Mektup
Kandıra
-30 Nisan 07
Merhaba
"Kaderle ilgili
Eski kitaplardan öğrendim
Geriye doğru gidildiğinde
Fazla uzaklara ulaşılamadığını…"
Che doğru söylüyor. Her zamanki gibi.!
Geriye doğru gidildiğinde gerçekten de fazla uzaklara
gidilemez; belki de bu nedenle, köleci roma "dün"
sayılır. Ve elbette, insanlığın tarih denilen macerasında, ileriye
gitmek için, "Artı İvme" şarttır. Değilse o kanlı
teker, bu kirli çamurda dönüp durarak, ezecektir yarına
dair ezilmemesi gereken ne varsa.
Oysa geride kalması gereken tablo malumdur;
"… Düşük ücret ve işsizlik olayı düzenin
çelişkileri keskinleştiği ölçüde, daha
düşük ücretler ve daha çok işsizlik doğuran kısır
bir döngüdür. Sürekli ekonomik dalgalanmaların elinde
oyuncak olan bu sistem, tüm halkların uğursuz ortak paydasıdır.
Büyük harflerle yazdığımız, toplumsal olaylarla ilgilenen
herkesin araştırmalarına temel oluşturması gereken bu ortak payda
İNSANLARIN AÇLIĞI; son haddine kadar ezilmekten, zulüm
görmekten, sömürülmekten bıkkınlık; her insanın
vücudundan en büyük kar çekilip
çıkarılsın,sonra da sermayeyi ellerinde bulunduranlar tarafından
saçılıp savrulsun diye işsizler ordusunu
kalabalıklaştırmak tehlikesi karşısında hergün
işgücünü yok pahasına satmaktan
bezginliktir…"
(Ernesto Che Guevara)
Che'nin işaret ettiği bu tabloyu değiştirmek ve tarihin
tekerleğini ilerletmek için elbette Artı İvme"
şarttır…
Muktedir akıntıya karşı ve motorları maviliklere sürmek için
"Artı İvme" şarttır…
Karabasan rengindeki dünya ve ülke tablosu malum;yarınların
mavilikleri de…
Denklemi böyle basitleştirince,gerekli olanın "motor"
olduğu daha bir netleşiyor. Öyle ya maviliklere süreceğimiz
Rosinante olmazsa olmaz. Düşlerimiz yani … Kaldı ki,
"düşlemek bilmekten daha önemlidir" demiyor mu
üstad Einstein. Ve şimdi, Castro ustamız kurar cümleyi;
"Biz başlangıçta iyi birer
düşçüydük."
Düşlerimiz önemlidir! Gerçekleşmesi uğruna her
türden çabayı hak edecek kadar mühim hem de…
O halde buna uygun konuşup eylemek ve bu karanlık tabloda bir ateş yakmak
evladır. Hep vurgulandığı gibi karanlıktan sızlanmak yerine bir ateş
yakmak en iyisidir.
Artı İvme'de bu ateşin aydınlığını ve sıcaklığını bulduk.
Ki nasıl ve kimin için kullanıldığına bağlı olarak bilimin dili
aydınlatıcıdır. Yetkin Mühendislik, Enerji ve Teknik Eğitim
konularının ele alındığı ilk üç sayıda bu aydınlanma var.
Daha önce de mesleki yayınlarla karşılaştık kuşkusuz… ortak
özellikleri ise meslek sorunlarını, perspektiflerini ülke ve
dünya gerçekliğinden bağımsız ele alışta somutlanan başta
apolitizm olmak üzere,akademizm, soyutluk… gibi bir
çok zaaf içeriyor olmalarıydı.
Artı İvme ise doğrudan söylemek gerekirse bizi sardı. Hem de
mühendis değiliz, mimar değiliz, planlamacı değiliz. İşte burada
"vatanını seven yurttaşlar" olarak konuşuyor olmanızın
sihrinden bahsetmek gerekiyor. Evet Artı İvme bizi sardı diyoruz,
çünkü şunu gördük:
Öncelikle; Artı İvme, motorları maviliklere sürme uğraşında
düşlerini yitirmemiş mühendislerin, mimarların, şehir
planlamacılarının sesidir.
İkincisi, bu ülkedeki bütün mühendis, mimar ve
planlamacılar muktedirlerin hizmetlisi,.. piyasacı,.. ya da Avrupa Birliği
düşkünü değildir. Bu ülkede emperyalist
güçlerin "toplum mühendisliği "
yapmalarına karşı yüzü yarınlara dönük ve halkın
gücüne inanan mihendis, mimar ve şehir planlamacıları da
vardır.
Böyle olduğu için ce sesinizi herkes duymalı ve varoluşunuza
da herkes tanık olmalıdır.
Sevgili Artı İvme,
İlk üç sayını okuduk. Doğrusu şu ki giderek daha bir
yetkinleşip güzelleşiyorsun. Sana emeği geçen herkese
teşekkür ediyoruz.
İlgili konuları, ilgisi dışındaki insanları da bilgilendirecek
tarzda bir üslup ve içerikle ele almanı olumlu bulduk.
/>
Seçtiğin konuları ve zamanlamanı da gayet yerinde gördük.
Dosya konuları içinde "Teknik Eğitimde Anadilde
Kavramak" gibi incelemelerin de olmasının yararına
inanıyoruz. Konuları zenginleştiren incelemeler bunlar…
Ele aldığın konuları enine boyuna incelemen, sana ayrıca kaynak olma
özelliği de katıyor. Ve kuşkusuz ele aldığın konuyu halkın
çıkaran gözeten tarzda didiklemen sorumluluğunun bir
gereğidir de.
Sevgili Artı İvme
Göndermiş olduğunuz ilk üç sayı elimize ulaştı.
Duyarlılığınız için teşekkür ederiz.
Ajanda ise bize verilmedi : "Yasak" !
Şimdilik bu kadar olsun.
Çalışmalarınızda başarılar diliyorum.
Mektup yasağı olduğu için yazamayan arkadaşlarımızın da sevgi
ve selamlarını ileterek sizleri olanca coşkumuzla kucaklıyoruz.
Sevgilerimle Gökhan.
Sayı 4 Kentsel Dönüşüm Sayfa 98
İvme Dergisi yazısıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder