22 Nisan 2010 Perşembe

İki Yıldır Neredeydiniz

İki Yıldır
Neredeydiniz

HABER ÇIKINCA
MÜDAHALE

Siirt'te yaşları 18'den küçük 7 kız çocuğunun 2
yıldır onlarca yetişkin erkek tarafından cinsel istismara maruz
kaldığı ve 'başlatılan soruşturmanın gizliliği' gerekçesiyle
konunun örtbas edildiği ortaya çıktı.  14 yaşındaki H.T
ve 16 yaşındaki ablası S.T. birlikte onlarca erkeği şikâyet etti.
Konu, Hürriyet'in haberiyle tekrar gündeme gelince, Siirt
Valisi Necati Şentürk, 'cinsel istismar' olayıyla ilgili olarak 2 kamu
görevlisinin açığa alındığını açıkladı.

'ŞEYH EFENDİ' DE VAR
Yaşları 14-70 arasında değişen 100 erkeğin arasında okulun
müdür yardımcısı, kızların sınıf arkadaşları,
Siirt'in tanınmış ailelerine mensup esnaf, 'hacı dede'ler,
bir asker, bir polis var. Bu arada Siirt'teki bir 'Şeyh
Efendi'nin adı da zanlıların arasında geçti. Savcı,
Şeyh'in fotoğrafını çeken muhabiri ifadeye
çağırdı. Şeyh efendiyi koruyan aynı devlet, kızları korumadı!
Olayın örtbas edilmesinin ardında tarikat-aşiret bağlantılarının
olduğu iddia ediliyor.
Siirt'te yaşları 18'den küçük 7 kız
çocuğunun 2 yıldır onlarca yetişkin erkek tarafından cinsel
istismara maruz kaldığı ve 'başlatılan soruşturmanın
gizliliği' gereğince konunun örtbas edildiği ortaya
çıktı. Konu Hürriyet gazetesinde tekrar gündeme gelince,
Siirt Valisi Necati Şentürk, 'cinsel istismar' olayıyla
ilgili olarak 2 kamu görevlisinin açığa alındığını
açıklarken, ancak hiçbir yetkili, aralarında birçok
kamu görevlisinin de bulunduğu sanıkların ve Vali
Şentürk'ün daha önce niçin açığa
alındığını açıklamadı.
Siirt'te ilköğretim öğrencisi 14 yaşındaki H.T.,
geçen yıl okulu bırakan 16 yaşındaki ablası S.T. ile birlikte
kendilerine cinsel istismarda bulunan onlarca erkekten
şikâyetçi oldu. Kız kardeşlerin maruz kaldığı bu durum,
iki yıldır devam ediyordu.
Sonunda olay 10 Nisan'da yargıya taşındı. 100 erkek sorgulandı,
16'sı tutuklandı, 25'i gözaltında. Yaşları 14-70
arasında değişen 100 erkeğin arasında okulun müdür
yardımcısı, kızların sınıf arkadaşları, Siirt'in tanınmış
ailelerine mensup esnaf, 'hacı dede'ler, bir asker ve bir polis
var.
Aradan 10 gün geçti, şehirden tek satır bir haber bile
sızmadı. Hürriyet gazetesinden Gülden Aydın'ın haberine
göre; "savcılık ve emniyet, 'gizli soruşturma'
gerekçesiyle tek kelime bilgi vermiyordu. Zanlıların isimlerini
öğrenmek için konuşulan şehrin sakinleri, hatta siyasi
partilerin il başkanları, bildiklerini anlattıktan sonra 'Beni
görmedin, hiç konuşmadık' diyor."

SIĞINDIKLARI OKULDA BİLE İSTİSMAR
Her şey, H.T. ile 4 arkadaşının rehberlik öğretmeniyle
konuşmasıyla başladı. Kızların anlattığına göre, okulun
müdür yardımcısı Fahrettin Kuzu, kendilerine tacizde bulunuyor,
cinsel ilişkiye zorluyordu. Rehber öğretmen, hemen diğer
müdür yardımcısıyla konuştu ve olay polise yansıdı. Durumu
haber alan Fahrettin Kuzu, kayıplara karıştı. Emniyet ve Savcılık
araştırmayı derinleştirdikçe aslında iki yıldır süregelen
bir suçun mağdurları H.T. ile ablası S.T.'nin trajedisi
ortaya çıkmaya başladı.
İki kardeş, çok yoksul bir ailenin çocukları. Babaları
Mithat T., çarşıda hamal. En küçüğü sekiz
aylık yedi kardeşler. En büyük kardeşleri Yunus, on yıl
önce kaybolduğunda 12 yaşındaydı. Bir daha bulunamadı. Kızları
şikâyetçi olup da olay adli makamlara yansıyınca babaları
avukat tutamadı. Siirt Barosu da avukat Deniz Doğan'ı atadı.
Abla S., 5'inci sınıftayken cinsel istismara uğradı. Korkudan
sesini çıkaramadı. Esnaf arasında kulaktan kulağa yayılan
durumuyla birlikte tacizci ve 'cinsel istismarcı' sayısı
arttı. Geçen yıl okulu bırakmak zorunda kaldı.
Esnaf, H. büyüdükçe ona da ablasına baktığı gibi
bakmaya, aynı saldırılarda bulunmaya başlayınca okulun müdür
yardımcısı Fahrettin Kuzu da geri kalmadı. H.'yi, sıkıştırmaya,
tehdit etmeye başladı. H., Kuzu'nun tacizlerinden bıkınca
çareyi rehberlik öğretmeniyle konuşmakta buldu ve
Siirt'te bilinip de görmezden gelinen gerçekler
açığa çıktı.

BİLİNEN MAĞDUR SAYISI: 7, SANIK: 100
Polis ve Savcılık soruşturmayı derinleştirdikçe, mağdur
kızların sayısı 7'ye çıktı. Kızlardan 2'si, H. ve
S. gibi kızkardeş ve 4'ü aynı okulda okuyor, 2'si de yine
aynı okuldan mezun. Çocuk Esirgeme Kurumu Yurdu'na
yerleştirilen iki kız, Savcılık'ta önce üç isim
verdi. Ancak yurttaki psikologlar yardımıyla kendilerini güvende
hissettiklerinde, listeye 25 isim daha eklendi. Diğer kızların
ifadeleriyle taciz ve cinsel istismar iddiasıyla sorgulananların sayısı
100'e çıktı.
Kız çocuklarının ifadeleri doğrultusunda aynı sınıftan
yaşları 14 ile 16 arasında değişen 7 erkek öğrenci de
gözaltına alındı. Yaşları küçük olduğu
gerekçesiyle serbest bırakılan bu 7 erkek öğrenci hakkında
savcının itirazı üzerine yeniden tutuklama kararı
çıktı.

POLİS VE ASKERİN ADINI SÖYLEYEMİYORLAR
Mahkemenin gizlilik kararı aldığı bu olayla ilgili Siirtli
hukukçuların verdiği bilgiye göre, kızların
şikâyetçi olduğu kişiler arasında rütbe ve adlarını
bilmedikleri bir polis ile bir asker de bulunuyor. Ancak genel kanı,
kızların korkudan bu iki zanlının adını söyleyemediği
yönünde.
Mağdur H. ve S.'nin amcası Mehmet T., "Müdür
yardımcısı Fahrettin Kuzu, yeğenime sarkıntılık etti. Üç
kız öğrenciyi daha mağdur etti. Gözaltını duyunca firar
etti" diyor.
Haberler üzerine Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf'ın Siirt İl
Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'ne talimat verdi. Bu
doğrultuda, mağdur kız öğrenci ve ablasının koruma altına
alınarak, sosyal ve psikolojik destek verilmeye başlandı. Mağdurların
güvenlik amacıyla başka bir kente gönderildiği de bildirildi.
Siirt Valisi Necati Şentürk, "cinsel istismar" olayıyla
ilgili olarak 2 kamu görevlisinin açığa alındığını
açıkladı.
Şeyh efendiyi koruyan devlet kızları koruyamadı!
Hürriyet gazetesinde, Siirt'e giderek haberi yapan muhabirin
ifadeleriyse cinsel istismar kadar karanlık ilişkilerin de olabileceğini
akıllara getiriyor. İfadeler şöyle:
"Tutuklananlarla ilgili Emniyet ve Savcılık'ın basına
koyduğu ambargo, Siirt'te 'Zanlıların içinde hatırlı
isimler mi var" sorusuna neden oluyor. Nitekim, gece yarısı
İstanbul'a dönüşümde Siirt Emniyet
Müdürlüğü'nden bir komiser yardımcısı
tarafından cep telefonumdan arandım. Arayan yetkili 'Şeyh
Efendi'nin izinsiz fotoğrafını çekmişsiniz,
şikayetçi olmuş, Savcı Bey sizi ifadeye çağırıyor'
diyordu. Şikayetçi olan kişi, tecavüz olayında adı
geçenlerden biriydi. Ertesi gün aynı komiser yardımcısı beni
iki kez daha aradı, talebini tekrarladı.

Kaynak: href="http://www.birgun.net/actuel_index.php?news_code=1271889998&day=22&month=04&year=2010">
Birgün
22 Nisan 2010

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder