Hasta Hükümlü Soysal
Evinde
Lenf kanseri hükümlü Nurettin Soysal
ölümün kıyısında, dün akşam tahliye edildi. Soysal 17
yıldır özlemini duyduğu memleketinin ve dostlarının yanına
gitti.
DİYARBAKIR- Beş ay önce Adli Tıp Kurumu'nun kapısından
"Şimdi git, daha sonra gel" denilerek geri çevrilen ve
doktorların "6 aylık ömrü kaldı" dediği Nurettin
Soysal Adalet Bakanlığı'nın araya girmesi sonucu cezaevinden tahliye
oldu.
Soysal'ın cezasının ertelendiği haberi, dün akşam Adalet
Bakanlığı tarafından İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır
Şubesi'ne telefon aracılığı ile duyuruldu.
Dicle Üniversitesi Hastanesi mahkum koğuşunda kalan Nurettin
Soysal'a ise haberi İnsan Hakları Derneği yöneticileri ve
avukatları ulaştırdı.
CEZASI 3 AY ERTELENDİ
Tahliye kararını beklemeyen Soysal, cezanın ertelenmesine inanamadı.
Soysal'ın bu mutlu anında yanında olan İHD Diyarbakır Şube
Sekreteri Raci Bilici, ETHA'ya o anları anlattı. Bilici, "Nurettin
Soysal kararla birlikte mutlu oldu, moral buldu. Bu moral, bu motivasyon
umarım onun hastalığına da etki yapar" dedi. Raci Bilici,
Soysal'ın ilk anlarda söylediklerini şöyle aktardı:
"Mutluyum ama aynı zamanda da üzgünüm. Üzgün
olmamın nedeni, bir sürü hasta arkadaşım içeride. Benim
konumumda olanların da bir an önce özgürlüklerine
kavuşması ve hijyen ortamlarında tedavilerinin
sürdürülmesini isterdim. Mutluyum çünkü
özgürlüğüme kavuştum, en azından ben de sağlığımla
ilgilenebilirim."
Taburcu işlemleri yapılan Soysal sabahı bekleyemeden, doktorların
kontrolünde memleketine, evine, ailesinin yanına ve dostlarının
arasına gitti.
'1 HAFTA DA OLSA AİLEMİN YANINDA OLMAK
İSTİYORUM'
Soysal kararın ardından, "On gün dahi olsa ailemi görmek
istiyorum, köyümü görmek istiyorum, çocuklarımla
birlikte olmak istiyorum. En azından özgür bir şekilde
köyüme gitmek istiyorum" dedi. Nurettin Soysal şuan
Bingöl'ün Solhan ilçesinde bulunan ailesinin yanında.
14 yıldır cezaevinde bulunan Nurettin Soysal'ı evinde 14 ve 19
yaşlarındaki iki çocuğu ve eşi ile anne-babası karşıladı.
Soysal, tutuklandığı yıl doğan kızını ilk kez özgür bir
ortamda kucakladı.
Doktor gözetiminde memleketine giden Soysal, bir hafta sürecek
izninin ardından yeniden Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde
süren tedavisine devam edecek.
HASTALIĞIN SEYRİ
Nurettin Soysal 1996 yılında, Solhan'da uzman çavuş Kenan
Özdemir ve iki korucu tarafından gözaltına alındı. 18 gün
ağır işkencelere maruz kalan Soysal, yargılama sonunda
"örgüt yöneticisi" iddiasıyla müebbet hapis
cezasına çarptırıldı.
Adıyaman E Tipi Kapalı ve Muş E Tipi Kapalı Cezaevlerinde kalan Nurettin
Soysal, geçen yıl Şubat ayında, boynunda bulunan şişkinlik
nedeniyle Muş Devlet Hastanesine gitti. "Ciddi bir şey yok"
denilen Soysal'a daha sonra lenf kanseri tanısı konuldu.
ATK EZBERİNİ SOYSAL İÇİN DE BOZMADI
Soysal'ın Mart 2009'da Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi
Hastanesi'nde tedavisine başlandı. İlaç tedavisinin
sonuç vermemesi üzerine kemoterapi uygulandı. Ancak Soysal,
kendi ihtiyaçlarını karşılayamayacak duruma gelince, Dicle
Üniversitesi doktorları ölüm riski nedeniyle İstanbul Adli
Tıp Kurumu'na gönderilmek üzere rapor yazdı. 6 ay sonra
ailesinin imkanları ile Adli Tıp Kurumu'na götürülen
Soysal, "kemoterapi tedavisinin sonuçlanmasının
beklenmesi" raporu ile birlikte geri gönderildi.
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi doktorlarının 5 ay önce,
"6 aylık ömrü kaldı" dediği Nurettin Soysal'ın
cezası, dün akşam 3 aylığına ertelendi. Erteleme kararı Adalet
Bakanlığı yetkililerinin araya girmesi ile oldu. Adli Tıp Kurumu'nun
Soysal ile ilgili raporu ise "cezaevinde kalabilir" şeklinde.
BİLİCİ: ATK HALA CEZAEVİNDE KALABİLİR DİYOR
İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Raci Bilici, hükmün Adalet
Bakanlığı tarafından ertelenmesini "iyi niyet" olarak
değerlendirdi. ATK'yı eleştiren Bilici, "Türkiye'de Adli
Tıp Kurumu adalet mekanizmasının önünde anti demokratik bir
şekilde duruyor. Doktorların verdiği kararları hiçe sayıyor.
Kamuoyu oluşturmamıza, suç duyurularımıza rağmen ATK bildiğini
okuyor. Bugün hala Nurettin Soysal için cezaevinde
kalabilir" diyor.
Kaynak: ETHA
13.11.2010
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder