Perspektif: "Sonra" Demek
"Asla" Demektir. Çözüm Kolektif Çalışmaktır
'SONRA' DEMEK
'ASLA' DEMEKTİR
ÇÖZÜM KOLEKTİF
ÇALIŞMAKTIR.
SONRA giderim
SONRA okurum
SONRA yazarım
SONRA hallederiz...
Günlük yaşamda çok sık yaparız bunu. Savunmamız
hazırdır: "AMA İŞ ÇOK... ZAMAN YOK...
YETİŞTİREMEDİM..." diye sıralanabilecek ve daha bir çok
benzeri sayılabilecek sahte avuntu cümleleri, ardarda
dökülür dilimizden veya beynimizden geçer.
Hatta bazılarımız bu "sonra"ya bırakma işini çok ileri
götürürüz; bir kitap okurken bile "... ben sonra
tekrar okurum bu kitabı ..." deriz. Ve bir çoğumuz, bırakın
bir kitabı tekrar okumayı, "sonra" dediğimiz kaç işi
yaptığımızı sayalım, kaç tanesini yapmışızdır?
HİÇBİRİNİ cevabı çoğunlukta olacaktır. Neden mi
hiçbiri? Çünkü hayatın akışı içinde
yapacaklarımız azalmaz, tam tersine artar, bir de bizim "sonra"
diyerek çoğalttıklarımızı düşünün. İşte
"hiçbiri" cevabı bu nedenle gerçekçidir.
Abartı değildir.
Zaten günlük yapmamız gereken bir çok şey vardır.
Bir de bizim SONRA diyerek yapmadıklarımız öyle bir birikir ki,
işin içinden çıkılamaz hale gelir.
Her sonra dediğimiz bir tuğla koyar önümüze.
Her sonra ikinci bir tuğla, üçüncü tuğla,
dördüncü bir tuğla ve tuğlalar koyar
önümüze.
Ve hiç farkına varmadan KARŞIMIZA BİR DUVAR çıkar.
SONRA DUVARI'dır bunun adı.
Bu duvarı hissederiz aslında. Burnumuzun dibinde büyür. BİZ
KENDİMİZ ÖRERİZ BU DUVARI... Ama kendimizi kandırmaya da devam
ederiz. Sonra yaparım, sonra giderim sonra halledirimler devam eder. Taki o
duvara kafamızı çarpıncaya kadar. Ne kadar şiddetli
çarparsak o duvara o kadar yıkıcı yara alırız. Ve bazı yaralar
öldürücü olur.
Oligarşi hiçbir şey yapmamıştır.
İşbirlikçiler, düşman, faşizm hiçbir şey
yapmamıştır.
Duvarı biz öreriz, sonra da kendi duvarımıza gider çarparız.
Bu İNTİHAR ETMEKTİR ASLINDA. BU, GÜN GÜN ÖLMEKTİR.
Saat sadece zamanı gösterir.
Saat sadece bir alettir.
O zamanı kullanmak, değerlendirmek bizim elimizdedir.
Akrep ve yelkovan bizim denetimimizde olmalıdır.
Yaşamı programlayan beynimizdir. Yaşamı programlayan
düşüncedir.
Yaptıklarımız, yapmadıklarımız, yapacaklarımız, tüm
günü tüm hayatı böyle planlayabiliriz.
Hergün ama hergün bu üç başlığın hesabını
tutmalıyız.
Yaptıklarımız, yapmadıklarımız ve yapacaklarımızın hesabını
tutarken bir örgüt olduğumuz gerçeğini asla
unutmamalıyız.
Biz hepsini TEK BAŞIMIZA yapamayız ama yapılabilir hale getirebiliriz. Bu
nedenle devrimciyizdir.
Bunu sadece kolektif çalışma ile yapabiliriz. Düşüncede,
çalışmada, her şeyde kolektif çalışmayı esas alırsak,
komiteler kurmayı esas alırsak, ancak çözebiliriz bu sorunu.
/>
Kişisel görevlerimizi, okumamız gereken kitabı, yazmamız gereken
yazıyı da ancak kollektif çalışma ile zamanında ve
düzgün yapabiliriz. Saat ancak o zaman bizim olur. Akrep ve
yelkovan ancak o zaman bizim talimatlarımıza göre yürür.
/>
Kolektif çalışma iş bölümü demektir.
Kolektif çalışma güç demektir, güçlü
olmak demektir.
Kolektif çalışma kendimizi kandırmamak demektir.
Kolektif çalışma yoldaşlık demektir.
Kolektif çalışma fedakarlıktan kaçınmadan, yılmadan en
verimli en hızlı sonucu almak demektir.
Kolektif çalışma sonuç almaktır.
Kolektif çalışma güvenli ve cüretkar olmak demektir.
/>
Kolektif çalışma sürüncemede bırakmak yerine, emin
olmaktır.
Kolektif çalışma disiplinli olmak demektir.
Kolektif çalışma yaratıcılık demektir.
Kolektif çalışma emekçilik demektir.
Kolektif çalışma coşku ve moral demektir.
Kolektif çalışma ikna demektir.
Kolektif çalışma zamanı doğru ve verimli kullanmak demektir.
/>
Kolektif çalışma öncelikli olanla ikincil olanı (tali olanı)
ayırt etmek demektir.
Kolektif çalışma rahat olanı değil, yararlı ve güvenli
olanı bulmaktır.
Kolektif çalışma birşey olmazcı değildir, olumsuzluklara karşı
hazırlıklı, tebdirli olmaktır.
Kolektif çalışma GÜCÜMÜZÜ GÖRMEK
demektir.
Kolektif çalışma statüleri aşmak demektir.
Tek başımıza bir çok işe yetişmek mümkün değildir.
/>
Hiç kimse bizden süpermenler olmamızı, on parmağımızda otuz
marifet taşımamızı beklemiyor. Çünkü hayat bu demek
değildir. Devrimci hayat asla bu demek değildir. Devrimcilik sorunları
büyütmek değil, sorunları çözmektir.
Sorunları çözmenin tek yolu ise, kolektif bir
çalışmadır.
Tek başımıza sonuç alamayız. Aldığımız sonuçlar asla
yeterli olmaz.
Kolay olanı tercih etmek, hep başarısızlık getirir.
Bireysel olarak sonuç alamadıkça geri çekiliriz.
Olmazcı davranırız.
Yeniyi yaratabildiğimizde, daha güçlü, güvenli,
cüretkar oluruz.
Emeğimizle, yarattığımızı daha güçlü sahipleniriz
/>
Başaracağımıza olan inancımız da artar.
Bu ancak kolektif çalışma ile mümkündür.
Çünkü kolektif çalışma ile kendi
gücümüzü de görürüz.
Önünü almadığımızda moral bozukluklarının,
kollektivizmi parçalayan, sevgisizliği, güvensizliği yayan,
zamanla örgütlülüğü parçalayan,
disiplinsizliği meşrulaştıran bireysel çalışma tarzının
önüne sadece kolektif çalışma ile geçebiliriz.
2009.07.18 Yürüyüş
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder