<![endif]-->
style="font-size: 18pt; line-height: 115%;">
Çevre ve Orman
Bakanlığı'nın " style="">Çevre Denetimi Yönetmeliği"
style=""> style="">
21 Kasım 2008 tarihinde yayımlanan 27061 sayılı
Resmi Gazete ile yürürlüğe girmiş; 22 Ekim 2009 Tarihinde
yayımlanan,27384 sayılı Resmi Gazete'de belirtilen
hükümlerle de bazı maddelerinde değişikliğe
gidilmiştir.
style="">
Bu yönetmeliğe göre; çevre denetimi
yapacak kişilerin Çevre ve Orman Bakanlığı'nın " style="">Çevre Görevlisi ve Çevre Görevlisi Eğitici
Eğitimi" adı ile verilen, toplam maliyeti style="">2500 ile 4000
TL arasında değişen kursa katılması ve
kurs bitiminde yapılacak olan sınavdan başarılı olması gerekmektedir.
Yönetmeliğe göre bu kursa katılabilecek kişiler style="">biyoloji, fizik, kimya, veterinerlik ve mühendislik meslek
alanlarından olmalıdır. Çevre Mühendisliği de yönetmelik
kapsamındaki mesleklerden birisidir.
İvme-Genç olarak
birçok kez dile getirdiğimiz Türkiye'nin AB'ye
giriş sürecinde mühendislerin mezuniyet sonrası belgelendirilmesi
konusu daha önce de "Yetkin
Mühendislik" uygulamasında
gördüğümüz gibi style="">Çevre Denetimi Yönetmeliği ile bir kez daha
karşımıza çıkmıştır.
Çevre Denetimi
Yönetmeliği'ne dayandırılarak "Yetki
belgesi" adı verilen bir sertifikayla, akademik eğitimin
hiçe sayılması, diğer mesleklerin
çalışma alanlarının içerisine müdahele edilmesi, aynı
zamanda birebir canlı yaşamını temel alan bir çalışma alanının
yasa ve yönetmeliklere dayandırılarak piyasa anlayışına terk
edilmesi kesinlikle doğru değildir. Çevre yönetimi faaliyetleri
kapsamına giren çevresel etkilerin tanımlanması, kontrolü,
ölçümü ve izlenmesi, kirliliğin önlenmesi ve
tüm bu konularda raporlama, uygulama, danışmanlık ve eğitim
çalışmaları öncelikle Çevre
Mühendisleri'nin uzmanlık alanıdır.
Türkiye genelinde 33
adet üniversitede lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyinde
çevre mühendisliği eğitimi verilmektedir. Lisan düzeyinde
eğitim veren çevre mühendisliği bölümleri bugüne
kadar yaklaşık 14bin mezun vermiştir. style="">
Çevre Mühendisliği eğitiminde yer alan
yukarıda belirtilen konular Çevre ve Orman Bakanlığı'
nın belirli bir süre (2 hafta
içerisinde 100 saat) vereceği eğitim ile başka meslek
gruplarına verilmesi hukuka aykırı bir
uygulamadır. Sistem içerisinde diğer meslek alanları gibi
sömürüye açık olan Çevre Mühendisliği;
piyasa anlayışı ile oluşturulmuş bu yönetmelikle birlikte style="">"gereksiz" style="font-family: "Times New Roman","serif";"> olarak
görülmüş ve dört yıllık eğitimle edinilen
çevre denetimi için gerekli olan teknik bilgi,birikim ve
deneyim Bakanlık tarafından verilecek bir belgeye sığdırılmaya
çalışılmıştır.
Bu ve benzeri bir çok
yasa ve yönetmelik temel olan haklarımızı elimizden alırken, bizleri
sistemin sömürü çarkında ezilmeye mahkum etmektedir.
Bu noktada biz style="">Mühendislik, Mimarlık ve Planlama öğrencilerinin
yapacağı en temel mücadele, öncelikle konuyu
bütünlüklü olarak görebilmek ve bu sorun
karşısında örgütlü bir şekilde durabilmektir. Burada
başarı tabiki bugünden yarına bir mücedele ile kazanılabilecek
kadar basit değildir ancak, konu ile ilgili bir kamuoyu yaratmak ve
bilinçlendirmek başlangıç için önemlidir. Bunun
yanı sıra, bu gibi saldırılara karşı sağlam refleksler
gösterebilecek eylemlilikler ve etkinlikler de
düzenleyebilmeliyiz.
style="">İvme-Genç olarak tüm
öğrenci ve yeni mezun arkadaşlarımızı meslek alanlarımıza sahip
çıkmaya ve bu süreci birlikte örgütlemeye
çağırıyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder