13 Nisan 2010 Salı

ETİ Krom A.Ş'de İşçi Kıyımı Mücadelemizi Durduramaz

ETİ Krom A.Ş'de İşçi
Kıyımı Mücadelemizi Durduramaz

 

Elazığ - Bingöl otoyolu üzerinde, Elazığ'a 55 km
uzaklıkta, Kovancılar ilçesi Yarımca Beldesi hudutları dahilinde,
2.118.539 m2'lik bir alanda faaliyet yürüten ETİ KROM, 1936
yılında bir Kamu İktisadi Teşebbüsü (KİT) kapsamında krom
üretimiyle işe başlamıştır. 1976 yılından itibaren de mevcut
üretime yüksek karbonlu ferrokromu eklemiştir. 
 
2004 yılına kadar kamu eliyle üretimini sürdüren ETİ
KROM A.Ş, 2004 yılının Eylül ayında, satışa
çıkarıldığı Özelleştirme İdaresi Başkanlığı
tarafından YILDIRIM Holding A.Ş'ye
satılmıştır.
 
İşletmede yüksek karbonlu ferrokrom üretimi ve krom cevheri
zenginleştirilmesi ve üretimi gerçekleştirilmektedir.
 
Yaklaşık 150 civarında güvenlik görevlisinin istihdam
edildiği işletmede, toplam çalışan sayısı 462 kişidir.
İşletmede sendika yoktur ve işçi hakları işverenin verdikleriyle
sınırlıdır. İşçilere işe girerken sendikaya üye
olmayacakları konusunda gerekli uyarılarda bulunulduğu çalışanlar
tarafından ifade edilmektedir.
 
İşçiler Kovancılar, Yarımca, Palu, Elazığ ve işletmenin
lojmanlarında oturmakta, işe gidiş gelişleri işletmenin hizmete sunduğu
servislerce sağlanmaktadır.
 
İşçi ücretleri 650 - 850 TL arasındadır. Bunlar
içerisinde iş makinesi operatörü, elektrikçi,
bakımcı ve kaynakçıların ücretleri 850 civarındadır. Bu
paraya vardiya ücreti, asgari geçim indirimi, çocuk
parası dahildir. Lojmanda kalanlardan ayda elektrik. su ve lojman kirası
olarak 175 ile 225 TL kesilmektedir. Çalışanların ücretlerine
yılda bir kez, Ocak ayında zam yapılmaktadır. Sosyal yardım adıyla her
ramazan bayramında 40 TL tutarında erzak verilmektedir.
 
Mesai ücretleri kilit nokta diye ifade edilen yerlerde bulunan
vasıflı elemanlara, teknik personele ödenmemektedir.  
 
İşyeri hekimi bulunmayan işyerinde yemekten çalışma
koşullarına ve mesai ücretlerine kadar pek çok sorun
bulunmaktadır.
 
Üretimin 3 vardiya halinde sürdüğü ocaklar
dışındaki işletmede çalışan bir kısım işçi. Bir
süre önce DİSK/ Dev. Maden – Sen'e üye olma
talebinde bulunmuş ve sendikamızca örgütlenme
çalışmaları başlatılmıştır. İşçilerin sendikaya
yönelimini bir süre sessizce izleyen işveren, elebaşı olarak
düşündüğü 19 işçiyi 10 Nisan günü
işten çıkarmıştır. Farklı ünitelerde çalışan
işçileri odasına çağıran yetkililer işçilere kendi
rızalarıyla işten ayrıldıklarına dair kağıt imzalatmaya
çalışmış, ancak işçiler imzalamamışlardır. İşverenin
işçiler için hazırladığı ikinci kağıtta ise,
'mesai dahilinde sendikal örgütlenme çalışmaları
yaptığı için işine son verilmiştir' ifadesi bulunmaktadır.
İş akdi feshedildiği söylenen işçiler, alacaklarıyla
birlikte kendilerine işten atıldıklarına dair yazılı belge verilmesini
istemişler ancak işveren vekilleri kabul etmemiştir.
 
İşlerine son verilen işçiler özel güvenlik
kullanılarak işletme sahası dışına çıkarılmış, atılanlar
içinde lojmanda kalan 9 işçiye ise oturduğu lojmanı
boşaltması için 7 gün süre tanınmıştır. Jandarma
karakolunu arayarak yapılan kanunsuz işlemin durdurulması konusunda
yardım isteyen işçilere jandarma, 'bu sizin aranızdaki bir
mesele bizi ilgilendirmez' yanıtını vermiştir.
 
Eti Krom işvereni sendika düşmanı tutumunu 19 işçiyi
açlığa mahkum ederek sergilemiş ve devamı bununla da sınırlı
kalmayacaktır. İşveren işçilerin ellerinden istifa kağıdı
alarak işçileri işsizlik ödeneği ve geçici de olsa
yararlanacağı sosyal güvenceden mahrum etmeye çalışmaktadır.
Aklı sıra uyanıklık yapan işveren, işçinin elinden alacağı
istifa kâğıdıyla, hem işe iade davasının hem de sendikal tazminat
davasının açılışını da engellemeyi amaçlamaktadır.
Türkiye'de iş mahkemelerine açılan davaların genelde
çok uzun sürdüğüne tanık olanlar için,
işverenin istifa yazısı karşılığında ödeme teklifi
işçiler için ne yazık ki kabul edilebilir bir teklif olarak
değerlendirilmektedir. İşverenin yargının bu durumundan yararlanması,
adalet ve merhamet duygularının köreldiğini de
göstermektedir. 
 
Eti Krom işverenin oyunlarına boyun eğmeyeceğiz. Gerekli
girişimlerde bulunarak bu oyunları mutlaka bozacağız. Elazığlı
işçi ve emekçilerin bu mücadelede bizleri yalnız
bırakmayacağına inanıyoruz. 
 
8 Mart'ta doğal afet olarak bilinen depremin 42 insanı vurduğu
bölgede, bu gün de Eti Krom işvereninin yasa tanımaz, sendika
düşmanı tutumu 19 insanı açlığa mahkum etmiştir. Tam da
Kızılay'ın Deprem bölgesindeki yardımlarını 15 Nisan
tarihinden itibaren çekmeye başlayacağı açıklamalarının
yayıldığı bir dönemde, 19 insanın ailesiyle birlikte yoksulluğa
terk edilmesi, yaşanan artçı sarsıntıların kesilmeyeceğinin de
bir göstergesidir.
 
Daha dün Bursa'da 19, Balıkesir'de 16 maden
işçisi ocaklarda toplu olarak katledilirken, Soma'da,
Zonguldak'ta ve Lice'de bir bir yaşamlarını yitirirken, timsah
gözyaşı dökenlere burada bir kez daha sesleniyoruz; maden
işçileri artık sağlıklı ve güvenli iş istiyor!.
 
Eti Krom işverenini buradan bir kez daha uyarıyoruz! Yaptığınız ne
yasal ne de insani bir uygulamadır. Bu çirkin tutumunuzdan
vazgeçin ve işçilerin Anayasadan doğan hakkı, sendika
hakkını kabul ederek işyerinde barış içinde istikrarlı bir
üretime olanak sunun.
 
Başta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olmak
üzere tüm kurumları, sendikal hak ve özgürlüklere
dönük acımasız saldırılara karşı göreve davet
ediyoruz.
 
19 işçinin işten atılması bizim Eti Krom
örgütlenmemizi engelleyemez. İşçiler ısrarla demokratik
hak ve özgürlükler mücadelesinin bayraktarlığını
yapan DİSK'i tercih ettiği sürece
yılmayacağız,  susmayacağız, 'BİZ HAKLIYIZ ve
BİZ KAZANACAĞIZ'
 
 
12 Nisan
2010, 
DİSK / Dev. Maden –
Sen
 
Kaynak: Yılmaz Kızılırmak

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder