10 Haziran 2010 Perşembe

Şaibeli isimlere mevki ödülü

Şaibeli isimlere mevki
ödülü

Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme
Kurulu üst kurullarda denetim yapmıştır. Denetleme Kurulu
raporlarında, kurumlar hakkında ciddi bilgi ve belgelere istinaden ağır
kusurlara işaret edilmiştir.

Devlet Denetleme Kurulu'nun Bilgi Teknolojileri
ve İletişim Kurumu (BTK) hakkında yazdığı raporda Kurul Başkanı
Tayfun Acarer'in ve 2. Başkanı Galip Zerey'in, mesaisinin
%60'ını görevinin başında geçirmediğini,
İstanbul'da ikamet ettikleri için sektör
toplantılarının İstanbul'da yapıldığını, bu toplantıların
tutanakları olmadığı için yapıldığının dahi kesin
olmadığını, başkanın olmadığı zamanlarda 2. Başkanın kurula
başkanlık etmesi gerekirken her nedense yurtdışı gezilerine beraber
çıkılıp toplantıların başkansız bırakıldığı, sonuç
olarak kurumun asli görevlerini yerine getirmediği, denetlemesi
gereken sektörü tam olarak kavrayamadığı, bağımsız ve
tarafsız uygulamaların ortaya konulamadığı ve hesap verilebilirlikten
uzak bir çalışma kültürünün olduğu tespit
edilmiştir.

Devlet Denetleme Kurulu, BTK raporunun
2. tespit maddesinde ve diğer üst kurumları hakkındaki raporların
tamamında yer alan tespitte,
size="2">"Görev süresi biten Kurul üyelerinin tekrar aynı
göreve Bakanlar Kurulu kararıyla atanabilme olanağının bulunması,
görev süresi sonunda tekrar aynı göreve atanmak isteyen Kurul
üyelerinin görevlerini yaparken bağımsız/tarafsız hareket etme
ve karar alma kapasitesini etkileyebilecek bir durum olarak
değerlendirilmektedir. Bu durum, Kurumun idari ve mali özerk
statüsü ile bağdaşmamaktadır. Bu nedenle, üyelerin aday
gösterilme yöntemi ve görev süresinin tekrar gözden
geçirilmesi ve ikinci defa atanma imkânının kaldırılması
gerekmektedir.
"
denilmektedir.

Devlet Denetleme Kurulu'nun 17 Şubat 2010
tarihinde oluşturulan ve medyada yer alan bu raporuna rağmen,
görevini yapamadığı ve başarılı olamadığı, bağımsız
ve tarafsız olmadığı tescillenmiş
BTK Başkanı Tayfun Acarer
ve 2. Başkan Galip Zerey, 31 Mayıs 2010 tarihinde Bakanlar Kurulu Kararı
ile aynı görevlerine atanmıştır.

Keza, Devlet Denetleme Kurulu üyesinin EPDK
hakkında yazdığı raporda, bir petrol şirketinde daha önce
avukatlık yaptığı belirlenen Mustafa Yılmaz, bu raporun
yayınlanmasının hemen ardından kuruma 2. başkan olarak atanmış,
Mustafa Yılmaz'ın avukatlığını yaptığı petrol şirketine
kesilen cezanın hukuka aykırı olarak kaldırılmasını sağladığı
belirlenen EPDK hukuk müşaviri Zekeriya Gökşenli ise, bu raporun
hemen ardından kurul üyesi olarak atanmıştır.

class="MsoNormal"> size="2">Medyaya da yansıyan raporlara rağmen, hiçbir kusur
ödülsüz kalmaz anlayışı ile,
  ilgili
kişilerin makamlarının korunması veya yükseltilmesi, şeffaf hukuk
devleti anlayışı ile bağdaşmamaktadır. Yine bütün ihmal ve
kusurlara rağmen ilgili kişilerin tekrar atanması üst kurulların
hantallaşmasına ve sektör temsilciliğine soyunmalarına neden
olmuştur. Tüketiciler nezdinde şaibeli olan isimler
üzerinde ısrar edilmesi, sektör ve tüketici vicdanında
üst kurullara olan inancı kaybettirirken, siyasi iktidara olan
güveni zedelemektedir
.

class="MsoNormal"> size="2">Sayın Cumhurbaşkanımızın, kendisine bağlı Denetleme Kurulu
raporlarının aksine kararlara imza atması da kamuoyu vicdanında kabul
edilebilir değildir.

class="MsoNormal"> size="2">Bu noktada Sayın
Cumhurbaşkanımızın, Devlet Denetleme Kurulu
raporları ışığında, hatalı atamalardan geri
dönülmesi
ile sektör ve tüketici nezdinde
güvenilir insanların üst kurullara atanmasını
sağlaması kamuoyu vicdanını
rahatlatacaktır.

class="MsoNormal"> size="2">Aksi halde, görüşleri ve tespitleri dikkate alınmayan
Devlet Denetleme Kurulunun incelemeleri, devlete boşuna masraf
çıkarmaktan öteye geçmeyecektir.

class="MsoNormal"> size="2"> 

class="MsoNormal">Av. Hakan TOKBAŞ

class="MsoNormal">Tüketiciler Birliği size="2">Genel Başkan
Yardımcısı

class="MsoNormal">Tüketiciler Birliği Ankara Şube
Başkanı

class="MsoNormal">Kaynak: tuketiciler.org

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder