<h1><a href=http://www.ivmedergisi.com/node/6626>Siyanür barajını
özelleştirme ve kar hırsı çökertiyor</a></h1><p class="spot">
Kütahya'da faaliyet gösteren ETİ Gümüş
A.Ş'nin siyanür barajındaki çökme özelleştirme
sonrası kapasitesinin iki katına çıkarılmasından kaynaklanıyor.
Kütahya ve Eskişehir'i tehdit eden felakette son set de
yıkılırsa felaket Karadeniz'e kadar yayılabilir. Yaklaşan yağmur da
endişe yaratıyor.</p>
<div class="news_text">
<p>
<img align="right" height="153" hspace="5"
src="http://www.emekdunyasi.net/resim/olcekle/7119/300/153" vspace="5"
width="300" />Kütahya'daki Eti Gümüş Madeni işletmesinin
dev siyanür havuzunda cumartesi günü meydana gelen
çökme, endişe yaratmaya devam ediyor. Çevre
Mühendisleri tesislerin Porsuk Çayı'na 30 kilometre
uzaklıkta olduğunu, barajın çökmesiyle 25 milyon metreküp
siyanürlü suyun Porsuk Çayı'na karışacağını
söyledi: "Tehlike çok büyük. Porsuk Çayı
güzergahında bulunan Kütahya ve Eskişehir'i büyük
tehdit bekliyor. Ardından Porsuk, Sakarya ile birleşiyor. Karadeniz'e
döküldüğü yere kadar bu tehdit devam ediyor."</p>
<p>
Kütahya'ya bağlı Gümüşköy yakınlarında ETİ
Gümüş AŞ'de meydana gelen kazada, siyanür barajları
yıkılma tehdidi ile karşı karşıya kaldı. Yaklaşık 25 milyon
metreküp siyanürlü suyun tutulduğu ve 4 bölümden
oluşan barajlarda, ikinci ve üçüncü
bölümleri ayıran set de yıkıldı. İkinci ve
üçüncü bölümdeki sular
dördüncü bölüme geçti ve siyanürlü
suları bir sette tutmaya başladı. Eğer bu set de yıkılırsa
Türkiye'de çok büyük bir çevre felaketi
yaşanacak.</p>
<p>
<strong>ÖZELLEŞTİRME ÇÖKERTTİ</strong></p>
<p>
Köylüler, 2004'te özelleştirilen tesislerde üretim
kapasitesi artınca çökme olduğunu belirtiyor. Jeoloji
Mühendisi Tahir Öngör de "Burası 2004'te
özelleşti. 2 yıl sonra işletme kapasiteyi 2 katına, yılda 60 tondan
135 tona çıkardı. Atık miktarı 2 katına çıktı. Havuzu
enine büyütemeyecekleri için seddenin üzerine toprak
yığarak derinliği arttırdılar. Bu da baskıyı arttırdı.
Köylüler 3 yıldır buranın sızdırdığından
şikâyetçiydi. Göçmenin nedeni budur" diye
konuştu.</p>
<p>
<strong>MACARİSTAN'IN 25 KATI</strong></p>
<p>
<img align="right" height="190" hspace="5"
src="http://www.emekdunyasi.net/resim/olcekle/7121/263/190" vspace="5"
width="263" />Çevre Mühendisleri Odası Genel Sekreteri Hasan
Şevki Çiftçi, karşı karşıya kalınan tehlikeyi şöyle
anlatıyor: "Macaristan'da 1 milyon metreküp alüminyum
cevheri barajı yıkarak çevre felaketine sebep oldu.
Kütahya'da ise 25 milyon metreküp siyanürlü su
bulunuyor. Alüminyum cevheri de çok tehlikelidir ancak
siyanür daha tehlikeli bir maddedir."</p>
<p>
Peki böyle bir felaket yaşanırsa, bölge bundan nasıl
etkilenir, sınırları nereye kadar uzanır? Bu soruya Çiftçi
karamsar bir yanıt verdi: "Bu bölgede en kritik nokta Porsuk
Barajı. Baraj, tesislere 27-30 kilometre uzaklıkta. Tesis, barajın su
toplama havzasında bulunuyor ve baraj ile tesis arasında bir vadi
uzanıyor. Eğer 4. set de yıkılırsa, siyanürlü sular saatler
içinde baraja ulaşır. Porsuk, Sakarya Nehri ile de birleşiyor.
Sakarya ise Karadeniz'e dökülüyor. Porsuk Barajı yoluyla,
siyanürlü suyun Karadeniz'e kadar ulaşması içten bile
değil."</p>
<p>
<strong>TARIM VE İNSANLAR ÖLÜR</strong></p>
<p>
Çiftçi, böyle bir kazanın olması durumunda ne kuyu
sularının kullanılabileceğini ne de tarım ürünlerinin
tüketilebileceğini söyledi: "Siyanür çok
tehlikeli bir madde. Eğer bir insan 8 miligram/litre oranında siyanür
alırsa zehirlenir. Bir litre suda 0,05 miligram siyanür varsa, bu da
zehirli su kabul edilir. Böyle bir durum Türkiye için
felaket olur."</p>
<p>
Çiftçi, 4. settin de hemen kuvvetlendirilmesi gerektiğini
söyledi: "Felaketin yaşanmaması için hemen 4. seddenin
yıkılma tehlikesi ortadan kaldırılmalı ve güçlendirilmeli.
Ayrıca siyanür zehirlenmelerine karşı panzehir iğneler bulunuyor.
Her ihtimale karşı bu iğneler bölgeye sevk edilmeli. Önlem
olarak da yakındaki köyler bir an önce boşaltılmalı."</p>
<p>
<strong>'HEPSİNİ KONTROL EDEMİYORUZ'</strong></p>
<p>
Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, yaşanan olayların
üçüncü gününde geldiği Kütahya'da
ilk olarak Vali Kenan Çiftçi'yi ziyaret etti. Eroğlu,
Bakanlık ve DSİ Genel Müdürlüğü uzman ekiplerinin de
katıldığı Valilik'teki toplantıda Eti Gümüş
A.Ş.'deki gelişmeler ve çalışmalarla ilgili bilgi aldı.
Eroğlu burada yaptığı açıklamada, "Devlet olarak inceliyoruz
ama hepsini derinlemesine girmemiz mümkün değil. Bu konuda
bütün işletme sahiplerine, bilhassa zehirli ve zararlı atıklarla
çalışan fabrikaların müdürlerini, yönetim kurulu
başkanlarını, sahiplerini ikaz ediyorum. Çünkü bu
tür konularda cezaları çok ağır. Olay olduktan sonra para
cezasının dışında hapis cezası dahi var. İşletmelerini zaman zaman
kontrol etsinler, tedbirler alsınlar, rica ediyoruz. Başbakanımız kadro
konusunda sorunumuzu çözdü, Haziran ayından itibaren yeni
personel alacağız" dedi.</p>
<p>
<strong>ÜRETİM DURDURULDU</strong></p>
<p>
Üretimin durdurulduğu tesislerde bulunan 4'üncü baraj
setinin 1.5 metre yükseltilerek siyanürlü suyun bir
kısmının buraya verileceği, yapımına başlanan 5'inci barajın
tamamlanmasının ardından da siyanürlü suların buraya
aktarılacağı bildirildi. Eroğlu, "Tüm tedbirler alındı ve her
şeyi planladık. Şu anda havuzların dışına hiçbir yerde
sızıntı, siyanürlü atık karışması söz konusu değildir.
Havuzların arasında, kendi içinde olan bir problemdir. Bunu
özellikle bir kez daha belirtiyorum; Dışarı bir gram dahi sızma
yoktur" dedi.</p>
<p>
Meteoroloji yetkilileri de önümüzdeki çarşamba,
perşembe ve cuma günleri bölgede yağış beklendiğini
açıkladı. Yağışın siyanür havuzlarında tehlike
yaratabileceği, setlerde yine çökmelerin oluşabileceği
öne sürülüyor. Eti Gümüş A.Ş.'de daha
önce yapımına başlanan 5 nolu yeni baraj havuzu inşaatının DSİ
3'üncü Bölge Müdürlüğü
kontrollüğünde yürütüleceği açıklandı.
Kütahya Valiliği'nden yapılan açıklamada, üretimin
durdurulduğu tesislerde bulunan 4'üncü baraj setinin 1.5 metre
yükseltilerek siyanürlü suyun bir kısmının buraya
verileceği, 5'inci barajın tamamlanması halinde de siyanürlü
suların buraya aktarılacağı bildirildi. Tesislerde ise dün sabah
saatlerinden itibaren iş makineleriyle yapılan çalışmaların
hızlandırıldığı gözlendi.</p>
<p>
<strong>EN KÖTÜ DURUM SENARYOSU</strong></p>
<p>
<img align="right" height="190" hspace="5"
src="http://www.emekdunyasi.net/resim/olcekle/7120/263/190" vspace="5"
width="263" />Radikal gazetesi, yaşanabilecek en kötü durum
senaryosunu yıllardır siyanürlü madencilikle ilgili
araştırmalar yapan Jeoloji Mühendisi Tahir Öngör'e
sordu. Son duvarın her an göçebileceğini söyleyen
Öngör, siyanür ve ağır metallerle dolu atığın olası
seyrini çizdi. Son set yıkılırsa çamur ilk etapta 2-3 km.
boyunca tarlaları kapsar. Çamuru ıslah etmek mümkün
değil. İncecik öğütülen ağır metaller kanser yapıcı
maddeleri yayacak. Atık ilk olarak 5 km kuzeye ve 12-13 km doğudaki Enne
Barajı'na ulaşır. Enne Barajı'nda bileşikler
çökertilmeye çalışılır.<br />
Atıklar 2. derecede Porsuk Barajı'na ulaşacak. Porsuk
Çayı'na ulaşması 1 hafta, 1 ay belki de 2 yıl alabilir. Porsuk
Barajı kritik. Çünkü Eskişehir'in içme suyunu
sağlıyor. Barajın dip tortuları içinde ağır metal zenginleşmesi
olur. <br />
Porsuk Barajı'ndan sonra da daha da seyrelerek ilerler. Sakarya
Nehri'ne ve dolayısıyla Karadeniz'e ulaşabilir. Bölgede
çayların sayısız yan kolları var. Uzun vadede Eskişehir ve
Kütahya'nın kuzey yerleşimleri tehlikede. Boşalacak olan şeyin
büyük kısmı çamur. Çamur baraja gelmeden tarlalara,
dere yataklarına yayılacak. Ancak içindeki ağır metaller ve
siyanürün yaptığı bileşikler tekrar tekrar yıkanarak yeraltı
ve yüzey sularına yayılacak. Adından ötürü
siyanür öne çıkarılıyor. Ancak çamurda daha
tehlikeli ağır metaller var.<br />
Çamurun yayıldığı yerde kayalar geçirirse ağır metaller
hızla yeraltı suyuna karışacak. Ya da tarımsal toprağın
gözeneklerine inecek. Bitkiye ulaşacak, bitkiyi yiyen, kuşa, tavuğa,
ineğe geçecek. Bu durumda akacak sudan hayvanların içmemesi
gerekir. Bitkilerin kullanılmaması lazım.</p>
<p>
ANKARA- EmekDunyasi.Net/Ajanslar</p>
<p>
<strong>Kaynak: www.emekdunyasi.net</strong></p>
<p>
</p>
</div>
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder