İstanbul Polis
Üniversitesi

 

İstanbul Üniversitesi’nin Beyazıt Kampusü’ndeki
fakültelere asılan bir mahkeme kararına göre polis, istediği
zaman istediği yerde istediği şekilde öğrencileri aramaya tabi
tutabilecek. Öte yandan kararın asılmasından kısa bir süre
sonra (22 Aralık Çarşamba) polis Edebiyat Fakültesi’ne
keyfi bir şekilde girerek öğrencileri taciz etti.

 

İktidar sözcüleri tarafından üniversite
özgürlüğüne yoğun vurgunun yapıldığı günlerde
İstanbul Üniversitesi Beyazıt Kampusü’nde duvarlara asılan
bir mahkeme kararı tartışma yarattı.

 

Fakültelerin duvar ve camlarına asılan mahkeme kararına göre
polis 1 Aralık 2010-30 Kasım 2011 tarihlerinde “önleme
araması” adı altında hiçbir ek izin almadan
üniversitenin istediği yerine girerek arama yapabilecek.

 

GÜNLÜKLERE BİLE BAKABİLECEK

Kararı talep eden Fatih Emniyet Müdürlüğü, onaylayan
ise İstanbul 1. Sulh Ceza Mahkemesi. Önleme araması adıyla
çıkarılan kararda, polisin Fatih sınırları içerisinde
bulunan tüm okul binalarına gerekçe göstermeden ve ek izin
almadan girebileceği belirtiliyor.

 

Ayrıca polisin arama yapabileceği yerler sadece fakültelerle
sınırlı tutulmuyor; fakülte önleri ve civarı da keyfi aramalara
açılıyor. Kararda dikkat çeken bir diğer unsur ise
kontroller esnasında “kişilerin üzerlerinde, çanta,
poşet ve araçlarında, özel kağıtlarında ve
eşyalarında” arama yapılabileceğinin belirtilmesi.

 

Fatih İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün bu
kararı mahkemeden geçirmesinin ise, tarihlere bakılınca çok
kolay olduğu anlaşılıyor. Zira Emniyet, başvuruyu 30 Kasım’da
yaptı, mahkeme ise bir gün sonra kararı çıkarttı.

 

ÖĞRENCİLER İLK GİRİŞİMİ ÖNLEDİ

Öte yandan polis mahkeme kararı sonrası ilk keyfi uygulamasını
İÜ Edebiyat Fakültesi’nde tatbik etti. 22 Aralık
Çarşamba günü, hiçbir olay olmamasına karşın
Edebiyat Fakültesi’ne giren onlarca çevik kuvvet polisi,
kantin önünde konuşlandırıldı.

 

Çevik kuvvet polislerinin öğrencileri taciz etmesi ise tepkiye
yol açtı. Fakülte içerisinde toplanan yüzü
aşkın öğrenci “Polis dışarı” sloganıyla eyleme
geçti. Polis tepki üzerine önce Fakülte
Bahçesi’ne çıktı, sonra okulu terk etmek zorunda
kaldı.

 

Kararı veren hâkim tanıdık bir isim

Kararın alındığı 1. Sulh Ceza Mahkemesi hakimi Cavit Marancı ise
kamuoyunun tanıdığı bir isim. Marancı, vicdani retçi Halil
Savda’nın beş ay hapis cezasına çarptırıldığı davanın
da hakimiydi. Savda, Marancı tarafından “halkı askerlikten
soğuttuğu” gerekçesiyle cezalandırılmıştı.
Marancı’nın ilginç bir karara imza attığı bir diğer dava
ise “Ermenilerden Özür Diliyoruz” kampanyasına
katılanlara hakaret eden yazar Can Ataklı’nın davası. Ataklı,
kampanyaya katılan aydınlara “kimler size kaç para ödedi
de satın aldı” demişti. Aydınların yazıdan şikayetçi
olması üzerine açılan davaya bakan hâkim Marancı
kararının gerekçesinde bir skandala imza atarak, kampanyayı
başlatanların “Türk milleti ve Türk devletini uluslararası
sahada suçlu düşürdüğünü” iddia
etmişti. Marancı’nın bu yorumu “Ermenilerden özür
dileyenlere hakaret mübahtır” şeklinde anlaşılmıştı.

 

 

Kaynak: Birgün