AKP İKTİDARI TECRİTTE
KATLETMEKTE ISRAR EDİYOR

 Hasta tutsaklardan, Abdullah
Akçay'ın hayatını kaybetmesini 22 Temmuz 2010 tarihli yazılı
açıklamasıyla değerlendiren Gençlik Federasyonu 'Tecritte
ısrar katliamda ısrardır. Tutsakların tecritte katledilmesine izin
vermeyeceğiz. Tüm halkımızı hasta tutsakları sahiplenmeye ve tecrit
işkencesine karşı çıkmaya çağırıyoruz.'
çağrısında bulundu. 

 

Açıklamanın tam metni: 

 

 

AKP İKTİDARI TECRİTTE KATLETMEKTE ISRAR
EDİYOR 

 

AKP iktidarı tecrit koşullarında bir genci daha katletti. Abdullah
Akçay, kanser hastası olmasına rağmen tedavi edilmeyerek, tecrit
koşullarında tutularak katledildi. 

 

Abdullah Akçay, 17 yaşındaydı. 14 yaşında hapishaneye ilk
adımını atmış ve 108 yıl ceza vermişlerdi. Hapishanede kansere
yakalandı. Ama uzun süre tedavi edilmedi. Ne doktora
çıkarıldı ne de bir ilaç verildi. Kanser tüm
bünyeyi sardığında, yapacak bir şey kalmadığında hastaneye
götürüldü. Aslında bodrum katta güneş bile
görmeyen, 4 metre karelik bir yerde ölüme
götürüldü. 

 

AKP iktidarı Güler Zere'yi katlettiği gibi Abdullah
Akçay'ı da katletti. Doktorların Abdullah için artık
"yapılacak bir şey yok" demesine rağmen Adli Tıp kulumu
Güler Zere de yaptığı gibi "cezaevi koşullarında tedavi
edilebilir" dedi. 

 

Ölüme ramak kala Okmeydanı Eğitim ve Araştırma
Hastanesinin 18.06.2010 tarihli "Hastanın hayati tehlikesi vardır.
Cezaevi koşullarında kalması uygun değildir." raporu sonrasında
Adli tıp Kurumu cezaevinde daha fazla kalamayacağı raporu
çıkardı. Silivri Ceza İnfaz savcılığı cezayı ertelemesine
rağmen bu sefer de Yargıtay engelledi. Abdullah Akçay cezasının
ertelenmesine rağmen tahliye edilmeyerek hastanede yaşamını
kaybetti. 

 

Abdullah Akçay'ın ölümünden Adli Tıp Kurumu ve
AKP iktidarı sorumludur. AKP iktidarı tecrit politikasında ısrar ederek
hasta tutsakları öldürmek istemektedir. Abdullah'ın babası Ahmet
Akçay "Başbakanla da Bülent Arınç'la da
görüştüm, tüm yetkililere dilekçeler
gönderdim' diyor. Ama hiçbir olumlu cevap verilmiyor. 

 

Çok değil daha bir kaç gün önce başbakan,
kameralar karşısında 12 Eylül faşist cuntası tarafından idam
edilen gençler için "gözyaşı"
döküyordu güya. Analar ağlamasın diyordu. Erdoğan'ın
riyakârlığı ortadadır. Çünkü bugün hala o
hapishanelerden gencecik insanların cenazeleri çıkıyor. Abdullah
Akçay da bunlardan biridir. 

 

Cuntacılar "asmayalım da besleyelim mi?" diyerek insanları
öldürürken, AKP iktidarı da tecrit işkencesinde ısrar
ederek tutsakları ölüme götürüyor. Bu katliama
karşı çıkanlara dahi tahammül edemiyor. Ankara'da tecrite
karşı olan, hasta tutsakları sahiplenen TAYAD'lılar bu yüzden
tutuklandı. TAYAD'lıları susturmaya çalışarak Güler
Zere'lerin, Abdullah Akçay'ların katledilmesinde ısrar
edilmektedir. 

 

Tecritte ısrar katliamda ısrardır. Tutsakların tecritte
katledilmesine izin vermeyeceğiz. Tüm halkımızı hasta tutsakları
sahiplenmeye ve tecrit işkencesine karşı çıkmaya
çağırıyoruz. 

 

HASTA TUTSAKLAR SERBEST BIRAKILSIN! 

ABDULLAH AKÇAY'IN KATİLİ AKP
İKTİDARIDIR! 

GENÇLİK FEDERASYONU 

 

Kaynak: www.halkinsesi.tv