İnternete "Sınıfsal"
Ayrım

style="">

" style="">İnternet sektörünün en büyük firması
Google ile ABD'nin en büyük mobil operatör ve servis
sağlayıcılarından Verizon, çok daha hızlı, daha yüksek
ücretli ve sadece büyük çevrimiçi servisler
için kullandırılacak ayrı bir internet şebekesinin kurulması
için anlaştı." [1]

Yukarıdaki
alıntı bize "ağ tarafsızlığının yitirilmesi"ni
anlatıyor. Amerika'da çok tartışılan "ağ
tarafsızlığı", kullanıcıların İnternet'e erişimlerinde
kullandıkları altyapıların sahibi olan şirketlerin, internet servis
sağlayıcıların, hükümetlerin hiç bir şekilde
içeriğe, sitelere, platformlara ve aygıtlara veya izin verilen
iletişim biçimlerine herhangi bir kısıtlamada bulunmamasını
savunanların ortaya attığı bir konu. Bu konunun yoğun bir şekilde
tartışılması, telekom firmalarının katmanlı servis modeliyle sadece
kendilerinin sunabildiği hizmetler yaratmak ve bir tekel haline gelip kendi
hizmetlerinden yararlanacakları sınırlandırmak istemeleri nedeniyle
başladı. Kendi altyapıları üzerinden geçecek trafiği bir
bakıma sınıflandırmak, belki de bir süre sonra öncelikler
belirleyip o önceliklere göre hizmet sunmak bu firmaların
hedefleri sayılabilir. Ağ tarafsızlığına karşı olanlar yapılan
düzenlemelerin özellikle internetteki sorunlara
çözüm bulmak için yapıldığını iddia ediyorlar.
Tartışmaların gösterdiği en önemli şey ise şudur: Sermaye
İnternet'in sahibi olmak istiyor ve bunun için elinden geleni
yapıyor. Bunu "ağ tarafsızlığı" kavramında bir
bulanıklık yaratarak yapıyor. Google ve Verizon anlaşıp internet
trafiğinde sınıfsal bir ayrım yaratarak, daha fazla para verene daha
kaliteli hizmet anlayışını getirmeye çalışıyorlar. Daha fazla
para verene daha fazla hizmet anlayışı ise internet kullanıcıları
arasında zaten var olan uçurumu daha da arttıracak.

İnternetle
ilgili bir diğer güncel sorun da egemenlerin gerçeğe
ulaşılmasını kısıtlama amacıyla kullandıkları en önemli
araçlardan olan sansür. Sansür gerçekleri insanlardan
saklayarak egemenliklerini sürdürmelerine yarayan bir baskı
aracı... Teknoloji gelişse de, bilim atılımlar yaratsa da, kısacası
dünya görünürde değişse de, değişmeyen şey,
egemenlerin baskılarına, farklı araçlarla da olsa, devam
etmeleridir.

Bu
topraklarda, Cumhuriyet ve öncesinde, gazetelere, dergilere, yayınlara,
kitaplara, filmlere, tiyatrolara, aklınıza gelebilecek her türlü
yayınsal, sanatsal ürüne uygulanan sansür bu sefer
teknolojinin bize kazandırdığı İnternet ile gündemde;
büyük bir bilgi deposu olan İnternet'te bazı sitelerin 5651
Sayılı Kanun ile yasaklanmasıyla gündemde.

Bugüne
kadar ekşisözlük, antoloji.com, youtube ve blogger gibi
birçok sitenin kapanmasıyla karşılaştık. Şu an 6000 civarında
yasaklanmış site olduğu söyleniyor. Bunlar arasında cinsel
içerikli sitelerin yoğunluğu göze çarparken, bu siteler
dışında birçok politik sitenin de yasaklı olduğu veya arada
sırada yasaklandığı görülüyor. Politik sitelerin
yasaklanması, insanların gerçekleri yayma ve gerçeklere
ulaşma özgürlüklerinin kısıtlandığı anlamına
geliyor. 

İnternet
sansürü sadece Türkiye'nin gündemini işgal eden
bir konu değil. Dünyada birçok ülkede vatandaşların bilgi
almasını engelleyen sansürler var. IP engellemesi, DNS filtreleme ve
yönlendirme, URL filtreleme, paket filtreleme, bağlantıyı koparıp
yeniden başlatma gibi birçok yöntemin kullanıldığı internet
sansürü henüz egemenlerin istediği düzeye ulaşmış
değil. Elimizde sansürü aşmanın araçları az da olsa var,
ancak yine de teknolojinin ilerlemesiyle bu araçlardan mahrum olmamız
an meselesi… İnternet sansürü her ne kadar internetin
doğası nedeniyle henüz bütünüyle
gerçekleşemiyor olsa da, gün geçtikçe egemenlerin
araçları, dolayısıyla İnternet'e sansür uygulama yetenekleri
artıyor.  Bir taraftan da o doğayı da
değiştirip, egemenler ve şirketlerin daha fazla kâr amacına hizmet
etmesi için çalışmalar yapılıyor. style="">  

Emekten ve
düşünce özgürlüğünden yana olan hiç
kimse, sermayenin, çıkarları ve ideolojisi doğrultusunda ağ
trafiğine eşitsiz davranmasını ve sansürü kabul edemez.
İnternet içerisinde bu şekilde bir ayrımcılığa karşı
mücadele edilmelidir. İnternet erişim hakkı bir insan hakkıdır ve
ayrımsız herkese sağlanmalıdır.

style="">İvme Dergisi

style="">

 

[1] Devler 'Ayrıcalıklı İnternet' için Anlaştı,
Kaynak: ntvmsnbc.com, href="../../../../../../../11/08/2010/devler-ayr%C4%B1cal%C4%B1kl%C4%B1-internet-i%C3%A7in-anla%C5%9Ft%C4%B1.ivme">http://www.ivmedergisi.com/11/08/2010/devler-ayr%C4%B1cal%C4%B1kl%C4%B1-internet-i%C3%A7in-anla%C5%9Ft%C4%B1.ivme