href=http://www.ivmedergisi.com/node/3848>Allianoi
Dünyanın
birçok yerinde nehirler üzerinde baraj projeleri
gündemdedir. Bu barajlar enerji üretimi, içme veya sulama
için su kaynağı oluşturma, taşkınları kontrol edebilme ve
taşımacılık amacıyla kullanılabilmektedir. Dünyada halihazırda
50.000'den fazla baraj inşa edilmiştir. Hükümetler pahalı olan
baraj projeleri için uluslararası kredi veren kuruluşlardan
(Dünya Bankası kurulduğu 1944 yılından beri dünyanın farklı
yerlerindeki 600 baraj için 60 milyar dolar kredi vermiştir) baraj
yapımları için fon alırlar. Yerli halka barajın yapılmasıyla
istihdam olanağının artacağı, enerji üretiliyorsa enerjiden, sulama
amaçlıysa tarımsal etkinlikler için sudan
faydalanabilecekleri söylenir. Çoğu zaman söylenenin
tersine orada yaşayanlar evlerinden olur (dünyada her yıl 2 milyon
insanın barajlar nedeniyle göç ettirildiği tahmin
edilmektedir), tarım alanları istimlak edilir ve insanlar göç
ettirilirler, sulama ve enerjiden yararlananlar da büyük sanayi
kuruluşları ve ziraat işletmeleri olur. O bölgedeki ekolojik sistem
de yapılan barajlardan olumsuz etkilenir. Hayvan ve bitkilerin
yaşadıkları yerler bozulur, doğal kaynaklar yok edilir, insanlar
için sağlık sorunları ortaya çıkabilir. Tarihi veya doğal
güzellikler sular altında kalabilir. Tüm bu etkiler çoğu
zaman barajların yapımı sırasında dikkate alınmaz. Sermaye merkezli
politikalar para ve kâr için insanları ve doğayı gözden
çıkarmakta tereddüt etmez.
Ülkemizdeki nehirler üzerinde de benzer birtakım baraj projeleri
yıllardır dillendiriliyor. Bunlardan en çok gündemde olanları;
Zeugma antik kentini etkileyen Birecik Barajı, Munzur üzerindeki baraj
projeleri, Hasankeyf'te yapılması düşünülen Ilısu Barajı
ve su toplamaya başlandığında Allianoi antik kentini sular altında
bırakacak Yortanlı Barajı'dır.
Sulara Çizili Kent: Allianoi
Allianoi, İzmir'de Bergama ilçesi sınırları içinde Paşa
Ilıcası denilen yerde bulunan antik kenttir. O bölgede Devlet Su
İşleri'nin (DSİ) yapmayı düşündüğü sulama
amaçlı Yortanlı Barajı'nın yapımına başlanmadan önce,
Kültür Bakanlığı ile yapılan protokol gereği orada
bulunabilecek tarihi kalıntıların çıkarılması sırasında
bulunmuştur. Eski çağlarda termal şifa merkezi olarak kullanılan
Allianoi'nin 1998 yılında başlanan kazı çalışmalarıyla
yüzde yirmisi ortaya çıkarılmıştır. Bu çalışmalar
sonucunda Allianoi'de içinde sıcak suyu bulunan, dünyanın
en büyük ve en sağlam kalabilmiş Roma Ilıcası saptanmıştır.
Prehistorik çağda yerleşim yeri olduğu düşünülen
Allianoi tarih boyunca farklı dönemlerde önemli bir merkez olarak
kullanılmıştır. Helenistik dönemden itibaren sıcak sudan
yararlanıldığı düşünülmektedir. Kentte Roma
Dönemi'ne ait şehir mimarisiyle ilgili köprü, cadde gibi
eserlere rastlanmıştır. Bizans Dönemi'nde de kullanılmaya devam
edilen ılıcanın yakınında bulunan Roma Köprüsü Osmanlı
Dönemi'nde ve 20. yüzyılda da kullanılmıştır. Ancak 1992
yılında kurul kararı alınmadan, Bölge Karayolları
Müdürlüğü tarafından Roma
Köprüsü'nün şekli bozularak yeni bir köprü
yapılmıştır. Aynı yıl İzmir Valisi-İl Özel İdaresi'nin
restorasyon için ihaleye vermesiyle, ılıcanın içine modern
bir bina yapılmıştır. Ilıca böylece işletmeye açılmış,
ancak 1998 yılındaki sel ile hasar görerek kullanılamaz hale
gelmiştir.
Yortanlı Barajı
Ege Bölgesi'ndeki Kınık Ovası'nda sulama amaçlı bir baraj
projesi 1963 yılında gündeme gelmiştir. İlk önerilen baraj
projesi olan Paşaköy Barajı yapılmamış, 1981 yılında DSİ,
Bakırçay Kınık Projesi Planlama Raporu çerçevesinde o
bölge için Yortanlı ve Çaltıkoru barajlarının inşa
edilmesine karar vermiştir. Yortanlı Barajı'nın kesin projesi 1984'te
hazırlanarak 1992 yılında inşaatı ihale edilmiştir. Toprak dolgu
tipinde tasarlanan Yortanlı Barajı'nın 7793 hektar tarım arazisine yılda
ortalama 37 milyon m3 su vermesi ön görülmüştür.
DSİ'ye göre Yortanlı Barajı'nın önemli bir parçası
olduğu Bakırçay-Kınık Projesi ile etki alanındaki 5600
çiftçi sulamadan yararlanabilecek, 6000 kişiye istihdam
sağlanacaktır. (Yortanlı Barajı için 2005 yılına kadar
dönemin parasıyla 53 trilyon lira harcanmıştır). Baraj projesiyle
birlikte Paşaköy, Çaltıkoru ve yakın köylerde
yaşayanların tarım arazilerinin bir kısmı baraj sınırları
içinde kalmıştır. Proje aynen uygulandığında 67.3 hm3 suyun
toplanacağı baraj, çok geniş bir zeytinlik ve tarıma elverişli
alanı da su altında bırakacaktır. Aynı zamanda göletin tam
ortasında bulunan Allianoi tamamen sulara gömülecektir. Barajın
yaklaşık 40-60 yıllık ömrü boyunca biriken alüvyonla
birlikte, Allianoi yaklaşık 15 metrelik alüvyon dolgu altında
kalacaktır. Baraj ömrünü tamamladıktan sonra akarsu
yatakları kuruduğu için bu bölgenin çölleşmesi de
yüksek olasılıktır.
Bergama bölgesindeki madencilik faaliyetlerini de göz
önüne aldığımızda barajın yapılmasıyla ilgili olarak
sorulması gereken bir diğer soru, barajın o bölgedeki madencilik
şirketlerinin ihtiyacı olan suyun tedarik edilmesinde kullanılıp
kullanılmayacağıdır. 1 ton altın için 1 ton suyun gerektiği
altın madenciliği konusu düşünüldüğünde,
Bergama'da Ovacık ve Kazdağları'ndaki çalışmaların barajın
yapılması için bu kadar ısrar edilmesinde rolü olup
olmadığı sorgulanmalıdır.
Süreç
Allianoi ile ilgili 2001 yılının Mart ayında İzmir I Numaralı
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu (KTVKK)
"...alanın 1. derece Arkeolojik Sit olarak tesciline, antik
yerleşimin göl alanı dışına çıkarılmasına ve İlya
Çayı'nın su baskınından korunması için, DSİ
tarafından gerekli bilimsel ve teknik çalışmaların
yapılmasına..." kararı almıştır.
2002 yılında kazı ekibi tarafından antik kentin kurtarılması
için baraj gölünün bir kısmının setlerle
çevrilmesi ve ayrılan kısımların tünellerle bağlantı
kurulması projesi önerilmiştir. Bu proje su tutma alanını
azaltacağı, setlerin yapılma maliyetinin yüksek olması ve setlerin
su yalıtımına yeterli olmayacağı gerekçeleriyle DSİ
tarafından kabul görmemiştir.
Nisan 2005'te İzmir II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını
Koruma Bölge Kurulu "Allianoi Antik Kenti ile ilgili İzmir I Nolu
KTVKK'nca alınan 29.03.2001 gün ve 9229 sayılı kararın
geçerli olduğuna..." karar vermiştir. Bu sırada
Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı Kültür
Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü,
çözüm için, "bugüne kadar ortaya
çıkan kalıntıların üzerinin mil tabakası ile
kaplanması" önerisinde bulunmuş, Devlet Su İşleri (DSİ) de
öneriyi kabul etmiştir. Mille örtülmesi barajla birlikte
metrelerce alüvyon altında kalacak kentin kurtarılması için
gerçekçi, somut bir çözüm önerisi
olmamasına rağmen, bu öneri DSİ Genel Müdürlüğü
ile Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel
Müdürlüğü tarafından koruma kurulunun gündemine
getirilmiştir. Bunun üzerine İzmir II Numaralı Kültür ve
Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu 01.06.2005 tarihinde;
"...Allianoi'un korumasına yönelik farklı önerilerin
ve yöntemlerin bu konuda uzmanlaşmış kurum ve/veya kuruluşlara
bilimsel olarak incelettirilerek, Kurula iletilmesine, konunun bundan sonra
değerlendirilmesine..." karar vermiştir.
Bu karar doğrultusunda, Kültür ve Turizm Bakanlığı
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel
Müdürlüğü tarafından akademisyenlerden oluşan beş
kişilik bir bilimsel heyet oluşturulmuştur. Bu heyet, Allianoi'ye
gidip ayrıntılı bir inceleme yaparak Temmuz 2005 tarihli Yortanlı Baraj
Gölü İçinde Kalacak Allianoi Antik Kenti'nde Korumaya
Yönelik Farklı Önerilerin Değerlendirilmesine İlişkin Rapor
hazırlamıştır. Bu raporda "...Allianoi olarak adlandırılan
tescilli arkeolojik sit alanının, kültür tarihimize katkıları
nedeniyle korunmasının tartışmasız olduğu; ancak bu amaçla
sunulmuş olan koruma önerilerinin alanın korunması konusunda
gerçekçi bir çözüm getirmediği, (...)
onbinlerce yıllık süreçten geçerek bize ulaşan bir
kültür varlığını yok etme hakkına sahip olmadığımız gibi,
bunları gelecek nesillere aktarma
yükümlülüğümüzün olduğu da kesinlikle
unutulmaması gerektiği, bu nedenle anlık çözümler aramak
yerine, alanın bütüncül ve kalıcı olarak korunması ve
sergilenmesi için daha fazla zaman kaybetmeden harekete
geçilmesi, bu konuda ulusal ve uluslararası sorumluluğumuzun bir
gereği olduğu..." belirtilmektedir.
Rapordaki değerlendirmeler ve öneriler doğrultusunda
Allianoi'nin korunması konusu, İzmir II Numaralı Kültür ve
Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun 28 Eylül 2005
tarihinde yapılan toplantısında görüşülmüştür.
13.10.2005 tarih ve 1453 sayılı kararda Allianoi'nin
"Dünya mirası
literatürüne girebilecek nitelikte korunması gerekli
Kültür Varlığı" olduğu kabul edilmiş ve
"çözüm üretilene kadar barajda su
tutulmamasına" karar verilmiştir.
27.10.2006 tarihinde ise Resmi Gazete'de Kültür ve Tabiat
Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunun Baraj Alanlarından Etkilenen
Taşınmaz Kültür Varlıklarının Korunması İle İlgili İlke
Kararı yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu kapsamda
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve
Müzeler Genel Müdürlüğü tarafından, 04.01.2006
tarih ve 2031 kararı ile konu ile ilgili bir Bilim Komisyonu
oluşturulmuştur. Arkeolog ve jeoloji mühendislerinden oluşan kurul
Mart 2006'da alanı incelemiştir ve 09.05.2007 tarihinde yaklaşık
1,5 yıl sonra su altında kalma gibi bir kararı kendilerinin
veremeyeceğini rapor ederek net bir görüş oluşturmadan
görevden çekilmiştir.
Bu sırada Allianoi'nin sular altında kalmasını engellemek için
arkeologlar, avukatlar, mimarlar, mühendisler, hekimler, meslek
odaları, sivil toplum örgütleri temsilcileri ve diğer duyarlı
insanlar tarafından 2004 yılında "Allianoi Girişim Grubu"
kurulmuştur. Girişim Grubu baraj inşaatının durdurulması için
İdare Mahkemesi'ne başvurmuştur. Bu konuda ikinci dava da Arkeoloji ve
Arkeologlar Derneği, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, TMMOB
Mimarlar Odası ile İzmir Turist Rehberleri Odası tarafından
açılmıştır.
Daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı İzmir II Numaralı
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu,
Yüksek Kurul'un ilke kararına dayanarak "Yortanlı Baraj Göl
alanı Paşa Ilıcası Kazı Alanı Korunması Tatbikat Projesinin Uygun
Olduğunu, koruma duvarı ile ilgili uygulamaya geçilmeden önce
söz konusu proje ile ilgili Bilim Kurulu'nun net
görüşünün alınmasına, kazılar sonucu ortaya
çıkarılan taşınmazların belgeleme ve mimari dokümantasyon
çalışmalarının gerçekleştirilmesine, sergilenmek amacıyla
taşınması gerekli görülen mimari öğelerin tespit edilerek
taşınmasına" karar vermiştir. Bu karar üzerine Kültür
ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel
Müdürlüğü tarafından, 03.07.2007 tarih ve 115270
sayılı yeni bir Bilim Komisyonu oluşturulmuş, söz konusu komisyon
yaptığı incelemeler sonucunda 14.09.2007 tarihinde "Yortanlı Baraj
Göl alanı Paşa Ilıcası Kazı Alanı Korunması Tatbikat
Projesi" üzerinde değişiklik önerilerini içeren
çözüme yönelik raporunu vermiştir. Kültür ve
Turizm Bakanlığı İzmir II. Numaralı Kültür ve Tabiat
Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu proje uygulamasından sonra su
tutulmasına karar vermiştir.
Dava süreci devam ederken iş makineleri kullanılarak Allianoi'ye zarar
verilmiş, bunun üzerine mahkemeden bilirkişi raporu hazırlanması
istenmiştir. Bunun üzerine sıcak su havuzlarındaki suyun kanalla
İlya çayına akıtılıp akıtılmadığı ve İlya
Çayı'nda kepçeyle hafriyat yapılıp yapılmadığı
konusunda, Mahkeme Heyeti'yle birlikte 10.09.2008'de Delil
Tespiti sonucunda hazırlanan jeolojik Bilirkişi Raporu hazırlanmıştır.
Bu raporda "Yapılan kazı sonucunda, dere yatağının
derinleştirilmesi, basınç azalmasından dolayı suyun tamamının
dere yatağına doğru hareket etmesine neden olmuştur. Bu durum Kaplıca
içindeki kaynağın kurumasına neden olmuştur." denilmektedir.
Ayrıca " Yapılan kazı Paşa Ilıcası'ndaki hidrojeolojik yapıyı
etkilemiş ve zaten çok hassas olan dengeyi bozmuştur…"
denilerek Allianoi'nin hasar gördüğü tespit edilmiştir.
/>
2006 yılında yayımlanan Koruma Yüksek Kurulu'nun DSİ'ye,
"barajın planlanan alanın dışında başka bir yerde yapılmasının
mümkün olmadığının saptanması" halinde taşınmaz
kültür varlıklarının "başka bir yere taşınması ya da
belgelenerek su altında bırakılmasına karar" verme yetkisi veren
ilke kararının iptaline ilişkin açılan davada Şubat 2009'da
Danıştay 6. Dairesi ilke kararının oybirliğiyle iptaline karar
vermiştir. Arkeologlar Derneği, Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı,
TMMOB Mimarlar Odası, İzmir Turist Rehberleri Odası ve Çağdaş
Hukukçular Derneği'nin açtığı dava sonrasında
Allianoi ve Hasankeyf'in sular altında kalmasını engellemek
için büyük bir adım atılmıştır. Bu karar sonrasında
Allianoi Girişim Grubu baraj çalışmalarının durdurulmasını ve
verilen hasarların onarılmasını istemiştir.
KAYNAKÇA
1. International Rivers Network- Uluslararası
Nehirler Ağı, Erişim: http://internationalrivers.org/, Mart 2009
2. Allianoi Girişim Grubu, Erişim: www.allianoi.org, Mart
2009
3. DSİ II. Bölge
Müdürlüğü-İzmir, Paşa Ilıcası Kurtarma Kazıları,
Erişim: http://www.dsi.gov.tr/bolge/dsi2pasailicasi.htm, Mart 2009
/>
4. Türkel Minibaş, Yortanlı Barajı Kimin
İçin?, Erişim:
http://www.turkelminibas.net/read.asp?id=45&tur=gazete, Ağustos 2005
/>
5. İzmir Ticaret Odası, Allianoi Kazıları ve
Gelişmeler, İzmir, Eylül 2006
6. Ahmet Tomar, Yortanlı Barajı'nda son
gelişmeler, Erişim:
http://www.tarimmerkezi.com/yazar_kose.php?hid=11200, Aralık 2007
Sayı 7 Su Sayfa 64-68
İvme Dergisi yazısıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder