5 Haziran 2010 Cumartesi

HES’lerin Tehdidi Altında Dünya Çevre Günü

HES'lerin Tehdidi Altında
Dünya Çevre Günü

Derelerin Kardeşliği Platformu, Dünya
Çevre Günü'nde doğa ve çevreye saygılı,
duyarlı herkesi, ülkemizin eşi benzeri olmayan yeşilini, biyolojik
zenginliğini, toprak ve su kaynaklarını, insanlarımızın doğal yaşam
alanlarını korumaya ve bu uğurda verilen mücadelelere destek vermeye
davet ediyor.

Yaşlı Dünyamız ne yazık ki bu yıl da 5 Haziran Dünya
Çevre Günü'ne büyük sorunlarla giriyor.
Milyonlarca yıldır üzerindeki canlılar için yaşam kaynağı
olan Dünyamız, her geçen gün artan baskılar ve sorunlarla,
varlığımızı sürdürmek için bütünüyle
bağımlı olduğumuz doğal sistemlerini ve kaynaklarını kaybediyor.

Değişen iklimler, seller, fırtınalar, eriyen buz dağları hafife
alınıyor. Hava, toprak su kirliliği, erozyon, ormansızlaşma, asit
yağmurları, radyasyon, heyelanlar yaşamı korkulu bir rüyaya
dönüştürüyor. Doğal varlıklarımız bir daha geri
gelmemek üzere yok ediliyor.

Dünya Çevre Gününü yasa
dönüştüren, hüzne boğan gerçeklerden
birkaçı bile insanı ürkütmeye yetiyor. Doğasını
dünyasını korumaya çalışanlarla, 'daha çok
üretim, ille de tüketim' diyenlerin kıyasıya savaşımında
ne yazık ki para ve rant, çıkar hesapları ağır basıyor.
Bugünkü sözüm ona zenginliğin, gelecek kuşaklarda
yaratacağı yoksulluk ve çaresizliğin farkına vardıkları halde,
dünyamızı yok etmekte direnenlere doğa gerekli dersleri vermekten
yoruldu.

Derelerin Kardeşliği Platformu, kendiliğinden gelişen, tamamen
bağımsız bir halk hareketi olarak, bileşeni olan 74 Sivil Toplum
Kuruluşu ile birlikte, ülkemiz doğal varlıkları üzerinde vahşi
bir saldırıya dönüşen, yargı kararlarını, yasa ve
yönetmelikleri hiçe sayarak doğal yaşam alanlarımıza geri
dönüşümsüz zararlar veren HES Projelerine karşı
mücadele kararlılığını Dünya Çevre Gününde
bir kez daha vurguluyor.

Platformumuz, tüm canlıların yaşam kaynağı olan suyun sadece
enerji kaynağı ve para kazanma aracı olarak görülmesini ve
ticarileştirilmesini reddetmektedir.

Su ticari bir mal değil, tüm canlıların yaşamını
sürdürebilmek için ulaşmaya hakkının olduğu doğal bir
varlık, ekolojik sistemin ayrılmaz bir parçasıdır.

Tüm canlıların sudan yararlanma hakkı vardır. Hiçbir
canlı kendisinin su ihtiyacının daha önemli olduğunu ileri
süremez.

Su, bulunduğu ortamın asli unsurudur. Hiçbir şekilde yatağı
değiştirilemez, bulunduğu alandan başka bir alana taşınamaz.

Doğal yaşam ile su ilişkisini dikkate almayan hiçbir karar,
uygulama ve yasal düzenleme kabul edilemez.

Suyun kullanımı; ekolojik, çevresel, kültürel ve
sosyal sürdürülebilirlikten uzak ele alınamaz.

Milyonlarca yıldır varlığını sürdüren, suyun beslediği
ekosistemleri yok edecek HES Projeleri, 'yenilenebilir temiz
enerji' olarak görülemez.

Vadilerimizdeki su kullanımı ve HES Projelerine bu ilkeler
çerçevesinde yaklaşan Derelerin Kardeşliği Platformu
üye ve bileşenleri olarak taleplerimizi ve çağrımızı bir kez
daha yineliyoruz.

Yargı kararlarını hiçe sayarak, vadilerimiz ve doğal yaşam
alanlarımıza geri dönüşümsüz zararlar veren;
sularımızın özelleştirilerek, uluslararası şirketlerin
kontrolüne verilmesini de kapsayan bütün HES Projeleri
durdurulmalı, üretim lisansları iptal edilmelidir.

Bütün dere ve vadilerimiz ivedilikle koruma altına
alınmalıdır.

Senoz Vadisi başta olmak üzere mahkemelerce verilen durdurma veya
iptal kararları derhal uygulanmalıdır.

Bütün karar vericiler, taraflar; başka canlılar,
çocuklar yokmuş gibi, gelecek kuşaklar olmayacakmış gibi,
sürdürdükleri bu bencil davranışlardan, anlayışlardan
vazgeçmelidir.

Unutulmamalıdır ki, kararı bizim neslimiz verecek, ancak bu karar
bütün nesillerin geleceğini etkileyecektir.

Derelerin Kardeşliği Platformu olarak, 5 Haziran Dünya Çevre
Günü nedeniyle, yasa ve yönetmelikleri, yargı kararlarını
ve en önemlisi halk tepkisini hiçe sayarak HES projelerini
vadilerimize dayatan, bu projelere imza atan bütün yetkili ve
sorumluları; rant ve çıkar uğruna doğal yaşam alanlarımıza geri
dönüşümsüz zararlar veren HES yapımcı şirketlerini ve
en önemlisi bu projelere yol veren Çevre ve Orman Bakanlığı
yetkililerini protesto ediyor; Çevre ve Orman Bakanı Veysel
Eroğlu'nu bir kez daha istifaya davet ediyoruz.

Ömer Şan

Derelerin Kardeşliği Platformu Dönem
Sözcüsü

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder