29 Aralık 2010 Çarşamba

EMO 56 Yaşında

EMO 56 Yaşında

align="justify">
İlk Genel Kurulu nu 26 Aralık 1954 tarihinde gerçekleştiren
Elektrik Mühendisleri Odası, kuruluşunun 56. yılını mesleki ve
toplumsal mücadelesini sürdürme kararlılığı içinde
kutluyor. Mühendislik mesleğinin gelişimi ve bilimin kamu yararına
kullanılmasında öncülük yapan EMO, önümüzdeki
yıllarda da TMMOB ve bağlı odaları ile birlikte toplumsal muhalefetin
odağında yer alarak, onurlu yürüyüşüne ve dik
duruşuna devam edecektir. 

Tüm çalışmalarında ülke, meslek ve meslektaş
sorunlarından hareketi kendisine temel ilke edinen EMO gücünü
sadece üyesinden ve onun örgütlü gücünden
almaktadır.
EMO, Anayasa nın 135. maddesi ve 6235 sayılı Türk Mühendis ve
Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Yasası hükümlerine göre
kurulmuş, kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşudur. Ülkemizin
en önemli mühendislik disiplinleri arasında yer alan elektrik,
elektronik, bilgisayar, biyomedikal ve yazılım mühendislerinin
üye olduğu EMO, yargı gözetimi altında yapılan
seçimlerle belirlenen yönetim organlarına sahip, demokratik
kitle örgütüdür.

Ülkemizde sanayi ve teknoloji için gerekli kaynakların
sağlanamaması, dışa bağımlı ve sıcak para anlayışına dayalı
ekonomi anlayışının yerleştirilmiş olması mühendislik mesleğini
yıllar itibarıyla artan bir şekilde olumsuz etkilemektedir.
Telekomünikasyon alanının yalnızca üretim değil, işletme
anlamında da küresel sermayeye terk edilmesiyle başta elektronik,
elektronik haberleşme mühendisleri olmak üzere bilgisayar ve
elektrik mühendisleri iş güvencesiz, düşük ücretli
çalışma koşullarına mahkum edilmişlerdir. Bu alanda istihdam
edilen mühendis sayısı da giderek azalmaktadır. Bilgisayar
mühendisleri için ise ülkemizin bilgi teknolojileri pazarı
haline getirilmesine paralel olarak başlangıçta iyi
görünen esnek, proje başı çalışma süreci de tersine
dönmüştür. Bugün bilgisayar mühendisleri de
işsizlik, iş güvencesiz çalışma ve düşük
ücret sorunlarıyla karşı karşıyadır.

Enerji alanında sürdürülen özelleştirme ve serbest
piyasalaştırma süreci bir kamu hizmeti olan elektrik enerjisi
alanını ticarileştirmekte, çalışanları işsizlik ve
düşük ücret pençesine bırakırken, mühendislerin
mesleklerini kamusal bir sorumlulukla değil şirketlerin ticari karı
anlayışıyla yerine getirmeleri sürecini dayatmaktadır.

Yapı denetiminin ticarileştirilmesi, insanların can ve mal
güvenliğini ilgilendiren bir kamusal hizmetin gerçekte
yapılamamasına neden olmuş; üyelerimizi asgari ücretle
göstermelik bir denetim yapmaya zorlamaktadır.

Üyelerimizin içinde bulunduğu şartlar, toplumun içine
sürüklendiği kaostan ayrı değildir. Toplumda dinleme ve
gözetleme anlayışıyla yaratılan baskı, muhalif kesimlere
yönelik olarak şiddete varan müdahaleler, İnternet başta olmak
üzere ifade özgürlüğü önündeki
kısıtlayıcı düzenleme ve uygulamalar ile yasakçı zihniyet
hemen sayılabilecek temel sıkıntılardır. Mühendislik mesleğinin
temeli bilimdir. Bilimsel özgürlüğün, düşünce
ve ifade özgürlüklerinin yok sayıldığı bir ortamda
mühendislik mesleğinde de ilerlemeden söz edilemez. Ülkemizde
var olan mühendislik fakültelerinin eğitimini kaliteli hale
getirmek, fakültelerin altyapı, donanım ve öğretim elemanı
alanındaki eksikliklerini gidermek için çalışma yapılması
gerekirken, altyapısı olmayan yeni üniversitelerde ve Teknoloji
Fakültelerine dönüştürülen Teknik Eğitim
Fakültelerinde mühendislik bölümleri açılarak,
piyasaya ucuz iş gücü olarak mühendis yetiştirecek
yapılanmaların önü açılmıştır.

Odamız tüm bu alanlarda mühendislik mesleği, kamu yararı ve
ülkemizin gelişimi için hukuki yollar başta olmak üzere
her platformda mücadelesini sürdürmüş, düzenlediği
sempozyum ve kongrelerle kamuoyunu aydınlatmaya çalışmış,
çıkardığı dergi ve kitaplarla hem güncel sorunların
çözümüne hem de bilimsel anlamda gelişime katkı
koymaya çaba harcamıştır. Ne yazık ki bu çabalar, siyasal
iktidarların yaftalama anlayışı ve karalama kampanyalarıyla
karşılaşmaktadır. 

AKP eliyle Cumhuriyet kazanımlarının tartışma konusu yapıldığı,
gerici bir seferberliğin toplumsal dokuyu giderek bozduğu, çağdaş
yaşamın tarikat ve cemaat kültürü ile baskı altına
alınmaya çalışıldığı karanlık bir döneme
sürükleniyoruz. TMMOB ve odalarına, emekten yana demokratik
kuruluşlara karşı saldırıların yoğunlaştığı bir
süreçten geçiyoruz. Anti demokratik uygulamalar
yaygınlaştırılmakta, en basit hak arama mücadeleleri bile
günümüzde terörize edilmektedir.

Elektrik Mühendisleri Odası olarak, demokratik bir toplumun gereğinin
örgütlü bir toplum olduğu bilinciyle karanlık saldırılara
karşı duracağız. Kürt sorununun çözümünde
demokratik barışçıl yol ve yöntemlerle, bir arada
kardeşçe yaşamasını sağlayacak çabaların
güçlendirilmesine katkı koyacağız. Odamızın geçmiş
birikim ve deneyimleri ışığında özelleştirme ve yolsuzluklara
karşı mücadeleyi daha güçlü sürdürmeye
çalışacağız.  Mesleki alanlarımıza yönelen
küresel kapitalist saldırı karşısında EMO olarak mesleki
haklarımızı korumak için hukuki alanlar başta olmak üzere her
türlü platformda gereken mücadeleyi yürüteceğiz.
Enerji, iletişim ve bilişim alanlarında kamu yararını temel alarak
mesleki, sosyal ve politik yaklaşımımızı sürdüreceğiz.

Bugüne kadarki deneyim ve birikiminin ışığında, özellikle 70
lerden beri yarattığı değerler ve mesleki demokratik kitle
örgütü olmanın sorumluluğu ile hareket eden EMO ve
birimleri, örgütlü üyeleri ve kadroları ile birlikte,
önümüzdeki yıllarda da meslek ve meslektaş sorunlarının
halkın sorunlarından ayrı tutulmayacağını bilerek
çalışmalarını yürütecektir. Kuruluşunun 56.
yılında EMO, özgür ve demokratik bir Türkiye
özlemiyle, emekten ve halktan yana mücadelesini
sürdürmekte kararlıdır.

EMO KOCAELİ ŞUBESİ
YÖNETİM KURULU
27.12.2010

Kaynak: EMO

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder