16 Temmuz 2010 Cuma

BİR GARİP ÖLMÜŞ DİYELER…

<![endif]-->


Meslektaşımız Mak. Yük. Müh. Mahmut Atamtürk,
geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi.
style="font-size: 10pt; font-family: Arial;">



Bir insan yaşamının sona ermesi, beraberinde
değişik sorgulamaları getirir. Bir yandan kişinin yaşamında
yaptıkları akıllardan geçerken, diğer yandan vicdani bir style="">"son görev" gereği ortaya çıkar. style="">Son görev, o kişiyle ilgili artık yapılacak
hiçbir şeyin kalmadığı, kişinin anılara taşınacağı bir
sürecin de başlangıcıdır. Son görev, o kişiye
yalnızca insan olduğu için duyduğumuz saygının
gösterilebileceği en alt düzeyi ifade eder. Cenaze törenleri
aynı zamanda son görevi yerine getirenler açısından da kendi
içlerinde bir vicdani hesaplaşma yaşatır. 




Cenazeler, ölenin yakınlarına da,
kayıplarına karşın dünyada yalnız kalmayacaklarını hissettirmenin
de yoludur.


Cenazeler prestij toplantıları değildir. Yani
orada bulunmak, cenazeye katılana bir paye vermez. Bu yalnızca bir vicdani
görevdir.


Ancak günümüzde cenaze töreni
algılaması değişmiş durumdadır. Ölen kişinin sağlığındaki
sosyal ve maddi yaşamı, cenaze töreninin boyutu ve katılımcısı
açısından belirleyici duruma gelmiştir. Bu nedenle de,
"önemli" kişilerin cenaze törenleri, katılımcıları
açısından vicdani bir görev olmaktan öte, prestijli bir
davranış haline dönüşmüştür. Törene katılan
açısından, o törenden çok, o törene katılan diğer
katılımcılar tarafından, o törene katıldığının
görülmesi ve kayda alınması önemli hale gelmiştir.


/>

Geçtiğimiz günlerde, 29 Mayıs 2010
tarihinde Makina Mühendisleri Odası İst. Şubesi tarafından
gönderilen ve Mahmut Atamtürk'ün
öldüğünü bildiren cep telefon mesajları Oda
üyelerinin telefonlarına düştü. Mahmut Atamtürk,
80'li yıllardan beri Oda çevresinde bulunan, geçmiş
yıllarda MMO İst. Şb.'de teknik denetimlerde görev almış,
birçok dönem Oda delegesi olarak seçilmiş ve halen
Şube'nin Resmi Danışma Kurulu üyesi olan, demokrat ve yurtsever
kimlikli makina mühendisi bir meslektaşımızdır. Tanıyanlar,
Atamtürk'ün bazı psikolojik sorunları olduğunu da
bilirler. O'nu eskiden beri tanıyanlar, dışa vurduğu biraz sinirli
davranışları bir yana, çözümleme yeteneğini ve
söylenmesi cesaret gerektiren yaklaşımları olduğunu da teslim
ederler. Son yıllarda, Oda çevresinde çok fazla
ciddiye alınmasa ve biraz dışlanmış olsa da, Atamtürk, MMO İst.
Şb. demokrat üye çevresinin önemli bir
profilidir.


Bırakın demokrat bir üyenin yaşamını
yitirmesini, MMO İst. Şb. çevresinden bir üyenin bir
yakınını kaybetmesi durumunda dahi, birçok üyenin o cenazede
hazır bulunduğu bilinmektedir. Fakat söz konusu
yaşamını yitiren üye, gelir düzeyi düşük, horlanan ve
"sorunlu" diye tanımlanan Mahmut Atamtürk olunca, cenaze
töreni de otomatikman "prestij" kategorisinden "son
görev" kategorisine düşmüştür. Herkesin onca
önemli "görevi" varken, "son görev"e
elbette zaman ayırmak güçtür.


Nitekim Oda'dan görevlendirilen iki
teknik görevli dışında, yalnızca dört meslektaşı
Atamtürk'e karşı son görevlerini yerine getirmek
için cenaze törenine katılmıştır. MMO İst. Şb., Perşembe
günü kalp krizi geçiren Atamtürk'ten ancak
ölümünden sonra Cumartesi günü haberdar olabilmiş
ve cenazeyi birkaç saat önce üyelerine
duyurabilmiştir.


Yüzlerce yıl önce de Yunus
Emre'nin;


Bir garip ölmüş diyeler 
Üç günden sonra duyalar 
Soğuk su ile yuyalar
Şöyle garip bencileyin 

 

dediği düşünülürse, bu
konuda aslında kültürel bir derinliğimiz olduğu da ortaya
çıkmaktadır.

 

style="font-size: 10pt; font-family: Arial;">Mak. Yük. Müh. Mahmut
Atamtürk'ü saygıyla anıyor ve Demokrat Makina
Mühendislerine başsağlığı diliyoruz.


 

style="font-size: 10pt; font-family: Arial;">


style="">İvme
Dergisi


 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder