3 Haziran 2010 Perşembe

İki gazeteci Daha Ceza Tehdidiyle Karşı Karşıya

İki gazeteci Daha Ceza
Tehdidiyle Karşı Karşıya

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi
Savcısı, Express dergisinde yayımlanan "Bölgede ve Kandil'de
Hava durumu" yazısında "PKK propagandası yapıldığı"
iddiasıyla gazeteciler İrfan Aktan ve Merve Erol için ceza
verilmesini talep etti. Gazeteciler, "kamuoyunun da bilmeye hakkı
var" dedi. Beşiktaş 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen
davanın karar duruşması 4 Haziran Cuma günü saat 09.30'da
görülecek
 
 
 
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi Savcısı, Express dergisinde
yayımlanan "Bölgede ve Kandil'de Hava durumu/Mücadele Olmazsa
Çözüm Olmaz" başlıklı yazısı nedeniyle gazeteci
İrfan Aktan ve dergi sorumlusu Merve Erol'un cezalandırılmalarını
istedi. Bianet.org'dan Erol Önderoğlu'nun haberine göre 15
günde bir yayımlanan derginin 15 Ekim 2009 tarihli 99. sayısında
yayımlanan yazı nedeniyle Aktan, beş yıl hapisle, Erol da 20 bin TL adli
para cezası ödemekle karşı karşıya bulunuyor. 
Suça gerekçe yapılan yazıda, bir PKK/KONGRA-GEL
üyesinin sözleri ve Özgür Halk dergisinden yapılan tek
cümlelik bir alıntı Terörle Mücadele Yasası'nın (TMY)
"Terör örgütü propagandası yapmak" iddiasına
karşılık gelen 7. maddesinin ihlali olduğu öne
sürülüyor.
 
Savcılık kanaati yazının "şiddete teşvik edici ve okuyucu
nezdinde şiddete başvurmanın gerekli ve haklı bir önlem
olduğu" şeklindeki yoruma dayanıyor.
 
5 Mayıs'ta görülen üçüncü duruşmada
suçlamayı reddeden gazeteciler, savunmalarında yazının
tümünün bir gazetecilik faaliyetini yansıttığını, ne
kendilerinin ne de Express dergisinin bugüne dek herhangi bir
örgütün propagandasını yapmalarının söz konusu
olmadığını söylediler; "Aksi davranış bu dergiye katkı veren
insanların bütün varoluşuna, derginin barışçı
okurlarına sadakatsizlik olur" dediler.
 
Basından benzer röportaj örnekleri de sunan sanık
gazeteciler, yazıda yer alan mülakatların, örgüt
propagandasından tamamen uzak, olay ve olgular hakkında kamuoyunu
bilgilendirmeye yönelik olduğunu; bu görüşlerin kendilerince
onaylandığına ilişkin tek bir imada dahi bulunmadıklarını da
kaydettiler. 
 
Gazeteciler, yazının "Kürt Açılımı"
tartışmalarının başladığı, PKK'lıların Habur'dan girerek teslim
oldukları bir dönemde yazıldığına dikkat çekerek; oluşan
şiddetin tamamen sona erdiği yönünde yaratılan algının
aldatıcı olabileceğini, PKK'nin içinde silah bırakmak istemeyen
bir kesim olduğunu, kamuoyunun da bunu bilmeye hakkı bulunduğunu
savundular. 
 
Dava tutuksuz sanık olarak yargılanan gazetecilerin ve vekillerinin
savunmalarını hazırlamaları için 4 Haziran günü saat
9.45'e bırakıldı.
 
 
BİA: TMY sanıklığı 6,5 kat arttı 
 
Bağımsız İletişim Ağı (BİA) Medya Gözlem Masası'nın 2
Mayıs'ta yayımladığı Medya Gözlem Raporu'na göre,
Ocak-Şubat-Mart aylarında 15'i gazeteci 103 kişi, TMY uyarınca mahkeme
karşısına çıktı. 
 
Buna göre, Kürt Sorunu'yla ilgili haberciliğin bedeli Azadiya
Welat gazetesinin iki ay kapatılması, Birgün'den Hakan Tahmaz,
Günlük'ten Veysi Sarısözen, Radikal'den Rıfat Başaran ve
Milliyet'ten Namık Durukan'ın hapisle yargılanması oluyor. 
 
Altı kişi (Vedat Kurşun, Murat Kolca, İrfan Dündar, Fırat
Aydınkaya, Ozan Kılınç ve Fehmi Kılıç) TMY uyarınca
toplam 28 yıl 5 ay hapis ve 16 bin 660 TL para cezasına mahkum edildi.
2009'un ilk üç ayında TMY'den 16 sanık bulunuyordu ve hapis
cezası 4 yıl 8 ayla sınırlıydı.
 

 Kaynak: Radikal

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder