30 Ekim 2010 Cumartesi

ÖLÜMLER SÜRÜYOR, MADEN OCAKLARINDA DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK! / Dev.Maden-Sen

ÖLÜMLER SÜRÜYOR, MADEN
OCAKLARINDA DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK! / Dev.Maden-Sen

 ÖLÜMLER SÜRÜYOR, MADEN
OCAKLARINDA DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK!

27 Ekim 2010

Zonguldak Ereğli'de Hema Endüstri A.Ş Kandilli Kömür
İşletmelerinde 26 Ekim 2010 tarihinde, saat: 10:00 civarında meydana gelen
göçükte, Türkiye Taşkömürü Kurumu'ndan
(TTK) emekli olduktan sonra burada çalışmaya başlayan maden
işçisi Hüseyin TAŞÇI yaşamını yitirdi.

Yaklaşık 750 işçinin çalıştığı, daha önce
gerçekleşen pek çok kazadan sadece organ kaybı ve
ölümle sonuçlananların basına yansıdığı Hema Kandilli
Kömür ocaklarında, bundan önce de 5 ölümlü
kaza meydana gelmişti. İşletmede İş sağlığı ve güvenliği
önlemlerinin yeteri kadar alınmadığı, işçilere dağıtılan
kişisel koruyucu malzemelerin standartlara uymadığı ise bir başka
gerçek. Ocaklarda çalışan işçiler sendikal
örgütlenmeden yoksun olup 3 vardiya halinde
çalıştırılmaktadır.

Düşük ücret, sendikasız, sağlık ve güvenceden
yoksun taşeron sistemine dayanan iş, burada da yine madencilerin
yaşadıkları sorunların başında gelmektedir.

Zonguldak'ta iş cinayetine kurban giden işçinin cesedi daha
toprağa verilmeden bu kez de Bursa'dan ikinci bir acı haber geldi.
Ölümcül kazalarla adını en çok duyuran illerin
başında gelen Bursa'da bu kez Orhaneli ilçesi maden
işçilerine mezar olmuştu.

Bursa'nın Orhaneli ilçesi Akçabük köyünde
faaliyet yürüten Şetat Madencilik şirketine ait krom ocağında
26 Ekim 2010 tarihinde, 16:00 - 24:00 vardiyasında meydana gelen kazada
işçilerden Ramazan SATIK ve Akın DENİZ yaşamını yitirdi. Ocağa
indikleri vagon taşıyan asansörün çelik halatının
kopması sonucu meydana geldiği öğrenilen ve 1 işçinin de
yaralı olarak kurtarıldığı kazada işçiler, asansörle
birlikte 70 metre aşağıda yere çakıldılar. Hatırlanacağı gibi,
18 Mart 2010 tarihinde Şetat madencilik işçilerini taşıyan servis
park halindeki kamyona çok süratli çarpmış, 2
işçi yaşamını yitirirken 13 işçi de yaralanmıştı.

Eğitimsiz işçilerin, düşük ücretle ve sendikasız
olarak çalıştırıldığı krom işletmesinde iş sağlığı ve
güvenliği yönünden pek çok eksiğin bulunduğu,
işverenin insan yaşamını sürekli maliyet hesabıyla ikinci plana
attığı öğrenildi. Bunun önümüzde duran en net
örneği ise kullanım süresi dolmuş olan yıpranmış çelik
halatın süresinde yenilenmemiş olmasıdır.

Ülkemizde, önlenebilir pek çok kaza, yetkililerin
"sektörün kaderi" açıklamalarıyla kanıksanarak
ölümlü kazalar haline gelmiştir.

Maden ocaklarında alınması gerekli önlemler konusunda caydırıcı
yaptırımları hedefleyen denetimler artırılmalı, yasal mevzuattaki
boşluklar biran önce doldurulmalı, taşeron sistemi yasaklanmalı,
sendikal hak ve özgürlüklerin önünü
açacak düzenlemeler derhal yapılmalıdır. Dünyanın pek
çok ülkesi tarafından imzalanan Uluslararası Çalışma
Örgütü'nün (ILO) 176 sayılı Madenlerde İş Sağlığı
ve Güvenliği Sözleşmesi bir gün bile geçirilmeksizin
imzalanarak iç hukuka uyarlanmalıdır.

Yaşamını yitiren madencilerin ailelerinin acısını paylaşıyor ve
başsağlığı diliyoruz. İnsanca yaşanacak ücret, sağlıklı ve
güvenceli bir çalışma ortamının yaratılması için
yetkililerin taleplerimizi dikkate almasını bekliyoruz.

Dev.Maden-Sen

Yönetim Kurulu

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder