IPTV'YE SANSÜR YARGIYA
TAŞINDI
ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI
BASIN BÜLTENİ
IPTV'YE SANSÜR YARGIYA TAŞINDI
Teknolojik olanakların gelişimiyle birlikte insanların
iletişim kanalları artarken, siyasal iktidarların sansürcü
yaklaşımları ile teknolojinin kullanımı üzerinde kısıtlayıcı
uygulamalarla karşı karşıya kalınmaktadır. Ülkemizde de Youtube,
ardından Google gibi İnternet sitelerine erişimi engelleme ile devam eden
yasakçı bir anlayış hakim kılınmaya çalışılmaktadır.
Türkiye için yeni bir yayıncılık türü olan IPTV
(İnternet aracılığıyla televizyon yayıncılığı) uygulamasına
yönelik Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK)
yayımladığı yönetmelikle baştan sansürcü bir yaklaşım
ortaya konulmuştur. Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), "RTÜK
tarafından uygun bulunmayan isteğe bağlı yayın hizmetlerinin program
kataloğundan çıkarılmasına" ilişkin hükmün iptali
ve yürütmesinin durdurulması istemiyle dava
açmıştır.
EMO tarafından bugün (21 Temmuz 2010)
Danıştay'a yapılan başvuru ile RTÜK'ün 17 Temmuz
2010 tarihli Resmi Gazete'de yayımladığı "IPTV Yayın Lisans
ve İzin Yönetmeliği"nin öndenetim yoluyla sansür
uygulamasına olanak tanıyan hükmü dava konusu yapılmıştır.
Dava dilekçesinde; radyo ve televizyon yayınlarının, genişbant
iletim ve erişim teknolojileri kullanılarak, özel yönetilen bir
ağ üzerinden, abonelere veya izleyicilere İnternet Protokolü (IP)
uygulanarak set üstü cihaz veya bütünleşik TV
alıcıları ile alınmasına imkan tanıyan sistemlerin yayın lisans ve
izinleri için yerine getirilmesi gereken
yükümlülükleri ile lisans ve izin verme esas ve
usullerini düzenleyen yönetmelikle ilgili şu bilgiler verildi:
"Yönetmelik kapsamındaki IPTV hizmetlerinin
sunulması sürecinde, radyo ve televizyon yayınını kamuya
yönelik olarak iletilmek üzere tertip eden bir yayıncı kuruluş
ve bu yayınları belirli bir platform üzerinden doğrudan abonelere
ileten ayrı bir IPTV platform işletmecisi bulunmaktadır. Yayınların
içeriğinden yayıncı kuruluş, abonelerle ilişkili konulardan ise
platform işletmecisi sorumlu tutulmuştur.
IPTV üzerinden ses ve görüntü yayın
akışı yanında, kullanıcıların herhangi bir zamanda ve kendi
istekleriyle, platform işletmecisi tarafından hazırlanan katalog
üzerinden seçerek izleyebilecekleri ya da dinleyebilecekleri
'isteğe bağlı yayın hizmetleri' bulunacaktır. Bu hizmetler
teknolojinin yaratmış olduğu olanaklar kullanılarak, tamamen
kullanıcıların tercihleriyle, istedikleri zaman yararlanacakları
nitelikte bir özgürleşme alanı yaratmaktadır."
Dava dilekçesinde, Yönetmeliğin IPTV platform
işletmecilerinin yükümlülüklerinin belirlendiği maddede
"İsteğe bağlı yayınlar için program kataloglarını Üst
Kurula bildirmek" ve "Üst Kurulca uygun bulunmayan isteğe
bağlı yayın hizmetlerini program kataloğundan çıkarmak"
hükümlerinin yer aldığına dikkat çekildi. "Bu
düzenlemeye göre, kullanıcıların istedikleri zaman ve kendi
tercihleri ile izleyebilecekleri ya da dinleyebilecekleri yayınlara ait
katalog Üst Kurul'a sunulacak, Üst Kurul yapacağı inceleme
sonucunda, uygun bulmadığı programları katalogdan
çıkartılmasını isteyecektir" denilen dilekçede,
platform işletmecisinin bu isteğe uymaması durumunda yönetmelik
kapsamında yaptırımlarla karşılaşacağı kaydedildi. Söz konusu
düzenlemenin bir radyo veya televizyon yayınının önceden
denetlenerek, yayınının engellenmesi anlamını taşıdığı vurgulanan
dilekçede, bu durumun hukuka aykırılığı şöyle
anlatıldı:
"Bu haliyle öndenetim yoluyla bir sansür
uygulaması yaratacak olan düzenleme, açıkça hukuka ve
Yönetmeliğin dayanağı olan yasaya aykırılık taşımaktadır.
Nitekim 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları
Hakkında Yasa'nın 'Yayınların Men Edilmesi' başlıklı
25. Maddesinin birinci fıkrasında açıkça 'Yargı
kararları saklı kalmak kaydıyla yayınlar önceden denetlenemez ve
durdurulamaz. Ancak, milli güvenliğin açıkça gerekli
kıldığı hallerde yahut kamu düzeninin ciddi şekilde bozulması
kuvvetle ihtimal dahilinde ise Başbakan veya görevlendireceği bakan
yayını durdurabilir' denilmektedir. Dava konusu Yönetmelik
hükmü, Yasanın yukarıda belirtilen emredici hükmüne
aykırı olarak, isteğe bağlı yayınların önceden denetlemesini ve
Üst Kurul'un uygun bulmadığı programların durdurulmasını
içermektedir."
Elektronik, elektronik haberleşme ve bilgisayar
mühendislerinin üye olduğu bir meslek örgütü olarak
EMO; iletişim özgürlüğünü sınırlandırıcı,
teknolojinin getirdiği olanaklardan yararlanmayı engelleyen, öndenetim
yoluyla sansür uygulanması ve bu karara uymayan IPTV platformun
kapatılmasına kadar uzanan cezalandırma yöntemlerinden
vazgeçilmesini, özgürlükçü bir anlayışla
iletişim ve yayıncılık alanının düzenlenmesini talep
etmektedir.
ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI
21 Temmuz 2010
Kaynak: emo.org.tr
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder