maaşın çok altında bir ücretle çalışan
mühendisler
 tarafından yapılıyor olması pek çok
zorlamayı beraberinde getirmektedir. Bu şekilde çalışan
mühendisler kurumda kalıcı olamadığı için
çalıştığı alanda tecrübe kazanamamakta ve alanında
uzmanlaşmaya gereken önemi verememektedir
. Bunun
kaçınılmaz bir sonucu olarak her gün benzerleri yaşanan ve
çoğu faciayla sonuçlanan ( Maden kazaları, tersane kazaları,
yıkılan köprüler ve binalar vb) mühendislik hataları
meydana gelmektedir.

style="font-family: Verdana; font-size: 11px; ">Yaşananlar, özetle
1980'lerden sonra ülkemizde uygulanan sosyal devlet yerine
tüccar devlet mantığının uygulanmasında gelinen uç bir
noktadır. Burada yapılması gereken taşeronlaşma sisteminin
mühendislere varıncaya kadar genişletilmesi değil adil ve sosyal bir
devlet anlayışıyla tüm insanlarımıza hak ettiği insanca
çalışma koşullarının planlanıp
uygulanmasıdır.

style="font-family: Verdana; font-size: 11px; ">Bu konuda tüm
yetkililerin sorumlulukları bulunduğunu belirtiyor, bu olumsuz sürecin
tüm teknik elemanlar adına takip edileceğini kamuoyuna saygıyla
duyuruyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder